bugün

değişik bi konuya sahip güzel bi film
bu filmle ilgili belirtmek istediğim bir nokta da ismiyle ilgilidir
meet joe black
açıkçası brad pitt görünümünde olduğu sürece yeryüzündeki hiçbir bayanın joe black'le tanışmayı reddedebileceğini sanmıyorum*

not: bu entryi okuyup "ıyyy brad pitt çok tipsiz bi kereee" diyen kızlar..sözüm size..o adam şöyle bi yerde karşınıza çıksa bi salınsa bu metanetinizi koruyabilir msiniz bakalım..kandırmayalım birbirimizi..di mi yani
çok değişik ve farklı tatlar veren kaliteli bir yapım..
nedense iki karakteri oynayan brad pitt 'in azrail olanına hayran olunası filmdir. nasıl bir anlayıştır o? aynı şahıs, aynı karakter. ama nedense azrail tutulmuştur, sevilmiştir. tabi aşık olan ve sevmenin bedelini ağır ödeyen o.acıların çocuğu.* *
gerçekten brad pitt'in her zaman ki gibi kalitesini konuşturduğu filmlerden. ama kadın oyuncu pek iyi değildi. gözlerini kısıp konuşuyor fakat başka bir olayı yok denilesi oyuncuydu. tabi ki anthony hopkins ! her zaman ki gibi harika. *
içinde çok gerçekçi bir araba çarpma sahnesi barındıran film..hiç beklemediğiniz anda tırsıyorsunuz.
an itibari ile kanal 1 de yayınlanan ve sonlarına gelinen harika ötesi filmdir.
allah bir insana her meziyeti aynı anda nasıl verebilir cümlesini kurduran brad pitt'in baş rolünü oynadığı film. 'lan yakışıklısın bari bu kadar yetenekli oyuncu olmasaydın'
izlediğim en güzel filmlerden biridir. Konusu son derece orjinaldir. Yapısı biraz Melekler Şehrine benzer ama konunun alakası yoktur. Tabii ki aşk dışında. Filmin sonunda senariste lanet yağdırmadan edemezsiniz. Tavsiye edilir!!!
yönetmenliğini martin brest' in üstlendiği, maddiyat yönünden sıkıntı çekmeyen bir adamın maneviyat problemlerini yansıtan başarılı yapım. sinema dünyasında istediği noktaya bir türlü gelememiş claire forlani' nin ön plana çıktığı ender filmlerden biri.
ölüm bile aşık olurmuş lan dedirten biricik brad pitt kardeşimizin harikalar yarattığı izlenesi film.
brad pitt'in sadece yakışıklı ve yakışıklı olduğu için buralara gelmiş, boş bir oyuncu olmadığını gösteren film.

bize bunu gösteren diğer filmlerinden birkaçı için:

(bkz: fight club)
(bkz: se7en)
(bkz: snatch)
bradin fıstık ezmesi yemesine hasta olduğum film. o nasıl kaşığı yalamaktır.
anthony hopkinsten başkasının oynaması beklenmezdi, o da rolünün her zamanki gibi hakkını vermiştir.
Brad Pitt'in azrail kılığına cuk oturduğu,filmin sonunda bırak herifi al hatunu götür dedirten ve izlenmesi gereken film.
milyon kere izlense de bıkılmayacak ender filmlerdendir.
brad pitt, antony hopkins gibi bir ustanın karşısında ezilmez. gayet başarılıdır.
bir kere daha anlaşılır ki bu adam ölüm bile olsa yine sevilir.
tamı tamına 3 saat süren, izlerken aralıklarla uyuyup uyanmaya sebebiyet verebilen filmdir.
antony hopkins ve brad pitt'in çarpıcı oyunculuğu ve değişik kurgusu için bile izlenmeye değer.
oyunculuk ve hikaye bakımından tatmin edici, fakat final bakımından tırt bir filmdir.
insana salak bir gülümseme bırakan çok hoş bir film...

ben hoşlandığımı söylemedim...
çok hoşlandığımı söyledim...
biraz uzun, arada uyuklatan, ama konusu ve oyuncularıyla ilgi çeken etkileyici bir film.
ölüm ve verginin iki kaçınılmaz olması gibi bir fikirden yola çıkıp aşkı ve ölümü anlatan, brad pitt'in oyunculuğunu konuşturduğu oldukça uzun film. diyalogları oldukça başarılıdır.
çok uzun bir film. filmin ortalarında kopuyorsunuz filmden ama sonunu merak etmek bağlıyor sizi tekrar filme.
"ölüm bile aşkı yaşarmış, vay arkadaş!" diyerek hayatınızdan 3 saatinizi feda etmenizde hiçbir sakınca olmayan muhteşem film!

