bir şeyin neden helal neden haram olduğunu sorgulaması ama bilen birine gidip sormak istememesi ve kendine helal ve haramı belirlemeye çalışması. müftüler bu ülkede boşuna para almıyorlar. gidin sorun ve öğrenin.
Müslümanların en büyük problemi tabii ki kendi içlerinde bölünmeleri, birbirlerine düşman kesilmeleridir. yıllar önce Diyarbakır ulu caminde şafii, Hanefi kıblesi diye iki kıble görünce 'şok' geçirmiştim. fıkhi mezhepler böldüğü gibi, özellikle tasavvuf kültürü bölünmeleri daha da artmış ve Osmanlı döneminde önü alınamaz bir hale gelmişti. rakım efendi adlı romanda şöyle bir ifade vardı: herkes mutlaka bir şeyhe bağlıdır... şimdi -batı'lıları, müslümanları böl yönet mantığıyla yönetiyorlar- şeklinde suçlamaları geçelim ve içimizdeki bölünmelere göz atalım.. kimler bizi ne kadar bölmüş.. Müslümanlar 'ümmet' olarak kalmış mı?... (aşağıda vereceğim bilgiler dinler tarihi ansiklopedisinden alınmıştır)
Sünni tarikatlerin en büyük ve yaygın olanları:
yesevilik, Bayramilik, Melamilik (bir bölümü alevi), Halvetilik, Şazeliye, Sühreverdilik, Kübrevilik, Dusukıyye, Celvetilik, Sadiye, Mevlevilik (bir kolu alevidir, bu kola Şemsiyye'de (Şems'ten dolayı) denir.:
Mevlevilik günümüzde popülerliğini yitirmemiş tarikatlerden biridir. günümüzde özellikle Cemalnur Sargut, Ömer inançer...vb. kişiler aracılığıyla diriltilmeye ve yaygınlaştırılmaya çalışılmaktadır.
Nakşibendilik: Osmanlı devleti döneminde iki tarikat sürekli rekabet halinde olmuştur. Mevlevilik ve Nakşibendilik. Osmanlı'nın son yüzyılına ağırlıklı olarak hakim olanlar Mevleviliktir. o nedenle son dönem aydınlarının ve devlet adamlarının çoğunun Mevlevi olduğuna şahit olursunuz. ittihat ve terakki partisi görüşlerini Mevlevi tekkelerinde yayma imkanı bulmuşlardır. ünlü Mevlevi dedesi Veled izbudak, Atatürk döneminde TDK başkanı olmuş, sarık ve cübbeyi çıkarıp takım elbise giymiştir.
Nakşibendilik günümüzde birkaç kola ayrılmıştır. bunlardan en önemlisi nurcu kesimdir. Said nursi'nin ailesi Nakşibendi tarikatına mensuptur. Said nursi'de medresede bu kültürle yetişmiş biridir. said nursi nakşibendilğin temel öğretisi olan 'Der tariki Nakşibendi lazimame çare terk, terk-i dünya, terk-i ukba, terki hasti terki terk (anlamı: Nakşibendi tarikatı der ki: sana bu dünyada lazım olan terk düşüncesidir. dünyayı terk edeceksin, ahireti terk edeceksin, güzellikleri terk edeceksin, hatta terk etmeyi de terk edeceksin) düsturunu değiştirerek şöyle demiştir: 'der tariki aczimendi, lazimame çare çiz, acz-i mutlak, fakr-ı mutlak, şükr-ü mutlak ey aziz. (anlamı: acizlik yolu sana der ki, kesin aciz bir varlık olduğunu bileceksin, fakir/muhtaç bir varlık olduğunu bileceksin ve elindekiyle şükredeceksin) said nursi bu sözü değiştirmesinin nedeni olarak Batı düşüncesinden gelen ve insanın egosunu yücelten düşünce akımlarını göstermiştir.
Said nursi öldükten sonra nurcular kendi aralarında birkaç kola ayrılmıştır. bunlar:
okuyucular, yazıcılar, yeni asyacılar, f.gülen cemaati...
bunlar içinde en ünlüsü gülen cemaatidir. f. Gülen'in ailesi de Nakşibendi tarikatına mensuptur. gülen, medreselerde tarikat kültürüne göre eğitim almıştır. bu nedenle nurculuğun öğretilerini benimsemesi kolay olmuştur.
Hakyolcular. Mehmet Zait kotku ve damadı ankara ilahiyat hocası olan esad coşan önderliğinde kurulmuştur. nakşibenliğin öğretilerini benimser ve eserlerinde yaymaya çalışırlar.
Kadirilik tarikati: abdülkadir-i Geylani'nin kurduğu tarikattır. günümüzde temsilcileri Adıyaman menzil köyünde bağlılarına cenneti vadetmektedir. (Nakşibendilik de hakimdir, zaten temel görüşleri birdir)
edit: metin çok uzun olduğu için bölmek zorunda kaldım. diğer kısımları alt alta ekleyeceğim.
bu yazdıklarım bölünmelerin ufak bir kısmı... şimdi tarihe bakacak olursak gerçek bölünmenin ne demek olduğunu göreceğiz.
alevi tarikatlerden başlamak istiyorum çünkü sünni tarikatlere göre daha az bölünmüşler... yani daha iyi durumdalar diyebiliriz *
3 ana kola ayrılıyorlar:
Bektaşiler, Kızılbaşlar, şiiler
Bektaşilik (kurucusunun ölüm tarihi:1337) ayrıca kolu yok.
Kızılbaşlar:
hisamiye, bedaiye, Ulyaiye, kamiliye, Sebaiye, Mugarriye, Hatabiye, Mansurie, Benaniye, Müferevize, cenahiye, Rezamiye, Zerariye şeklinde kollara ayrılmıştır.
Simavilik (şeyh Bedrettin ölüm: 1422)
Hurufilik (kurucusu ölüm:1394)
ahilik (11.yy-kurucusu bilinmiyor. Osmanlının çekirdeğini oluşturan tarikattır. yeniçeriler ahilikten dolayı Bektaşi tarikatine mensuptur. Osmanlının ilk yıllarında ahiler ve Mevleviler birbirine düşmandı. fakat Mevleviler her zamanki taktikleriyle -güçlünün yanına yanaş- diyerek evlilik yoluyla osmanlıya sızmışlardı. fetret dönemi padişahlarından Çelebi Mehmet, Mevlana'nın torununun çocuğudur. çelebi sıfatı Mevlana'nın soyundan gelenlere verilir. )
Melamilik(3 kolu var: Kassariye, bu kolu sıddıkiye bağlı, bayramiye kolu ve Nuriye (Nakşibendiliğe bağlı) ayrıca iki kolu daha var: Idrisiyye ve Hamzaviyye
Kelime-i Tevhid (la ilahe illallah-Allahtan başka ilah yok) ifadesini değiştirerek şöyle söylerler:
La mabudu illallah (Allahtan başka tapınılacak kimse yok)
la mevcudu illallah (Allahtan başka varlık yok: bu ifade en tehlikelisidir. tasavvufta 'vahdet-i vücud olarak ifade edilen ve allah ile insanı bir ve aynı tutan, iyilik ve kötülüğün olmadığını söyleyen gnostik anlayışın özet ifadesidir)
La maksudu illallah (Allahtan başka amaç edinilecek bir varlık yok)
Kuran'ın ve din kavramının yanlış yorumlanması sonucu oluşan davranışlara alışıp , bu davranışların yanlış olduğunu fark edememelerinden dolayı yobaz , gerici ve akıl dışı hareket eden insanlara dönüşmeleri en büyük problemdir. Bu durum sadece müslümanların değil bir çok dinin ortak sorunudur.
empati yoksunluğu, narsizm, ayrıca öngörülemez saldırganlık. bence din insanı şizofreni yapıyor, gerçekle hayali ayırt edemeyen kafa gerçek dışı tepkiler veriyor.
nefsi kamile, yani mükemmel benlik. günah işlemeyen, doğrudan, tanrıdan bilgi alan nefis... bir nefisten diğerine geçme şartı rüyada gördüklerinize bağlıdır. 1. den 2. geçmek için tek şart peygamberi rüyada görmektir. ondan sonraki aşamaya geçmek için evcil hayvanlar görmeniz gerekir... bir sonraki aşama için yeşillikler, sular, gökte uçtuğunuzu göreceksiniz... mürit her sabah şeyhinin yanına gider ve rüyasını ona anlatır... şeyh de rüyayı yorumlar.. hemen hemen bütün tasavvuf şeyleri rüya tabiri kitabı yazmıştır ve rüya konusunda uzmandır...bu rüya hastalığı Osmanlı döneminde padişahları da sarmıştı. rüyaya göre iş yapıyorlardı.. çünkü hepsi bir tarikate mensuptu)
Şazeliye (kurucu ölüm: 1235) II.Abdülhamit'in mensup olduğu tarikattır. hala mensupları bulunmaktadır. fakat kendilerini gizlerler, entelektüel yönleri vardır)
Kübrevilik (kurucusu ölüm: 1294: Necmeddin Kübra kurmuştur. Mevlana'nın babası bu tarikate mensuptu. Necmettin kübra yüzünü peçe ile kapatıp müritlerine görünmezmiş. Bu şekilde dünyanın geçici olduğu mesajını verirmiş.
Dusukiye (kurucu ölüm: 1294)
kolları:aşuriye, suyutuye, şernubiye, taziye...
Celvetilik (kurucu ölüm: 1630), haşimiye adında bir kolu var.
Sadiye (kurucu ölüm: 1301)
kolları: aciziye, selamiye, tağlebiye, vefaiye.
bu şekilde işte... gördüğünüz gibi pek bi kola ayrılmamış islam ümmeti... günümüzde popüler olanlar olduğu gibi, duyulmayan fakat takipçilerinin olduğu yüzlerce tarikat ve gruplar var...
ansiklopedinin sonunda şu güzel ifade ile bitiyordu yazı:
Tarikatler arasında (eş inançlardan doğanlarda bile) birlik ve yakınlaşma amacı, düşüncesi yoktur.
yani birbirlerine düşman gibi davranırlar...
kısaca Müslümanların en büyük problemi budur....~ sabırla okuduğunuz için teşekkürler
~