nazım hikmet ran

entry2958 galeri144 ses1
    219.
  1. birkaç eseri dışında hatırlanabilecek bir şey üretmemiş kişi. edebiyatta beceriksizliğin yeni tarifi olan yenilikçilik tarzının önemli isimlerindendir. kendisi tıpkı deniz gezmiş gibi resmi ideoloji ideolagları ve marksistler tarafından el üzerinde tutulur. resmi ideoloji neyse de marksistler her daim akıl/analiz/hakkını teslim riayetinde bir potada erimiş oldukları iddialarına rağmen hakkı teslim kısmında ezilirler. burada bir edimsel koşullanma söz konusu. nazım telinden çalan her sazın/sözün ödüllendirilmesi neticesinde ödülden muafiyet neticesinde eleştiriye kapalı bir hal alarak dogmalaştırılmış. orhan veli kanık'ın siyasallaştırılmış izdüşümü.
    6 ...
  2. 220.
  3. Bugün birçok şairin belli ideolojiler tarafından kutsallaştırıldığı düşünüldüğünde nazım hikmet'in de belli ideolojiler tarafından eleştireye kapatılmaya çalışılması normaldir. Eğer siyasi tavrı üzerinden şair'in şairliği hakkında yorum getireceksek zaten onu bir tarafa hapsetmiş oluyoruz. Edebi anlamda nazım hikmet'in şiirlerinin şiir olarak kabul edilebilirliği üzerine yorum yapabilmek için de belli bir edebiyat altyapısının olması gerektiğine inanıyorum. Yoksa kişiler hakkındaki algılamalarımız içinde yetiştiğimiz ve kültürlendiğimiz çevrenin sosyo-kültürel yapısına göre yaparsak objektifliği yitirebiliriz. Bu bir yandan eleştireye tuttuğumuz düşüncenin kutsallaştırdığı imgenin eleştiriye kapalılığına tavır alırken bir yandan kendi eleştiri kritelerini yaratan ideoloji üzerinden yorum yapmayı gerektirir. Ezberlenmiş tepki verilir sadece böyle yapılırsa. Kısacası uzaktan bakılması ve değerlendirilmesi gereken şairdir. Şairliğine ideoloji eksenli bakılmaması gereken şairdir. şairi her ne kadar çok zor olsa da, ki kendisi toplumcu şairdir bu anlamda dönemin ortamını oluşturan siyasetten ve benimsediği ideolojiyi şiirlerine aktarmadan her ne kadar kaçması imkansız olsa da şiirlerinde herşeyden önce insanı anlatmaya çalışmış şairdir. Siyasi tavrı eleştirilebilir ama şiirleri bazı algılamalardan sıyrılarak okunması gereken şairdir. Tıpkı Necip Fazıl Kısakürek gibi.
    1 ...
  4. 221.
  5. yurtsever şair.memleketini ne kadar sevdiği bazı algı sorunu yaşayanlarca bir türlü anlaşılamamış şair.birileri tarafından beceriksizlikle suçlansada 2002 yılı unesco tarafından dünyada nazım hikmet yılı olarak ilan edilmiştir.ayrıca dünyada önemli bir yere sahip yazarlar birliği p.e.n de bu yüzyılın yükselen değeri olarak tarif etmiştir nazımı.
    1 ...
  6. 222.
  7. resmi ideoloji ideologları ve marksistler tarafından el üzerinde tutulduğunu iddia eden balonlara, unesco'nun 2002 yılını 2002 uluslararasi nazim hikmet yili ilan ettiğinin hatırlatılması gereken şair.
    unesco da marksist, hatta türkiye'nin resmi ideolojilerinin en büyük savunucusu tabi, aferin. persil supra...
    2 ...
  8. 223.
  9. düşman olduğu batı ve değerlerine sahip organizasyonlarca ödüllendirilmesi alkışlanan sairlerin şairi. tikat! şairlerin şairi değil, sairlerin şairi. hani senin; diğerleri, ötekiler, tu kaka dediklerin. unesco süper bir teşekkül ouch!. oysa, emperyalistler emperyalizme geçit verenleri ödüllendirirler önlem anlamında örnek teşkil etsin sebepli.

    mahatma gandhi de pasif direniş neticesinde ödüllendirilmiştir. tabii herkes alacağını aldıktan sonra.-kan dökmedin aferin.- daha öteleri de var 1200'lü yılar, moğol istilaları ve pasif direnişe örnekler falan diyeceğim de; uzak tarihi savunma olarak kullandığımda bazı dimağlar anlamlandıramayacak. biçtiğiniz payelere dikkat ediniz nazım hayranları. kendisine sorsan kabul etmeyeceği ödüllerle kendisini savunamayacak savlar sunmayın, duruyorsa kemiklerini sızlatmayın.
    3 ...
  10. 224.
  11. hayatı ıskalama lüksün yok senin..