(bkz: brad pitt)
(bkz: antony hopkins)
--spoiler--
beklenmedik anda gelen araba çarpma sahnesi, filmdeki harika dialoglar, joe black'in gerçek kimliğini açıklayacak diye beklediğiniz fakat sizi hayal kırıklığına uğratıp bir ajan olduğunu söylemesi, filmden akılda kalan hoş ve hatırlanası sahnelerdi...
--spoiler--
geçen gece ankaradan izmire gelirken, pamukkale turizm sayesinde tekrar izleme şerefine nail olduğum film. gece gece uyumak istememiştim. 3 saatlik film iyi geldi doğrusu. gerçi bunun yanında 2 tane daha film (bucket list ve face off) izledim 8 saatlik yolculukta.
yıllar önce izlemiş ve bayağı etkilenmiştim bu filmden. yine izledim yine aynı etkiyi yarattı. mükemmel oyunculuklar olsun, güzel ve orjinal bir senaryo olsun çok etkileyici bir film. claire forlani'nin güzelliği (özelikle gözleri) de filme ayrı bir tat katıyor. iki tane de kusuru var. uzun süresi ve brad pitt'in kıskançlıık yaratacak derece olan yakışıklılığı. erkekler de bunalıma yol açabilir.

neyse efendim herkese tavsiye ederim ve son söz olarak "ölüm de insandır! o da sever" diyeyim.
biraz geç de olsa izlemeyi başardığım 1998 yapımı,martin brest imzalı film.
anthony hopkins ve brad pitt'in oyunculuklarına hayran bırakan,brad pitt sen neymişsin be dedirten,claire forlani'nin sempatikliği ve güzelliği karşısında dumura uğratan bir filmdir ayrıca.
çok yavaş ilerlemesine ve yer yer bitse de gitsek dedirtmesine rağmen,son sahneye kadar kendini izlettirmeyi başarması da takdire şayan.
ayrıca filmle ilgili beni şoke eden ve cahilliğimi de yüzüme gözüme vuran durum ise soundtrack'inin israel kamakawiwo ole'nin somewhere over the rainbow'u olması.bayıldığım bi parçayı bayıldığım bi filmde görmek beni oldukça mutlu etti. *
kısacası güzel senaryo+güzel oyunculuklar+güzel soundtrack=güzel film!
(bkz: anthony hopkins)
(bkz: claire forlani)
(bkz: brad pitt)

hopkins'in oynadığı karakterin belâgati; claire'ın duru güzelliği; brad pitt'in yakışıklılığı, iyi oyunculuğuyla oynadığı iki karakterin ilginç özelliklerinin albenisiyle izlenmeye değer bir film. yeterince söz sanatı, duygu ve profesyonellik yüklü. birazcık uzun ama bitirilmeyi hak ediyor.
oyuncuları ve müzikleri çok iyi olan, hoş film. supernatural izleye izleye garip geldi biraz ama bu kötü olduğu anlamına gelmez.

+bırakıp gitmek zor değil mi?
-evet öyle, bill.
+hayat işte.
çok iyi bir filmdir, ve film meraklısının mutlaka izlemesi gerekir. william parish rolundeki anthony hopkins ´in , ölüm meleği joe black - ki bu isim uydurulmuş bir isimdir- rolündeki genç brad pitt´in oyunculukları çok dikkat çekicidir.

ayrıeten bu film ölümü sırtında hissetiğinde , onu hissetmediği zamanlarda vereceği kararlardan bambaşka çıkarımlar, bambaşka kararlar verdiğini, ölümü düşünerek yaşamanın ölümü düşünmeden yaşamaktan çok başka bir şey olduğu mesajını da taşımaktadır. evet, filme "spoiler" olabilecek başka informasyon vermeden, "joe black" in ölüm meleği azrailin bizzat kendisi olduğunu söyleyelim.