bok çurundan daha pis kokuların çıktığı ama hiç bir burun kokuyu almadığı güneydoğu ve doğu belediyelerine giden, paralar ve karşılıksız yardımların nereye gittiğini soruşturacak bir denetleme kurumu olmaması, olsa bile görev yapmaması düşündürücü.
oysa basılmayan kitap, protesto ve muhalefet etkinlikleri için yapılan teknik takiplerin sonucu çıkan örgüt saptamaları düşünülür ise, bu bölge yöneticileri ki, buna yerel yönetimler ve kamu personeli dahil olmak üzere, ne pislikler-örgütler çıkacak.
türkiye nin kanını emen bir kene yada sülük haline gelen bu bölge ve insanları alenen devleti soymak ve yıkmak için yaptıkları örgütlenme-oluşumlara teknik takip bile yapmaya gerek yok. oysa bunlara ne oluyor diye haber yapan bir basın bile yok.
bölge yöneticileri, kendi cemaati yada siyasi menfaati için, aşiretler ise kendi adamları için, pkk ise kendi taraftarları için gelen devlet yardım ve yatırımlarını pay ederek aslan payını indiragandi yapar iken kimsesiz ve tarafsız halk bir tarafa yamanmak zorunda kalıyor. yoksa ne kömür ne sağlık ne çocuk yardımı nede eğitim desteği ve çalışmak için iş bulabiliyor.
her halükarda bizler yani üreten-ödeyen insanlar bu rezaleti vergilerimiz ile destekleyerek pkk ya militan, aşiretlere köle, yöneticilere oy kaynağı yaratıyoruz.
benim cahil insanlarım. siz demokrasi-özgürlük saçmalığına kandığınız sürece bu düzen sürecek. bu soruna neden olan fazla demokrasi ve fazla özgürlük olduğunu bile göremiyorsunuz.
helal olsundur. ülkenin her laf edilmemesi gereken kurumuna laf edip, pkk yandaşı olup bu kadar zengin bir hayat yaşamak çok zevkli olsa gerek. demekki takip etmemiz gereken yol buymuş.
baydemir:ulan 650 bin lira verip araba alıyoruz yok çukur yok taş her yerinden ses gelmeye başladı sikicem böyle memleketin yollarını belediyesini.
yardımcısı: aman başkanım belediye başkanı sizsiniz.
baydemir: hassiktir??