    Bir aşk için yapabileceğin her şeyi yaptığına inanıyorsan ve buna rağmen hala yalnızsan, için rahat olsun. Giden zaten gitmeyi kafasına koymuştur ve yaptıkların onun dudağında hafif bir gülümseme yaratmaktan başka hiçbir işe yaramayacaktır.

    Sen kendini paralarken o her zaman bahaneler bulmaya hazırdır. Hani ağzınla kuş tutsan "Bu kuşun kanadı neden beyaz değil?" diye bir soruyla bile karsılaşabilirsin... iki ucu keskin bıçaktır bu işin. Yaptıklarınla değil yapmadıklarınla yargılanırsın her zaman. Bu mahkemede hafifletici sebepler yoktur. iyi halin cezanda indirim sağlamaz.

    Sen; "Ama senin için şunu yaptım" derken o; "Şunu yapmadın" diye cevap verecektir. Ve ne söylesen karşılığında mutlaka başka bir iddiayla karşılaşacaksındır. Üzülme, sen aşkı yaşanması gerektiği gibi yaşadın. Özledin, içtin, ağladın, güldün, şarkılar söyledin, düşündün, şiirler yazdın. "Peki o ne yaptı" deme. Herkes kendinden sorumludur aşkta. Sen aşkını doya doya yaşarken o kendine engeller koyuyorsa bu onun sorunu.

    Bir insan eksik yaşıyorsa, ve bu eksikliği bildiği halde tamamlamak için uğraşmıyorsa sen ne yapabilirsin ki onun için? Hayatı ıskalama lüksün yok senin. Onun varsa, bırak o lüksü sonuna kadar yaşasın

    Her zamanki gibi yaşayacaksın sen. "Acılara tutunarak" yaşamayı öğreneli çok oldu. Hem ne olmuş yani, yalnızlık o kadar da kötü bir şey değil.

    Sen mutluluğu hiçbir zaman bir tek kişiye bağlamadın ki... Epeydir eline almadığın kitaplar seni bekliyor. Kitap okurken de mutlu oluyorsun unuttun mu? Kentin hiç görmediğin sokaklarında gezip yeni yaşamlara tanık olmak da keyif verecek sana.

    Sen yüreğinin sesini dinleyenlerdensin ve biliyorsun aslolan yürektir. Yürek sesini bilmeyenler, ya da bilip de duymayanlar acıtsa da içini unutma; yasadığın sürece o yürek var olacak seninle birlikte. Sen yeterki koru yüreğini ve yüreğinde taşıdığın sevda duygusunu. Elbet bitecek güneşe hasret günler. Ve o zaman kutuplarda yetişen cılız ve minik bitkiler değil, güneşin çiçekleri dolduracak yüreğini...

    Nazım Hikmet
    3 ...
  12. 225.
  13. birincisi nazım kimseye düşman değildir.nazımın ideolojik olarak sorun yaşadığı bir sistemdir.avrupa kıtası değil.ikincisi salt unesco ya takılman garip p.e.n in dünyada nazım hikmet yılı olarak ilan edilmesindeki katkıları görmezden gelinmeyecek kadar büyüktür...
    1 ...
  14. 226.
  15. bulmacalarda soyadı sorulan şair.
    1 ...
  16. 227.
  17. nazim hikmet'i ideolojik olarak bir yargilamayi bir kenara birakirsak kendisi siir yaziminda fevkalade iyidir. ammavelaki diger yazin türlerinde şiirseliğini ister istemez kaybettiğinden ötürü vasati asamaz. ki bu özellikle yazdiği oyunlarda fevkalade belli olur.

    kendisi ne vatan haini ne de vatan severdir. sadece bir şairdir. ideolojisi yuzunden ne kahraman ne de boktan yazin insanidir.

    gerci bazi akli evveller tarafindan hudayi nabit gibi göründügünden dolayi her yazdiği bir muazzam eser olarak görülmüş ve objektiflik kaybolmustur. tabi ki bunun bir de anti tezcileri vardir.

    ama sunu söylemek gerekir ki kendi sahsi düsünceme göre nazim hikmet'i elestirirken bir yazar olarak elestirmeliyiz.

