allah'ın kullarından istediği başlıca emirlerindendir. farzdır, islâmın 5 şartından biridir. kur'an-ı kerim'de nasıl ve ne zaman kılınacağı üzerinde pek bilgi olmamakla beraber, hz.muhammed'in(s.a.v) hadis-i şeriflerinde sıkça nasıl, ne zaman, kaç rekat kılanacağı belirtilmiştir. ayrıca namaz kelimesinin bi diğer anlamı da "salat"tır. yâni salat bünyesi içerisinde duayı, ibadeti besler. bu iki kelimeyi birbirinden ayırmak çok salakça olacaktır.
günün bir saatini vermek zor mu? şimdi size namazın faydalarını söyleyeyim. 5 vakit namazını kıl, bahane yok kılmamak için. illa ki bahanen varsa kaza yaparsın zaman geçtiyse. sabah namazına kalkamıyorum mu? kardişim kalk, kıl namazı geri yat çok komiksin. hem ibadet olduğunu geç, beden egzersizide yapmış oluyosun. annemin boynunda sorun var, namaz kılarken selam verince egzersiz oluyormuş. yogadanda süper, huzurlu. bir de, eğer 5 vakit namazını kılarsan Allah "cennet" vaadediyor. kıyamet günü pişman olmazsın merak etme. bir de, geç mi kaldın, yıllardır kılmıyor musun? geç değil. hem tevbe et, hem de bi namaz var, annem, ninem, mevlüt yapan hanım teyzeler biliyo. akşam namazından sonra 6 rekat kılıyorsun, bir kaç yıllık namaza bedel. günahların affolur ayrıca her namazda.
Allah buyuruyor ki, "söz veriyorum ki, namazlarını vaktinde, doğru olarak kılana azap etmem, onu sorgu-suale çekmeden Cennete koyarım") [Hakim]
(Namaz, Allahü teâlânın hoşnut olduğu bütün amellerin en faziletlisidir. Rızkın bereketi, duanın kabulüdür. Kabirde ışıktır. Sıratı yıldırım gibi geçiricidir. Cennette başa taçtır. imanın başı, gözün nuru ve Cehennemden kurtarıcıdır.) [Miftâh-ul-Cennet]
(Cennetin anahtarı namazdır.) [Darimi]
(Allah, 5 vakit namazı farz kıldı, eksiksiz edâ edeni Cennete koyacağına söz verdi. Namaz kılmayana verilmiş bir sözü yoktur, buna dilerse azap eder, dilerse Cennete koyar.) [E.Davud]
(Ümmetimin fesâdı zamanında sünnetime yapışan, [yani Ehl-i sünnet olan] ve beş vakit namazı cemaatle kılanın amel defterine her gün yüz şehid sevabı yazılır.)
oryantalizmi anlamamızı sağlayan ibadet. beyaz adam gelmiş haçlı seferleri için asya'ya, mütemadiyen yere kapaklanan insanları görmüş ve kendini üstün sanmış ister istemez.
Namaz, ne kadar kıymetdar ve mühim, hem ne kadar ucuz ve az bir masraf ile kazanılır, hem namazsız adam ne kadar dîvâne ve zararlı olduğunu, iki kerre iki dört eder derecesinde kat'î anlamak istersen; şu temsilî hikâyeciğe bak, gör:
Bir zaman bir büyük hâkim, iki hizmetkârını, -herbirisine yirmidört altın verip- iki ay uzaklıkta has ve güzel bir çiftliğine ikamet etmek için gönderiyor. Ve onlara emreder ki: "Şu para ile yol ve bilet masrafı yapınız. Hem oradaki meskeninize lâzım bâzı şeyleri mübâyaa ediniz. Bir günlük mesâfede bir istasyon vardır. Hem araba, hem gemi, hem şimendifer, hem tayyare bulunur. Sermayeye göre binilir."
iki hizmetkâr, ders aldıktan sonra giderler. Birisi bahtiyar idi ki, istasyona kadar bir parça para masraf eder. Fakat, o masraf içinde efendisinin hoşuna gidecek öyle güzel bir ticaret elde eder ki: Sermayesi, birden bine çıkar. Öteki hizmetkâr bedbaht, serseri olduğundan; istasyona kadar yirmiüç altınını sarfeder. Kumara-mumara verip zayi' eder, birtek altını kalır. Arkadaşı ona der: "Yahu, şu liranı bir bilete ver. Tâ, bu uzun yolda yayan ve aç kalmayasın. Hem bizim efendimiz kerîmdir; belki merhamet eder; ettiğin kusuru afveder. Seni de tayyareye bindirirler. Bir günde mahall-i ikametimize gideriz. Yoksa iki aylık bir çölde aç, yayan, yalnız gitmeye mecbur olursun." Acaba şu adam inad edip, o tek lirasını bir define anahtarı hükmünde olan bir bilete vermeyip, muvakkat bir
lezzet için sefahete sarfetse; gâyet akılsız, zararlı, bedbaht olduğunu, en akılsız adam dahi anlamaz mı?
işte ey namazsız adam ve ey namazdan hoşlanmayan nefsim!
