Yıllardır mhp istanbul il kongrelerde çok ilginç bir şey oluyor. Istanbulun 120'den fazla üst kurul delegesi var ve bunlar büyük kurultayda genel başkanı secmek için oy kullanıyor.
Bahçelinin adayi genelde istanbul il kongresini kazanıyor. Ancak 130 delegeden 60 civarı muhaliflerin eline geçiyor.
Tam bu noktada bahcelinin adamlarından birisi kongre hakkında şikayette bulunuyor. Şikayet gerekçeleri o kadar komik ki, biri promter kullandı öbürü kağıttan okudu, biri önce diğeri sonra konuştu gibi ipe sapa gelmez şeyler.
Ancak nasıl oluyor ise, şikayet metninde yer almamasina rağmen ve parti tüzüğünde çarşaf liste yazmasına rağmen, ysk'dan blok liste kararı çıkıyor. Böylece tüm delegeler bahcelinin eline geciyor.
Ne var ki tek komik nokta burası değil. Yazarlar ve hukukçular şu soruyu soruyorlar "şikayet eden de savunma yapan da bahcelinin adamı. Nasıl oluyor da hem davalı hem davacı aynı taraf oluyor?"