    gerci bizim akli evvel insanimiz rifat ilgaz gibi 2. sinif bir yazari bastaci yapmiştir ya. sirf cumhuriyette yaziyor diye... bun ayri hikayedir.

    binaeylehen edebiyat zevkleri ve renkleri elestirilmez ve siyasi kulp takilmaz. takilirsa o kavram ve yazarin yazdiğinin içi bosalir ve yazana karsi ayip olur.

    fakat bence su dizeyi yazan kişi:

    'ben yordum ruhumu biraz da sen yor'

    iyi bir şairdir. bu dizeyi yazabiliyorsaniz ne mutlu size....
    1 ...
  18. 228.
  19. nazımı nazım yapan hayata dair sorguladıklarıdır.buda onu toplumsal gerçekçi bir aydın ve edebiyatçı yapar.ayrıca yurtseverdir de şu dizelerde olduğu gibi...

    oturmuşum deniz kıyısına,
    bakıyorsun limana giren amerikan zırhlısına.
    hastasın, açsın, öfkelisin.
    o da bakıyor sana,
    hem de nasıl,
    efendinmiş,
    patronunmuş,
    sahibinmiş gibi itoğlu it...
    2 ...
  20. 229.
  21. bir çınar ağacını bile ona çok gördüğümüz şairdir.
    2 ...
  22. 230.
  23. nazim hikmet ran

    unesco tarafından verilen ödülün bile anlamını çözemeyenlerin ülkesinin şairi. sosyalist yazımlar, marksist çizimler yaptığı zaman alkışlandığı düşünülen bir şair insan, oysa unesco tarafından ödüllendirildiği zaman "düşman olduğu batı ve değerleri" sıfatıyla yüceltir gibi gösterip bok atma çabasıyla akıl pompası duranların kan beyne gitsin amacıyla amuda dikilip kendi üstlerini batırmalarına sebep olan şairlerin şairi.
    şöyle düşünelim tabi düşünme yetisine sahipsen, abd dünyanın en büyük teröristi, ezilenleri daha fazla ezen oil delisi leviathan. kendisine karşı dimdik ayakta duran, siyasetçi, toplum bilimci, sanatçı, jinekolog ne varsa sistematik temizlenmenin kurbanı haliyle. tekelonya'da siyaset alanında ve sivil örgütlerde büyük hizmetler vermiş bir insan var ama abd'ye olan borçları ötelemiş, moratoryum ilan etmiş. ülkesine ekonomik özgürlük kazandırdığı gibi mevcut militer rejimlerin sivil yollardan sarsılmasına sebep olmuş bir emperyalizm düşmanı. bu adam öldükten sonra yıllar geçmiş ve abd bu insana sivil toplum hareketlerinde kazandığı başarıları alkışlamak adına bir ödül vermiş. diyelim ki öldükten 50 sene sonra.
    question: burada abd'nin yaptığı davranış mı samimiyetsizdir, ölümünün üzerinden 50 sene geçmiş bir insanın buna itiraz etmemesi mi?
    peki verilen bu ödül o insanın değerini azaltır mı?
    sorun verilen ödülde değil, o isimde bir insanın bir şekilde dünya çapında bir ödüle layık görülmesi ve o ödül verilirken kimsenin "ya bu adam kimdir, necidir" diye sormaması. çünkü o adamın kim olduğunu herkes bilmektedir, her şekilde alkışlanmayı ve el üstünde tutulması gerektiğini de.
    verilen ödül değildir ona değer kazandıran. o şekilde bir ödülün verilebilecek olması ve kimsenin bunu yadırgamamasıdır. yoksa kime ne unesco'nun ödülünden...ama bu paye verildiğinde o emperyalistler bile oturup "bu adam nereden çıktı, ne yapmış ki" diyemedi, önemli olan bu.
    yoksa ödülden anladığı, bir parça sertifika ya da "onur yılı" gibi şeyler olan dimağlar için zaten ağır bir yazıdır bu, bıraksınlar okumayı. okumayı sökmeleri bile mucizedir. nihavend mucize...
    yoksa ortaokul talebelerinin bile az çok bildiği moğol istilaları, mahatma'nın pasif direnişi gibi konuları anlaşılamayacak kadar karmaşık bulanlara tekelonya örneği vermez, içeriden gelen muhalifleri, noam chomsky, bell hooks, michael albert gibileri örnek gösterirdik ama fazla yormamak gerek çömez dimağları. sözlükten kavram bulup cümle içinde kullanmaya benzemez ne de olsa. benim dayımın kondansatörü var meselesi...
    şimdi zaman tanımak gerekir üstadı tanımayanlara, ne de olsa ağlamak için bolca düşümek gerekir.
    şairin kendisine soracak durumda olsak o ödülleri, dünya değerini bilmeden önce bir mezar taşını fazla görmezdik kendisine.
    hadi yormayalım hiç kimseyi:
    (bkz: moratoryum)
    (bkz: leviathan)
    (bkz: noam chomsky)
    (bkz: bell hooks)
    (bkz: michael albert)
    2 ...
  24. 231.
  25. bir başka yönü için, (bkz: #1925454)...
    1 ...
  26. 232.
  27. zamanında tutuklulara sadece bir kilo ekmek verilir, tutuklular kendi yiyeceklerini kendileri sağlamak zorundalarken, bu vatandaşa hergün dışarıdan sepetler dolusu yiyecek gelirdi...
    4 ...
  28. 233.
  29. kısa ölçekli google araştırmaları sonucu kendisine verilen ödülü anlamlı kılmaya çalışmak abesliğiyle bir değer üzerine oturtularak yaşatılmaya çalışılan kişi. gerçekleşirilen eylem saçmalıktan başka bir şey değildir.