O hâkim ise; Rabbimiz,Hâlıkımızdır.O iki hizmetkâr yolcu ise; biri mütedeyyin, namazını şevk ile kılar. Diğeri gafil, namazsız insanlardır. O yirmidört altrn ise, yirmidört saat her gündeki ömürdür. O has çiftlik ise, Cennet'tir. O istasyon ise, kabirdir. O seyahat ise kabre, haşre, ebede gidecek beşer yolculuğudur. Amele göre, takvâ kuvvetine göre, o uzun yolu mütefâvit derecede kat'ederler. Bir kısım ehl-i takvâ, berk gibi bin senelik yolu, bir günde keser. Bir kısmı da, hayal gibi ellibin senelik bir mesâfeyi bir günde kat'eder. Kur'an-ı Azîmüşşan, şu hakikate iki âyetiyle işaret eder. O bilet ise, namazdır. Birtek saat, beş vakit namaza abdestle kâfi gelir. Acaba yirmiüç saatini şu kısacık hayat-ı dünyeviyeye sarfeden ve o uzun hayat-ı ebediyeye birtek saatini sarfetmeyen; ne kadar zarar eder, ne kadar nefsine zulmeder, ne kadar hilâf-ı akıl hareket eder. Zira bin adamın iştirak ettiği bir piyango kumarına yarı malını vermek, akıl kabûl ederse; halbuki kazanç ihtimali binde birdir. Sonra yirmidörtten bir malını, yüzde doksandokuz ihtimal ile kazancı Mûsaddak bir hazine-i ebediyeye vermemek; ne kadar hilâf-ı akıl ve hikmet hareket ettiğini, ne kadar akıldan uzak düştüğünü, kendini âkıl zanneden adam anlamaz mı?
Halbuki namazda ruhun ve kalbin ve aklın büyük bir rahatı vardır. Hem cisme de o kadar ağır bir iş değildir. Hem namaz kılanın diğer mübah dünyevî amelleri, güzel bir niyyet ile ibâdet hükmünü alır. Bu Sûrette bütün sermaye-i ömürünü, âhirete mal edebilir. Fâni ömrünü, bir cihette ibkâ eder.
kesinlikle görünen ve görünmeyen kötülüklerden alıkoyan bir ibadettir. allah karşısında yanlız onun karşısında eğilmektir ki bu durumda başka hiç bir şeye eğilmeye gerek kalmaz. okunan ayetlerin anlamını manasını bilerek ve düşünerek kılındığı taktirde allaha kul olmak özgürleşmek demek olur. aktörlüğe kaymaması veya sedece spor olmaması için samimiyet ve iyi niyet gerekir.maun suresinde namaz aktörlüğünden bahseder ve esas önemli ve zor olanın yoksula yardım etmek elindekinden feragat etmek olduğu bildirilir ve bunu yapmayanların namazlarının faydasız olacağını belirtir...
kişiye kendisini iyi ve mutlu hissettiren, huzur veren ibadet. dünyanın tüm keşmekeşinden kısa bir süre için de olsa sıyrılıp, özellikle secdeye kapandığın zaman, o'nun huzurunda, o'nunla başbaşa kaldığın an. allah ile olan muazzam buluşma.
bir müslümanın günlük programının omurgasını oluşturan ritüeldir. gün 5 e bölünür. namaz sayesinde müslüman hep teyakkuz halindedir. kulağı ezanda; aklı namaz vaktinin çıkıp çıkmadıyla meşguldür bir vakit daha girdiğinde. şu müslüman ne güzel insandır yaw!
günde 5 vakit yapılan ibadetimizdir, manevi hazzının yanısıra abdest alırken vücutta biriken bütün elektiriği atarız.namaza kılarken hemen hemen bütün kaslarımızı çalıştırırız ve secdeye eğilip kalkarken beynimize daha fazla kan gitmesini sağlamış oluruz.
sürekli namaz kılan yaşlanmış kişilerin beyin faaliyetleri daha düzgündür.