eğitim alan çocukların hayatlarına yönelik yani geleceğimize yönelik önlemlere bir yenisi eklendi maltepe belediyesi tarafından trafik zabıtaları okul önlerinde trafik önlemleri alıyor.
nereden bakarsan bak, saçma ve gereksiz bir deneyim.
anaokuluna beş kere gittim. zorla uyutuluyorduk. uykum yok, uyuyacaksınız deniyordu.
iyide benim uykum yok...
yemek yediriyorlardı zorla.
ufak şeylere iğrenmem vardı. insan cildindeki benler özellikle ufaksa midemi bulandırır. zeytin çekirdeği midemi bulandırır kusuveririm.
kıymalı tarhana çorbası yapmışlardı, fakir ibneler, nokta nokta kıyma koymuşlar. yiyemem dedim, yedirmeye kalktılar, tabağa kustum.
beşinci gün tutundum evdeki kalorifer borusuna. kimsecikler ayıramadı beni.
kurtuldum gitmekten o aptal okula. sonrasında ilkokul, ortaokul, lise derken bu eziyete katlanmak zorunda kaldım.
allah'tan lisede 3 senede toplamda 90 kere falan okula gittim. "özel nilgün doğay lisesi" hayatımı kurtardı o noktada.
sonra öss'yi kazandım kamu yönetimi falan derken yoook ondanda sıkıldım, üniyi terkettim.
toplum mühendisleri bu okul denilen, insana birşey öğretmeyen engizisyon mahkemesi kılıklı çin işkencesi makinalarından başka bir filtreleme sistemi geliştirmeliydi...
başka, bambaşka bir yöntem olmalıydı. doktor olmak istiyorsan misal, kendi başına kitaplardan mesela beyini öğrenip, sınavlara girip beyin doktoru olmalısın direk. 6 sene tıp okuyup, bir bok bilmeyen cahil hekimlerle dolu hastahaneler.
açık öğretim mantığı gibi olmalı. ama bir hafta sürecek sınavlar silsilesinden sonra doktor olunmalı.
halihazırda 6 sene tıp okumak hammallıktan başka birşey değil.
Bir öğretmen olarak okulların mevcut statükonun korunmasına vesile olan araçlardan biri olduğunu düşünüyorum. Bunun adını da müfredat koymuşlar mesela.. peki eğitim okulda değil de nerede yapılacak deyyus diyenlere de:
bir kelimeyi sifrelemek icin her harfini, turkce alfabede kendinden bir sonra gelen harfle degistirirsek cok ilginc ve anlamli bir sekilde sifrelenen kelime.
üniversitede değilim, ve fakat üniforma giymiyorum, sigara içmiyorum, fakat yasak değil, ayrıca diğer okullardan erken kapanıp geç açılıyor, belki bunlardan dolayı ben çok şikayetçi değilim, benim canımı sıkan üniversiteye hazırlanma modu...
ilkokulda da ortaokulda da lisede de okulu çok sevmedim, okulda kendimi en huzurlu hissettiğim zamanlar sözel derslerde olduğumuz zamanlardı.
şu an ise şubat martta artık üniversiteme kavuşsam yazın da mezun olsam diye yırtınıyorum, eve tıkılıp kalmaktan ve uyku düzeninizin nickilmesinden yeğdir.
insanların para için okuduğu, ama paraya dair hiçbir şey öğretilmeyen yerdir.
edit: asgari ücretin az üstünde çalışan birisi para kazanmaya dair ne öğretebilir.
kapitalizmin vasıfsız eleman ihtiyacını karşılayabilmek için çoğunluğun aklını kullanmaması sağlanılan beyin yıkama yeridir.
derslerden yüksek not almanın ailelerin gözünde marifetmiş gibi görülmesinden dolayı öğrencilerin kendilerini geliştirmesi gereken tek alanın dersler olduğunu düşünmesini ve sonunda düşük ücretle çalışmasına sebep olan yerdir.
kısacası her ne olması gerekiyorsa o olmayan yerdir.
edit 2: eğitim sisteminin berbat olmasından şikayet edip durmayın, bu zaten kasıtlı yapılan bir şeydir.
iyice çocuk hapishanesine dönmüş eğitim kurumları. 2 yaşında vermeye başlıyorlar artık çocukları okullara. E para lazım, sosyal çevre lazım. kimse 'bu 2 yaşında ki çocuğun sevgi, ilgi ihtiyacı nasıl karşılanacak, tek bir öğretmen hepsiyle ne kadar ilgilenebilir' demiyor. Çocukları sabah 7'de okula bırakıp, akşam 6'larda alıyorlar.
Bazıları da 'çocuk uyumak isterse uyumasın akşam evde uyumuyor' diye talimat veriyor öğretmenlere. Çocuk bildiğin mesai yapıyor okulda. Yine daha demin bir video izledim 1. Sınıf çocuğunu etüte bırakmışlar çocuk etütte uyuyor. Yorucu bir günün üstüne velileri çocuğunu düşünmüş 2 saatte ek etüte yazdırmış. Yeni çağ yetişkinler için de, çocuklar için de çirkin bir çağ. Evet.
2004 yapımı türk korku filmi. sanırım büyü ve bu filmin ilk türk korku filmi diye baya reklamı yapılmıştı. yanlız bu filmdeki kadroyu artık hiç bir türk korku filminde göremezsiniz normal filmde bile zor. kadroyu hatırlatmak gerekirse; sinem kobal, deniz akkaya, ali sunal, nehir erdoğan, emre kınay, halit ergenç, hamdi alkan, ragga oktay, ahmet mümtaz taylan vs vs.. oha olum bu ne lan ?