    sözlükten bulunan kelimelerle cümle kurulmasını örnek vermek suretiyle şairin çok yetenekli olduğunun savunmasına soyunmak, bu eylemi gerçekleştirence şairin aşağılanmasıdır esasen. görülen o ki, ibiş söylemlerinden öte mesafe katedemeyecek cahilane izahatlar/basit kılçık atmalar sahiplerinin savunmasına maruz kalmış bir şairdir n.h.r. yazık.

    mevcut kapasite-sizlik-sahibi seven/hayran/bağlı kişi bağlı olduğuna verilen ödülün değerine mukabil örnek teşkil diğer isimlerinin de soyadları ile birlikte hayat hikayelerinden de habersizdir. etkileşimlerini/merkeze aldıkları düşüncelerinden türemiş tarzlarını da bilmediğinden cahilin alim kabul ettiğini savunmasının komikliği zuhur eder. kelimeden cümle kurmaktan daha ilerisinde seyreden derin bilgi sahiplerinden daha kaliteli çalışmalar beklerdik ama, yok, olmaz. nedeni, basit argümanlarla zihin masturbasyonu yaparak "nasıl kodum" sonucuna ulaşmaya çalışmaktır.

    şairin eserlerinin edebi niteliklerini bilmez, nazım'ın hayatının içerisindeki önemli addettiklerinden ve bunların şiirine yansımasından bihaberdir, edebiyat yörüngesinin hangi kaide üzerine oluştuğunu idrak edemez de, bir ödülle yazarı "tartışılamaz yetenek" kabul ettirmeye çalışmak avam tutumunda ısrar eder. kondansator bazı dengesiz girişimleri notralize eden güzel bir cihazdır.

    varna'da kendisine yazılan şiirle-memet-ilgili n.h.r'in oğlu mehmet nazım'a fikri sorulur;

    cevabı:
    - benim adım memet değil. mehmet!-sinirli adam-

    nazım'ın uzak kaldığı evlat hasreti falan değil. resmen bir kadın için evladını ihmaline serzeniştir bu. dur neydi o çirkin kadının adı, galina mı vera mı husniye mi? hayranlık besliyorsan ne olduğunu bileceksin. öyle unescolarla, galinalarla, veralarla savunma/savurma olmaz.
    3 ...
  30. 234.
  31. uzun ölçekli araştırmalardan ve sözlükten kelime ayıklayarak uzun bir çalışma sonucu kendisine ancak ve ancak 2 gün sonra (48 saat eder) çamur yetiştirilen şair. hayır o kadar kapasiten yoksa 2 günde kastırsan işe yaramaz, 2 sene de.
    görülen o ki sübyan laf yetiştirmek, ayar vermek çabasıyla epey efor sarfetmiş, anlamından bihaber olduğu kavramları araştırmış, bulmuş ama yanlış bulmuş, rehber olmak vazifemiz tabi. kapasitesi artmasa bile, bilmeden konuşmaya utanırlar en azından...
    mevcut zekaları ölçüsünde açıklama yapmaya muktedir olamayan bizim organizma dediğimiz müptezeller, her ne kadar o seviyede bir bilgi birikimine sahip olmasa bile şairin aldığı ödüllerin karşısında şaşalamış bir vaziyette google da kirli kova ararken, yedikleri şeyin ne olduğunun da farkında idrakında değiller ya pek yazık.
    unesco bir ödül vermiş, hayır ödülü kabul etmeyen toprak altındaki nazım pek gurursuzmuş bu konuda. hadi gülmeyelim de ödülün içeriğinden ziyade kurumun misyonunu da bilmeyen bu fikir abazanları için herşeyi alaşağı ederek ödül veren kurumdan ziyade ödülün hakedilişinden bahsettik ancak ilkokul'da gösterilen "okuduğumuzu anladık mı" kısmını atlayan bu alt özellere yaranamadık.

