Nâzım Hikmet Ran (d. 15 Ocak 1902[1] – ö. 3 Haziran 1963), ya da kısaca Nâzım Hikmet, Türk şair, oyun yazarı, romancı ve anı yazarı. "Romantik komünist"[5] ve "romantik devrimci"[6] olarak tanımlanır. Siyasi düşünceleri yüzünden defalarca tutuklanmış ve yetişkin yaşamının büyük bölümünü hapiste ya da sürgünde geçirmiştir. Şiirleri elliden fazla dile çevrilmiş ve eserleri birçok ödül almıştır.
Yasaklı olduğu yıllarda Orhan Selim, Ahmet Oğuz, Mümtaz Osman ve Ercüment Er adlarını da kullanmıştır. it Ürür Kervan Yürür kitabı Orhan Selim imzasıyla çıkmıştır.[7] Türkiye'de serbest nazımın ilk uygulayıcısı ve çağdaş Türk şiirinin en önemli isimlerindendir. Uluslararası bir üne ulaşmıştır ve dünyada 20. yüzyılın en gözde şairleri arasında gösterilmektedir.[8][9]
Şiirleri yasaklanan ve yaşamı boyunca yazdıkları yüzünden 11 ayrı davadan yargılanan Nazım Hikmet, istanbul, Ankara, Çankırı ve Bursa cezaevlerinde 12 yılı aşkın süre yattı.[9] 1951 yılında Türk vatandaşlığından çıkarıldı; ölümünden 46 yıl sonra, 5 Ocak 2009 tarihli Bakanlar Kurulu kararı ile bu işlem iptal edildi.[9] Mezarı Moskova'da bulunmaktadır.
Bir hocamız anlatmıştı. sınıfa gittiğinde tahtayı ortadan bir çizgiyle ayırıyor. öğrencilere göre sağ tarafa bir şiir yazıp necip fazıl'ın adını, sol tarafa ise bir şiir ve altına nazım hikmet yazıyor. daha sonra sınıfa dönüp hangisini beğendiklerini soruyor. sağ görüşlü olanlar sağdakini, sol görüşte olanlar ise soldakini beğendiklerini söylüyorlar. daha sonra en alttaki isimleri silip isimleri yer değiştiriyor ki doğru olan da budur. gençler diyor soldaki şiir necip fazıl'a sağ taraftaki şiir ise nazım hikmet'e aittir. Bu defa hangisi sol görüştekiler sağdakini, sağ görüştekiler ise soldakini tercih ediyorlar. hocanın bu defaki sorusu neden yanıtlarını değiştirdikleriyle ilgilidir. hocanın ders sonundaki açıklaması beğenilerinizde ideolojik davranmayın.
Geçen hafta Moskova'da mezarı başında, nâzım'ımıza güzel gülümsemelerle Şükranlarımı sundum.
Ve iyi ki burada değilmiş mezarı, çiçekler vardı bir sürü yanıbaşında. Ve çınarımsı ağaç altında...(bizde olsa talan edilirdi herhalde)
Memleketinde ise hala ismi o necip Fazıl denilen zat ile yan yana getirilebiliyor... yazık.
ikisini de sevmem, ama illa ki birini seç desen nazım'ı seçerdim en azından 7000 yıllık türk tarihini 1400-1500 yıllık islam tarihi ile sınırlamamış, dersim katliamını savunmamış, ii.abdülhamid'e, iskilipli atıf'a, said nursi'ye, Seyit rıza'ya, şeyh said'e, vahdettin'e övgüler dizmemiştir.
Kurtuluş savaşı destanı yazdığı için yine bir ufak sempatim var ama komünist olduğundan dolayı, atatürk'ü burjuva kemal bulması ve köpek dediği iddiasından dolayı ve dönemin sscb'sine gitmek istemesinden ve övmesinden dolayı nazım hikmet'i de sevmem.
