halkini en cok seven ve dusunen yazar nazim hikmettir. halki ne kadar onu dislasada halkini ve memleketini sevmistir. necip fazili her halukarda gecer.
şu dizeler necip fazıl dan (kaldrımlar şiirinin son iki dörtlüğü):
ne sabahı göreyim, ne sabah görüneyim;
gündüzler size kalsın, verin karanlıkları!
ıslak bir yorgan gibi, sımsıkı bürüneyim;
örtün, üstüme örtün, serin karanlıkları.
uzanıverse gövdem, taşlara boydan boya;
alsa buz gibi taşlar alnımdan bu ateşi.
dalıp, sokaklar kadar esrarlı bir uykuya,
ölse, kaldırımların kara sevdalı eşi.
şu da nazım hikmet ten:
bugün pazar.
bugün beni ilk defa güneşe çıkardılar.
ve ben ömrümde ilk defa
gökyüzünün bu kadar benden uzak
bu kadar mavi
bu kadar geniş olduğuna şaşarak
kımıldanmadan durdum.
sonra saygıyla toprağa oturdum.
dayadım sırtımı duvara.
bu anda ne düşmek dalgalara
bu anda ne kavga, ne hürriyet, ne karım.
toprak, güneş ve ben...
bahtiyarım.
edebiyat tarihimizin en büyük 2 şairi aynı zamanda düşünce adamı. en sevdiğim 10 şiir adıyla bir liste yapsam muhakkat nazım'la dolar o liste. fakat ilk sıra "kaldırımlar"ın olur.
şairi kıyaslamakla renkleri kıyaslamak kadar saçmadır, kırmızı seviyor diye biriyle tartışamazsınız, bana kalmıyor ama diyelim ki kalsa; ben necip fazılı şair olarak bile görmem, kendime göre argümanlarım da var ama hepsinin sonu seviyorum ya da sevmiyorumla bitiyor, o halde herkes sevdiğini okusun...
nazım hikmet e '' nazım'' da diyebilirsin, hatta nazım hikmet derken ran ı da unutursun ama pek önemli sayılmaz.
samimi gelir bize çünkü, yaşasaydı o da bir şey demezdi. halka daha yakındır çünkü. aşklarını bile biliriz dertleşip
anlatmıştır bize. yani nazım ile ilgili hiçbir şeyi buraya sığdıramazsınız.
---
ama'' necip fazıl kısakürek'' demek zorundayım. necip diyemem ona yoksa kızar büyükler(!). ama; kısakürek
diyebilirm.
zaten bizle çok samimi olmamıştır o. söylenecek çok şey de yoktur.
salkımsöğüt ya da gülhane parkı şairi nazım hikmet sağlam şairdir.
ama necip fazıl'ın aynalar yolumu kesti, ruh, takvimdeki deniz gibi şiirleriyle mücadele bile edemez.
harbi, biz kimiz de bu iki büyük şairi karşılaştırmaya cüret ediyoruz?
ekleme: din açısından yorum yapmayacağım. zira müslüman müslümandır, fasık fasıktır, kafir de kafirdir.
ikisi de birbirinden değerli eserler vermiş şairlerdir. Sanatsal anlamda kıyaslanmaları yanlıştır.
Kişisel olarak necip fazıl'a sempatim daha fazla olsa da nazım hikmet'e de saygım sonsuzdur.
Edebiyatcilarin karşılaştırılması ne kadar aci bir aydir. Ustad Necip Fazıl' da Nâzım Hikmet' te mükemmel sairlerdir. Sadece ideolojileri farkli diye,kendi ideolojilerine yakin olani savunan fakat idolojinin j sinden anlamayan adamların yaptigi karşılaştırmasidir.
ulan bu adamlar köprü mu yapmış çeşme mi kurmuş camii mi inşa etmiş savaş mı kazanmış ulan kim lan bu adamlar ha şairmiş , e öyleyse oku şiirini otur yerine.bu adamlara niye bu kadar anlam yüklüyonuz anlamıyorum okul mu yapmışlar?
Sevgili necip, ismin temiz demek, necîb temiz demektir, benden iyi bilirsin necipi necis (pis) yapma.
sen en cihanşümul eserlerini beş parasız paris sokaklarında dolanırken vermiş bir şairsin, cebin para para dolacak diye ruhun pare pare olmasın.
bilirim kalemin kıvraktır, lisanın çeviktir, bilirim üç satırda ruh üflersin kağıda, bilirim bir yazsan parçalarsın edebiyatın çin seddini, o lisan-ı mücerred dilinle bab-ı ali yokuşunun yollarını yalaman beni kahrediyor necip
hani önemli olan oynamaktı falan derlerdi. bence burada önemli olan karşılaşma. önemli olan oynamak. kim neyi seçerse seçsin. bu ülkenin en güzel versuslarından biridir bu gördüğünüz. hatta bu bağlamda düşündüğümüzde türkiye de lig de çok geniş ve çok renkli.
ikiside osmanlı medeniyetinin şairleridir. vefalı iyi insanlardır. şiirde üstaddırlar. osmanlı medeniyeti bir arada yaşama kültürü üzerine kuruludur. müslüman ile gayri müslimin bir arada huzur içinde yaşayabilmesi ideali. bu modern bir fikir aslında, modernizmin yakalamaya çalıştığı bir fikir. sürgün adlı filmi izleyenler beni rahatlıkla anlayacaktır.
sanatı siyaset ya da muhaliflik olarak gören beyinsizler yine buna da siyaseti karıştıracaktır. zamane siyaset manyağı öğrencileri şimdi üniversitelerde pekala öğretim görevlisi olabilir. 25 saat ders verip, ezber yapmaktan beyni sulanan sözde üniversite öğretim görevlileri beni çıldırtıyor. biri kısakürek, diğeri ran'a düşman. çünkü adamın biri aşırı solcu ya da solcu; diğeriyse koyu sağcı ya da sağcı. muhtemelen akp, chp, ip ya da tkp'ye oy veriyorlardır. işte böyle boş beş insanlar öğretim görevlisi oluyor. edebiyatın tanımını partiperest politikacı hocalardan öğrenecek değiliz.