allah ile kulun hasbihal seansı. günde 5 vakit hemde... rabbin seni bizzat huzuruna çağırmış günün beş vaktinde sen onun buyruğuna uymayıp keyfinin kahyasına uyar da istediğin zaman rabbim ver diyip istediğin olmayınca da hiç bir duam kabul olmadı evren bana karşı yheaa triplerine girersen, sen sığırsın. sığır.
allah'ım seni unutmuyorum. seni günde en az beş kez hatırlıyorum. allah'ım seni (dünyevi-uhrevi)tüm işlerimde hesaba katıyorum. sende beni unutma allah'ım demektir.
Namaz bir araçtır. Kur'an, şöyle der namaz için; "Aşırılıktan ve kötülükten alıkoyma aracı."
Dr. Ali Şeriati
''(Ey Muhammed!) Kitaptan sana vahyolunanı oku, namazı da dosdoğru kıl. Çünkü namaz, insanı hayâsızlıktan ve kötülükten alıkor. Allah’ı anmak (olan namaz) elbette en büyük ibadettir. Allah, yaptıklarınızı biliyor.'' ankebut, 45.
araçtır, amaç değildir. ancak iyi bir insan olmanız, sizin namaz kılmanız gerekmediği anlamına da asla varmaz. namazı dosdoğru kılıp, dosdoğru insan olmak gerekir. topluma değer katan, allah ı öven, insanlar arasında bozgunculuk yapmayan, salih insan olmak gerekir.
son yıllarda showa dönüşen, siyasete alet edilmekten çekinilmeyen ibadet şekli. en yakın örnek referandum sonrası bayburt caddelerinde kılınan şükür namazı.
islam ıstılahındaki karşılığı "sala" olan ve Türklerin islamiyet ile tanışmasını sağlayan Farsların etkisiyle dilimize geçen dinsel terimlerden birisidir.
etimolojik olarak namaz sözcüğü farsçada "saygıyla eğilme, boyun eğme" anlamı taşır. bu sözcük de yine aynı dil ailesine mensup sanskritçede "namas/namaskar" kelimesiyle bağlantılıdır. belki birçoklarınızın bildiği hintçedeki "namaste" sözcüğü de yine bu kelime ile akrabadır. Hintçedeki nihai anlamı ise "saygıyla eğilme - selam"dır.
Arapçadaki sala sözcüğü ise köken olarak "eğilme, bükülme" gibi anlamlara gelmektedir ve "ibadet" anlamına gelen nihai manasını islam ile birlikte kazanmıştır.
Belki aranızda işbu sözcüğün Türkçesini merak edenler vardır. Karahanlı Türkçesine ait metinlerde namaz/sala kelimeleri yerine kullanılan sözcük "yükünç"tür. Bu kelime de Türkçedeki yük- fillinden "pasiflik meçhullük eki" -n ile oluşturulan yükün- filine -ç yapım eki getirilerek yapılmıştır. Anlamı ise "saygıyla eğilme"dir -ki bu anlamına ile Farsçaya denk düşmektedir.
Müslümanın, Allah ın yolunda ilerlerken kendine destek veren, sabit tutan en büyük ibadettir. Din değildir. Dini ayakta tutan direktir.
Direk burda da din nerde? Bu direk hangi dini tutuyor, gören var mı?
9:54, 8:35 ve 21:73 ayetlerine göre, muhammed peygamberden önce de bilinen ve yapılan bir ibadet şeklidir. saçma sapan hikaye ve uydurmaların anlatıldığı miraç hadisesinde farz olmamıştır.
gizli olanı makbuldür diyenlerin bir delili var mı? Sadakayı bile açıktan vermekte bir sakınca olmayan dinde namaz ayıp bir şeymiş gibi gizlemenin anlamı yoktur. Sıkıntı namazı çıkar amaçlı kılmaktır ki bununla ilgili maun suresine bakılabilir.