    karşısındaki insanı tanımadan eli donunda fikir yürüten bu fasit zekalı arkadaşlara nazım hikmet hakkında daha da fazla açıklama yapmak yersizdir bu işin önsel koşulu, ayrıyetten başlık altında şairin edebiyat yörüngesinin hangi kaide üzerine oluştuğunun defalarca açıklanmasına binaen tekerrürde ısrar etmeden aldığı ödülü açıklayan bir yazara eli önünde gelen organizmayı iki çevirerek çarpanlarına ayırmak bu kadar kolayken, düzeyine inmeden üzerine üflemek daha kolay olsa gerektir. 1200 lerden girip kendini çocuklara güldürenlerden daha fazlasını beklemek zor olurdu zaten ama gereken açıklamayı 48 saatte sindiremeyen bünyelerin memetlere, husniyelere son çare sarıldıklarını görmek daha bir komik oluyor nedense. e çap meselesi amcası, pi'yi 3 alırsan yanlış çıkıyor, yanlış hesap adres farklı.
    hem bir parçaya kaldırabileceğinden fazla elektrik yüklersen kaldıramaz, o yüzden işini görür kondansatör, öneririm.
    ha bu arada bilmeden mangala hava vermek kolay değil de, o çirkin kadın galina olamaz ama vishnevskaya hiç değil. bu boşlukta husniye'lerle idare edeceksin. bilgi sahibi olman için o kadar kaynak verdik, lafını söylemeden önce çalışıp gelecek, kendini rezil etmeyeceksin. hadi sana 48 saat süre, okumayı söktüğünde görüşelim.
    4 ...
  32. 235.
  33. bilmeden konuşmak iddiasıyla silahlanıp hakkında bir halt bilmeyenlerin hala ısrarla tüm cehaleletleriyle savunmaya çalıştığı şarimsi. mehmet isminde bir evladı olduğunu dahi şuradan öğrenen ve google da bulunamayacak bilgilerden habersiz, cenin dimağlar ancak 48 saat ya da daha uzun bir süre sonra fark edilmelidir. aforizmasını da hiç duymayan hayranları varmış.
    3 ...
  34. 236.
  35. bana bak:
    hey!
    avanak!

    * * *

    trrrrum,
    trrrrum,
    trrrrum!
    trak tiki tak!
    makinalaşmak
    istiyorum,

    * * *

    şiirlerim içilmez
    ingiliz tuzu gibi

    gibi şiirleri olan komünist şair...
    2 ...
  36. 237.
  37. kız çocuğu, nazım oratoryosundan.(#1947053)
    1 ...
  38. 238.
  39. 239.
  40. Cemil Meriç gibi sembol isim olmasından kaynaklanan bir tanrısallaştırma durumuna yakalanmış büyük Türk şair... Bir ideolojisi olduğundan vatanından uzaklaştırılmış, Türkiye Cumhuriyeti'nin bir şairden korkacak kadar aciz olduğunu gözler önüne sermiştir... Okunmalıdır, höyttt sen solcusun okumam ben seni tepkisi artık bırakılmalıdır... şairdir...
    1 ...
  41. 240.
  42. Sen esirliğim ve hürriyetimsin
    Çıplak bir yaz gecsi gibi yanan etimsin,
    sen memleketimsin.
    Ela gözlerinde yeşil harelr,
    büyük güzel ve muzaffer
    ve ulaşıldıkça ulaşılmaz olan hasretimsin
    3 ...
  43. 241.
  44. sen elmayı seviyorsun diye, elmanın da seni sevmesi gerekmez' gibi baba bir cümle kurmuş komunist şair.
    1 ...
  45. 242.
  46. bu basliga siirlerinin yazilmasi format disi oldugundan siirleri icin yeni basliklar acilmis olan sairdir.
    1 ...
  47. 243.
  48. büyük bir dalgadır bazen insanın hesapsızca teslim olması gereken.
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük