milliyetçilik; çok geniş tutulmuş bir başlık. tanımı özünde mensubu olduğun milleti sevmek. lakin her milletin milliyetçilik anlayışı daha doğrusu millet anlayışı farklıdır. bunun da sebebi, her millet aynı şartlarla bir araya gelmez, aynı tarihi derinliği yaşamaz, aynı manevi değerlerLE besleNmez. bu sebepten neyin ve kimin milliyetçiliği olduğu belirtilirse o zaman tanımlar da ona göre yapılır. kısacası milliyetçilik fransız ihtilalinden günümüze tartışılan ve tek cevabı olmayan sosyolojik bir konu.
Önce Atatürk ilkelerinin diziliş sırasına bakarak düşüncemizi açıklamaya çalışalım:
1 - Milliyetçilik, 2 - Halkçılık, 3 - Cumhuriyetçilik, 4 -Lâiklik, 5 - Devletçilik, 6 - inkılâpçılık. Milliyetçilik ya da Ulusçuluk kendilerini birleştiren dil, tarih veya kültür bağlarından bir üstyapı oluşturabilmiş sosyal birikimlerin adı olan millet veya ulus olarak tanımlanan bir topluluğun yaşama ve ilerleme ülküsünün toplumların ve insanlığın gelişmesini sağladığına inanan görüştür.
Milliyetçilik, ulus idealine bağlılığın, evrensel ilkelere bağlılık gibi ya da bireyin hak ve özgürlükleri gibi evrensel zenginliğin artmasına katkıda bulunan sosyal soyut yapılardandır.
milliyetçilik ile ilgili insanların unuttuğu nokta, ki bu milliyetçiliğin en önemli parçasıdır bence, milliyetçilik bir düşünce yapısı değildir. milliyetçilik bir duygudur, gerektiği zaman kanını akıtmaktır yaşadığın topraklar için, memleketinin taşını toprağını aşıkmış gibi sevmektir. ırkçılık ile uzaktan yakından ilgisi yoktur.
evet aklını kullanabilen insana en yakışmayan lanetli düşünce yapısı.insanları birbirine ötekileştirmek için hala emperyalizm tarafından kullanılan düşüncedir aynı zamanda.ve ezilen ulus milliyetçiliği hariç diğer her türlü milliyetçilik faşist düşünce yapısına kayar.çünkü kendini diğerinden ayırır.bu da ırkçılıktır.
milliyetçilik mümkün değildir. yani iyi veya kötüden ziyade mümkün değildir. şöyle izah edeyim:
örneğin diğer ideolojiler, liberalizm, sosyalizm, conservatizm, faşizm (milliyetçilikle alakası yoktur, siyaset biliminde bilinenden çok farklı bir konsepte oturur), anarşizm ve feminizmi savunan tüm dünya vatandaşları, bu ideolojiyi yaymayı amaçlayan bir örgütlenme içinde toplanabilirler. ama milliyetçiler toplanamaz. örneğin bir türk milliyetçisi ile bir uganda milliyetçisi bir örgütlenme içinde buluşamaz, aksine birbirlerinin örgütlenmelerini imhaya çalışırlar.
sonuç olarak dünya tamamen milliyetçiliğe yönelse bile bu çatışmaları ortadan kaldırmaz (diğer ideolojilerinin hiç değilse teorik olarak bu şansı vardır) ve hiç bitmeyen bir sidik yarışını, kan ve gözyaşını beraberinde getirir.
ne hikmetse sadece türk halkları üzerinde sökmemiş ideoloji. millet isyan ederek bağımsızlını kazanırken biz bi türk birliği kuramadık. aslında kavmiyetçilik gütmekten başka bişey değildir.
Ülkemizde milliyetçilik akımı yanlış fakat oldukça yaygın bir düşüncedir. Çağımızda fayda sağlayacağı söylenemez. Çünkü milliyetçilik kendi değerlerini başka milletlerden üstün görmektir. Buda bizleri ötekileştirir. Milliyetçiliğin ilerleyen safhalarında faşizm kirli yüzünü göstermektedir. Tüm dünya halkları için gerekli olan enternasyonalizmdir. Sınırlar ve ırk ayrımları hiçbir zaman insanlığa birşey kazandırmamış, kazandırmayacaktır.
kompleks olmamak,yaşadığı toplumu küçümsememek.başka milletlere,kültürlere hayran olmamak.türküm derken utanmamak.kısacası ruh ve bedenin buluştuğu zirvedir...
en evrenseli "toplum" olmaktır. gerçek milliyetçilik budur. gerçek milliyetçi, toplumun sadece türk'lerden oluşmayacağını bilir. çoğu tartışmanın nedeni de zaten cahilliktir.
kendini bir topluluğuna fanatikçe bağlayıp, o topluluğu diğerlerinden bir farkı olmamasına rağmen ayrı görenler, tüm dünyaya ait olmanın zevkini ne bilirler.
boş insanın kendini bir yere ait hissetme ihtiyacının sonucu ortaya çıkan düşüncedir. ırkçılığı anlayabilirim, bağımsız bir örnek olarak ümmetçiliği anlayabilirim ama milliyetçilik boştur. iki devleti ayıran çitin iki ucundaki insanın farklı olduğuna dayanır zira o.
milliyetçilik: sokaklarda bağırmak, istiklal marşı'nı bağırarak söylemek, karşıdakinin kimliğini reddededip ya bendensin ya da yok olursun demek değildir, milliyetçilik okulda sıraları karalamamayla, tebeşirleri boş yere harcamamayla, kağıtları uçak yapmamayla başlar, suyu, elektriği düzgün kullanmayla devam eder yani milli servete namusunmuş gibi değer vermekle gelişir, vergi vermeyle dallanır, gündemi takip ederek meseleleri takip ederek de yeşillenir, ülkeye dış unsurun müdahelesi olduğunda iki saniye düşünmeden bir şeyler yapmayalım demekle de çınar olur. budur milliyetçilik.
dünyada vatandan öte kutsal bir şey yoktur.
emperyalizmin şu an için baş düşmanıdır. milli pazarları, milli kültürleri yok etmelidir ki, metalarını satabilesin...
gericilerin şu an için baş düşmanıdır. fransız ihtilali ile başlayan özgür insan düşüncesi engellenmelidir ki feodal ağalar ve şeyhler, insanlar üzerinde tahakküm kurabilesin.