7 haziran 1952 istanbul doğumludur. yazarlığa 1974 yılında başladı. kitapları 58 dile çevrildi ve 100 ü aşkın ülkede yayımlandı. güvenilir yabancı kuruluşlar tarafından, dünyanın en entelektüel ve etkili kişileri içinde olduğu belirtilmiştir. (yapılan anketler sonucu belirlemiştir) veee 2006 yılında nobel ödülünü kazandı.
ve benim için en önemlisi 'benim adım kırmızı' gibi bir romanın yazarıdır.
sev ya da sevme bu adam nobeli kazandırdı bu ülkeye. haketti haketmedi olayına girmek ne kadar doğru bilemem aramızda kaç tane eleştirmen var ki.her ne olursa olsun kaliteli bir yazar olduğunu düşünüyorum ben bu adamın. ve evet, görüşleri ne olursa olsun seviyorum orhan pamuğu.
edit: eksilemeye devam, hadi, sayenizde onu daha çok seviyorum
inkilap tarihi vizemden ve finalimden yüz almamı sağlamış olan insan. çünkü kendisi harikulade bir örnektir ermeni meselesine ve şark meselesine. onun gibiler oldukça bu ülke daha çok nobel görecektir. alkış beklemektedir belki ama nah alır.
ancak objektif olmakta yarar var, çenesini kapatırsa gayet iyi bir yazar.**
sepetinde üç dirhem pamuğu olmayan takımı
Fena halde tebelleş oldu Orhan Pamuk'a...
Yok efendim, bu Nişantaşı çayırı züppesi
-Romancılık ne gezer serde!-
Reklam yazarıymış düpedüz
Veya son model helikopteriyle kapı kapı dolaşan
Postmodern bir seyyar satıcı...
Ben ki premodern bir şairim, diyorum ki size;
Bakmayın Orhan'ın hep geçmişe mazilerden dem vurduğuna
Harem dairelerinde oryantal göbekler attığına!
O mu sanki edebiyatımızda tek yağmur kaçağı
Üslubu bihoş mesleği nakkaş muşambası makintoş!
Bakmayın sokaklarda bir müze bekçisi gibi dolaştığına!
O tam Günün Adamı
Antika olan biziz asıl
Bu tüketim toplumunun has çocuğu o!
Bir kalemde yeni bir kalem sürdü piyasa ekonomisine
Kitapsızlar mahallesinde salyangoz bellenen, o yasaklı
O tu kaka kitap kapış kapış gidiyor sapamarketlerde
Orhan eskiden yok olan bir şeyi yok satıyor
Biz ne kızıllar gördük kızılı yok pahasına satan...
Varsın o da Kırmızı'yı okutsun ateş pahasına!"
can yücel
buna halk dilinde çekemiyorum kiskançliktan çatır çatır çatlıyorum derler.
gayet iyi romanlar yazan harbi yazar. edebiyatımıza sahip çıkalım, sen götünün üstünde otururken bu adam, kars gibi bir yeri tüm dünyaya tanıttı. sen ne bok yedin?
bu memlekete zerre kadar faydası olan herkese bin selam olsun.
kendi yolunu şu sözleriyle dile getiren batılı anlayışlı düşünce şekillendirici yazar. *
''Bir önceki kuşağın yazarları, toplumsal sorumluluk hisseden, edebiyatın, ahlaka ve politikaya hizmet etmesi gerektiğini düşünen yazarlar onlar gerçekçi yazarlardır. birçok yoksul ülkedeki yazarlar gibi, onlar da yeteneklerini, milletlerine hizmet etme arayışları yolunda harcadılar.
bir yabancı yazarı beğenerek, övgüyle okuyan zihniyetin kendinden olan fakat farklı düşüncelere sahip diye romanlarını okumadan üzerini haksız yere çizdiği yazardır. her ne kadar düşünceleriniz uyuşmasa da bir nobel almıştır ve bu benim bir türk olarak göğsümü kabartıyor. romanları mı, tek kelimeyle harika. özellikle kara kitap!
'Bu topraklarda 1 milyon Ermeni, 30 bin Kürt öldürüldü'
lafıyla tepki toplayan türklüğü aşağılamak iddasıyla hakkında 3yıl hapis istenen yazar.
ayrıca gurur duyulması gereken ve kitaplarının mutlaka okunması gereken değerli bir yazar
masumiyet müzesi*
bi gün nobel alan bi yazar da t.s. eliot'ı haklı çıkarmasa, hiçbir çılgın bana zincir vuramaz... zaten ortalık çılgından geçilmiyo... facebookçular da orhan pamuk düşünüyodu sanki... bi grup görünce hemen dal... e peki? orhan pamuk'un o meşum (<<bu kelimenin anlamını bilmiyorum) demeci hangi dergiye verdiğini bilmezler, orhan pamuk'un bi şair olduğunu iddia eden bile gördüm ben! geçin bunları efendim, geçin bi kalem... halk cebine para giriyor mu ona bakar... geçen beyrut'a gittik, orada bir lokantada ak parti heyetiyle yemek yedik... lokantanın sahibi muhafazakâr ama denizden çıkan balık haricindeki ürünleri de satıyor ve yiyor. kısacası türkiye değişiyor... la ben niye emre aköz moduna geçtim şimdi? (tabii, emre bey sizi severek beğenerek okuyoruz - otuz bir mayıs'ta harbiye'de size bunları bizzat söyleyecem de!)
o kadar başarı kazanmıştır nobel falan almıştır ama bu başarıları hiç bir zaman türk halkı tarafından kabullenilmeyecek adamdır. bir başarıyı paylaşçak millet yoksa arkanda ne anladım ben ondan. orhan pamuk'un durumu kısaca gol atınca yalnız sevinen yanına hiç kimse gelmeyen futbolcuya benzer. bu kadar yetenekli bir yazarın yanlış ifadelerle ödül kazanması kendisi adına yazıktır.
ülkesinden ve onun insanından bir haber olan nobelli bir yazardır. bir kitabında yazmış olduğu bir cümle içerisinde 4 tane hata yapması ayrıca akıllara zarar bir durumdur. ilber ortaylı'nın tespit ettiği cümle şudur; "imam ikindi namazi saatinde caminin balkonuna çıkarak ikindi ezanını okudu." peki hatalı olan nedir derseniz bu cümlede onu da açıklamış; "Bu toplumun gerceklerini, inançlarını bilen her insan bilir ki, bir kere namazın saati olmaz,vakti olur. Saat ayrı, vakit ayrı bir kavramdır. Camilerde balkon yoktur, minarenin şerefesi vardır. Ezanı da imam okumaz muezzin okur, o da şerefeye çıkmaz içeriden okur." sonucu da çok güzel özetlemiş. " Bu örnekle de sabittir ki kişiler kendi içinden çıktıkları toplumu bilmeden bir şeyler yapmaya çalıştıklarında doğru şeyler yapmazlar, yapamazlar."
zavallılığın kitabını yazan yazar.
yırttı bi yerlerini ve aldı o nobel denen şeyi.
sevinen kişi sayısı o kadar az ki...bunu o da biliyor. bildikçe bileyleniyor.
ama ne yazık ki o yamuk duruşu kaleminin çooook önünde artık.
kuş kondursa harflere, nafile...
Abd borozanı öttüren yazardır.. yazdıkları bi boka benzemesede nasılsa bi şekilde en çok satanlar sıralamasında bi numaradır.. tam anlamıyla bir rococo enteldir... ben demiyorum soner yalçın diyor..
