yıllardır hakaretlere uğradık,
ötekileştirildik, faşist ilan edildik.
türk olmamız ayıplandı,
türkçü olanlarımız dışlandı.
yılmadık...yıkılmadık...
vurulduk kanlar içinde,
bir adım geriye atmadık.
ayaklar altına alınmaya çalışıldık,
aydınlarımız tabutluklara,
komutanlarımız mahpuslara gönderildi.
yargılandık...fişlendik...
öz yurdumuzda garip olduk,
öz vatanımızda ezilmeye çalışıldık.
durmadık...direndik...
ulu önderin yolunda ve ışığında,
yıllarca savaştık...mücadele ettik...
artık önümüzü görüyoruz.
sürü sürü bozkurtlar geliyor her yönden.
bozkurtlar diriliyor.
yok oldu zannedilen,
silindi denilen o bozkurtlar,
binlercesi diriliyor.
az kaldı...
türk vatanını yeniden türkler yönetecek.
ruhunuzun ateşi hiç sönmesin,
türklük her daim ebedidir.
okuyucular üzülmesin,
bozkurtlar dirilecektir...!!!
Okuyucular üzülmesin çünkü bozkurtlar dirilecektir, Hüseyin Nihal Atsız'ın Bozkurtların ölümü adlı kitabının son sayfasında geçen muhteşem bir sözdür. Vaktiyle bir Atsız varmış, var olsun!..
ilgili sözü tamamı şu şekildedir: Son Türk de dünyadan silinmedikçe; okuyucular üzülmesin, bozkurtlar elbet ve ebed dirilecektir.
Her devranda, her çağda, her yaşam döngüsünde, tekrar ve tekrar usanmaksızın ve yılmaksızın, sayımız az diye korkmaksızın dirilecektir.
ilgili link: https://tr.pinterest.com/pin/671599363183522080/ https://galeri.uludagsozluk.com/r/2437719/+
