bugün
- bir şarkı sözü der ki9
- mert hakan yandaş31
- yazarların bugün içtiği sigara sayısı8
- insanlara olan inancınızı ne zaman kaybettiniz20
- karıya kıza doymuş erkek28
- ibrahim reisi13
- siz türkler şerefsizsiniz müslüman değilsiniz13
- erecto'nun trafik kazası geçirmesi13
- arkadaşlar damatlık bakıyorum da sizce bu nasıl17
- iran cumhurbaşkanının helikopter kazası39
- yozgatlı sevgiliyle yapılacaklar8
- akp'nin fenerbahçe ve beşiktaş düşmanlığı9
- galatasaray8
- türkiye cumhuriyeti islam devleti olarak kuruldu14
- hakemsiz galatasaray8
- icardi190522
- fulya öztürk8
- fenerbahçe büyüklüğü9
- fenerbahçe'nin attığı golde faul olması11
- anın görüntüsü22
- 19 mayıs 2024 galatasaray fenerbahçe maçı111
- panathinaikos'un atatürk düşmanlığı9
- fenerbahçe taraftarı26
- jayden oosterwolde9
- dursun özbek9
- dokunmaya kıyamadan sevmek21
- kadınlar olarak erkeklerle sevişmiyoruz22
- bik bikinize ne dikersiniz13
- mühendis erkeklerin genel özellikleri8
- bik bik'in cinsiyeti16
- ruh varsa neden görünmüyor13
- aşık olmadan sevişmek17
- en çok yaşamak istenilen şehir11
- bik bik için diktiğim keten pantolon10
- karın gözünün önünde biriyle olursa büyü bozulur11
- erkolar kapatılsın15
- galatasaray'ın yaşaması muhtemel facia15
- fred'in gs orta sahasını kucağa alması14
- nurcuların fetöcü olduğu gerçeği10
- fenerbahçe13
- fethullah gülen şu an ne yapıyordur12
- mauro icardi11
- manitayla yapılacaklar16
- avrupanın zenginliğini hırsızlığa borçlu olması11
- alex de souza13
- 19 mayıs atatürk ü anma gençlik ve spor bayramı11
- ninja turtles lar nasıl para kazanıyor14
- erkeklerin hep fotoğraf istemesi18
- travestilerin genelde kürt olması16
- bir erkekten duyulabilecek en güzel söz13
bir dostoyevski eseridir..
fyodor mihailoviç dostoyevski nin ilk roman denemesiydi. kardeşine yazdığı 1846 tarihli bir mektupta "itiraf biçiminde büyük bir roman" yazmak istediğini söylüyordu. 1849 da tutuklanıp sibirya ya yollanmasıyla roman yarım kaldı. yazar netoçka nezvanova ya hiç bir zaman geri dönmedi. yarım kalmasına rağmen, netoçka nın çilekes annesiyle, deliliğin eşiğinde başarısız bir müzisyen olan babası arasında başlayan acılı hikayesi, pek çok eleştirmene göre dostoyevski nin sürgün dönüşü yazacağı romanların temalarını verir.
dostoyevski'nin kaleme aldığı, genç bir kızın üvey babasına duyduğu aşkı anlatan romandır ...
su gibi giden, bir oturuşta bitirilebilecek roman.
tam bir şaheser... bana kalırsa dostoyevski'nin en iyi eserlerinden biri.
dosto'nun diğer kitapları kadar bilinmeyen, saklı kalmış romanlarından biri.
15 yaşlarımda okuduğum ve ''ne okuyorsun?'' dendiğinde ''netoçka nezvanova'' cvbının karşılığında çoğu kişinin tekrar tekrar sormasıyla kendimce havalara girdiğim bir kitaptı.
(not; hala aynı etki mevcut)
15 yaşlarımda okuduğum ve ''ne okuyorsun?'' dendiğinde ''netoçka nezvanova'' cvbının karşılığında çoğu kişinin tekrar tekrar sormasıyla kendimce havalara girdiğim bir kitaptı.
(not; hala aynı etki mevcut)
ilkokulda okumaya kalktığım, dolayısıyla kitap okumaktan bi süre soğuduğum eser.
eskiden radyo vardı. trt kaliteliydi, şimdiki gibi değil. radyoda arkası yarınlar olurdu. kerim afşar, efektör korkmaz çakar,klasiklerin radyoya uyarlanmış piyesleri olurdu. netoçka ile o zaman tanışmıştık ve sevmiştim.
Alçak gönüllülük, yoğun bir şefkat ya da kendini hususiyetle ezme arasında gidip gelen bir kızı konu edinen, şahane ve yine insanın en savunmasız noktasına belki de iki yüzlü kibrine balyoz gibi inen bir Dostoyevski eseridir.
görsel
Küçük bir kızın yarım kalmış öyküsü. Dostoyevski tutuklanmamış olup sibirya’ya sürgüne kürek cezasına gönderilmeseydi devamı nasıl olurdu merak ediyorum.
Diğer yarısını tamamlamak sanırım ciddi okurların hayal dünyasına kalıyor.
Her dişi bireyin okuması gereken baş yapıt yarım kalsa da.
Küçük bir kızın yarım kalmış öyküsü. Dostoyevski tutuklanmamış olup sibirya’ya sürgüne kürek cezasına gönderilmeseydi devamı nasıl olurdu merak ediyorum.
Diğer yarısını tamamlamak sanırım ciddi okurların hayal dünyasına kalıyor.
Her dişi bireyin okuması gereken baş yapıt yarım kalsa da.
hemen hemen tüm dostoyevski eserlerini okudum. içlerinde en olmasa da pek beğendiğim ve yarıda kalmış olan netoçka nezvanova adlı romanın anlatım biçimi çok hoşuma gitti. yazarın, "durun da biraz çocukluğuma değineyim" ya da "iş aslında öyle değil, böyle" veyahut "işin bir de babanın yaşadığı drama var" şeklindeki tarzı pek de alışık olmadığım bir üslup idi. malumunuz, dostoyevski, romanın ana karakterlerinden ziyade oluşturduğu yan karakterleriyle kendi düşüncelerini dile getirir ki, bunlara en güzel örnek ippolit terentyev'dir. fakat bu romanında durum tamamen farklı olmuş. yan karakter, ana karakter dememiş, tamamı ile deneyerek yazdığı yarıda kalan bir eser olmuş. ne de güzel olmuş.
güncel Önemli Başlıklar