adam gibi adamdır.fakat son zamanlarda ölme isteğiyle karizmayı gözümde acayip çizdirmiştir.bana göre özentiliktir. öleceğim diye diye ölünmez ki. milletin bir yalvarmadığı kaldı. hele ki şu sıralar bir çok sosyal medya kanalında nejatişlertedaviyikabulet başlığı dolanıyor.
son yillarda ki oyuncu bozmalarindan ziyade oynadigi her rolde sonuna kadar hakkini veren. kariZmatik abimiz. hayir burada mal mal oyunculukla alakasinbile olmayan kivanci ovceme bu adami oveyim de hak yemeyeyim.
ölümle çok takıntılı olan medyadan ve ünlü olmaktan nefret eden nacizane sanatçımızdır kısacası su aralar kurt cobain sendromundadır umarım tedaviyi kabul eder ve kaybetmeyiz kendisin.
yakışıklılığı ve karakteristik ses tonuyla, önce şevval sam ile 'gülbeyaz' ardından da sanem çelik ile 'aliye' adlı tv dizilerinde başrol oynayarak ismini duyurmuş, daha sonraları; anlat istanbul - 2005, yaşamın kıyısında - 2007, yumurta - 2007, ejder kapanı - 2010 ve kaybedenler kulübü - 2011 adlı filmleriyle konumunu pekiştirmiş mimar sinan güzel sanatlar üniversitesi mezunu tiyatro ve sinema sanatçısı.
aşırı alkol tüketimi nedeniyle karaciğerinin iflas ettiği ve tedaviyi de kabul etmediği söyleniyor. henüz 41 yaşında olan genç bir sanatçı için acı bir tablo bu.
tedaviyi reddetme lüksü olan ve bu lüksünü kullanan oyuncu. ölmek istiyor belki, nerden biliyorsunuz. herkesin ajda pekkan gibi yahut madonna gibi dünyaya kazık çakmak hayali yok işte.
nejat kardeşimi çok çok iyi tanırım. yılını tam hatırlamamakla birlikte "aliye" adlı iğrenç diziden hemen önce tanıştığımızı söyleyebilirm. yanılmıyorsam orada bir doktora can veriyordu. hatta kendisine "ya nejatım (ben kendisine nejatım diye seslenirim) bu doktor rolü de sana acayip gidiyor. keşke hakikaten doktor olsaydın yahu keh keh keh" diye seslenmişliğim vardır.
neyse bu neşeli anektoddan sonra asıl anlatmak istediğime yani entrynin saikine gelelim. (not: geldim) nejat kardeşim çok başarılı bir oyuncu. herhalde hepimiz aynı şeyi düşünüyoruzdur. lakin benim asıl bahsetmek istediğim kendisinin karakteri, bunca alkol almasına rağmen hayata karşı "dimdik" duruşu. nejat kerdeşim, adamdır, insandır! pamık gibi bir kalbi vardır. gider 2 yetmişliği yekten devirir mekandan da kalkarken her garsona yüzer türk lirası bahşiş verir. böylesine de yardımsever bir şahsiyettir.
son günlerde ağır hasta olduğu yönünde basına yansıyan ve dahi yansımakta olan haberler için kendisi aradım. aradım ki hem sesini duyayım hem de "ya nejatım seni çok severim ama şu alkol işini bitiremedin. gel sen de benim gibi meyan kökü suyu iç. hem zazarı yok hem de aleti demir gibi yapıyor keh keh" minvalinde bir konuşma yapayım, kulağını çekeyim istedim. telefonu kapalı olduğundan sesli mesaj bırakma zaruretim hasıl oldu. inanıyorum ki nejat kardeşim mesajımı alır almaz bana dönüp "pek kıymetli erkan ağabeyciğim (kendisi bana böyle seslenir) bugünden tezi yok alkolü bıraktığımı deklare ederim yalnız tek şartım var artık tavlada bana yenileceksin ehueheu" diyeceğinden adım kadar eminim. zira nejat kardeşim adamdır, insandır!
nedense bana itici gelen oyuncu. ama sonuç olarak bakıldığında başarılı bir aktör, yaptığı işler olsun, karizmatik ses tonu olsun her daim başarılı kabul edilebilecek bir aktör kendisi ancak söylediğim gibi bana biraza itici gelen bir yanı var. belki kadınlar tarafından beğenilebilir malumunuz sonuçta bir erkek.
beğenilip beğenilmemesi bir yana ben nejat işler'i oyunculuğunda başarılı bulurum her zaman, behzat ç dizisinde oynadığı ercüment çözer'i hangimiz unuttuk yada diğer rollerinde hangimiz çok kötüydü dedik?
kendisinin hasta olduğunu öğrendiğimde üzülmedim değil hani, sonuçta genç bir adam, karizmatik bir adam, umarım sağlığına kavuşur. sonuçta yaşamak güzel.
ikinci bir husus olarak hep başbakan recep tayyip erdoğan'a benzetmişimdir kendisini bunu sadece ben söylemiyorum bunu herkes söylüyor gerçekten de ortalama bakıldığında benziyor.
ayrıca kendisinin yıllar önce bora öztoprak'ın seni seviyorum şarkısının klibinde de oynamışlığı vardır.
zaman işler ve onu da eritir kendi potasında.
ne yakışıklılığı kalır ne de karizması...
lakin;
adam öldü mü ondan kalacak şey ancak eseri,
bir eşek öldü mü ondan kalacak nihayet semeri...
10 numara 5 yıldız bi adam. benimle birebir örtüşen bi hayatı var. yalnız. çok yalnız. etrafı kalabalık ama yalnız. kendi dünyasında yaşıyor, orada mutlu. oraya girmek için de alkol alması gerekiyor. ve o da gerekeni yapıyor. insan nerede ne koşulda olursa olsun hep mutlu olduğu şeyleri yapmak, mutlu olduğu mecrada bulunmak istiyor. nejat ağabeyime de alice harikalar diyarının kapısını açan şey alkoldü. henüz genç olmasına rağmen bir bakıma da olsa dolu bir hayat yaşadı. artık rip demekten başka bi çare yok...
çok sevdiğim oyuncudur kendileri. ilk gülbeyaz dizisinde beğenmiştim oyunculuğunu sonra barda filmi, kaybedenler kulübü filmi, behzat ç falan. ama şu sıralar oyunculuğundan çok durumu gündemde ne yazık ki. cidden üzücü.
Amacım zamanı satın almak. Mülk edinmek gibi bir derdim yok. Mülkiyet hırsızlık gibi bir şey. Sevmiyorum işte. Biz kuşak olarak böyleyiz. Bize sevmeyi, bir şeylere bağlanmayı öğretmediler. O tarafımız gelişmedi. Benim tek bir düşüncem var; çıplak geldim, çıplak gideceğim Ben dünyanın bir parçasıyım, şurayla ve bedenimle sınırlı değilim. Bir şeyler yanlış gidiyor, birileri acı çekiyor Ben de çekiyorum aynı acıyı. Altıma son model bir araba çekip, güzel bir ev alınca mutlu mu olacağım yani? Hayır olmam. Aramızda mutlu olanlar varsa zekalarından şüphe ederim, bir de gözlerinden. Çünkü iyi görmüyorlardır. açıklamasını yaparak söyleyecek söz bırakmayan kişidir.
medyada çıkan haberlerin aksi bir açıklama yapan oyuncu. tedaviyi reddetmediği ve doktor kontrolünde ilaçlarını kullanmaya devam ettiğini söylemiştir. **