Henüz iki bölümünü izledim ve karakterlerin tamamını haklı buluyorum. Anne kaybının ardından Safiye’nin anne figürünü yansıtışı, anne figüründen sonra yansımanın etkisinde kalan kardeşler, onların kendi içlerinde varlıklarını bulmaya çalışmaları... düşünüldüğünde hepsi haklı. Evet hastalar ama haklılar.
Diziyle ilgili sevmediğim iki şey var. ilki Safiye ve Gülben kendine göre temiz. Yani dikkat ederek her şeyi temizlemiyorlar. Tek rutine her şeyi oturtmuş durumdalar. Bu beni rahatsız etti çünkü covid sonrası gelişen hafif okb sorunum var ve bir peçetenin her yüzeyini ayrı ayrı kullanmalarına, dışarıdan geldikten sonra üzerlerine giydikleri röpteşambırları yıkamadan asmalarına ya da birbirlerine değecek şekilde asılmalarına takıldım. (Evet hafif okb böyle oluyor.)
ikinci olarak izlediğimiz şey maalesef bir kurgu değil, gerçek bir yaşam öyküsü. Yani gördüklerimiz aslında bir psikiyatriste terapi sırasında anlatılan ve o odada kalması gereken özel hayat anlatımları. Gerçek olsa dahi ‘kişi ve kurumlar gerçek hayattan uyarlanan kurgulardır’ denmesi gerekir. Çünkü hasta kişi daha ilk terapide ‘burada anlattıklarınız güvenlik ve sağlık kurumları haricinde üçüncü şahıslarla paylaşılmayacaktır.’ ibaresinin yer aldığı bir metin imzalarlar. Bir psikiyatristin hasta bilgilerini paylaşması kesinlikle kabul edilemez.
edit: 4. bölüm başından bildiriyorum; Dünyada Han beye (bkz: bey diyorum) hayır diyecek kadın erkek cinsiyet fark etmeksizin insan yoktur.
Yazarın bir başka kitabında han ile incinin aşkı geçmekte imiş. Han’ın inci’yi annesinin çöpe attığı oyuncağın yerine koyacağı ve onu kaybetmemek için eve hapsedeceğinden bahsediliyormuş. Zamanla inci bu durumdan delirip intihar edecekmiş.
Han yavrumun ayrılık anksiyetesi istifçiliğe evrilmiş anladığım kadarıyla. Keşke çöplerin içindeyken yakışıklılığından ve salon beyefendiliğinden ödün verip içinden bir mr hyde çıksa..
Oyunculuklar iyi hoş da, aşktan kusacağım artık. Senaryo biraz daha akıcı olup han-inci aşkından sıyrılsa oyunculukların hakkı verilmiş olur.
110.
5. bolumde sundurulmeye baslanan dizi. ne oldu 2 saatte? balayina gittiler, babalarının alzheimer oldugu ortaya cikti ve han beklenen tepkileri vermeye basladi. eger boyle 3er konu islenecekse sctik demektir.
Baydı şimdiden; hele müzikler kafa ütülüyor, nedir öyle cenaze müzikleri gibi. Saçma sapan bir senaryosu var; ailenin hepsi- pardon o apartmanda yaşayanların hepsi ruh hastası. insanı resmen bunalıma çekiyor. Zor kaylanılıyor zor, ben izlemiyorum; salonda mecburen oturuyorum.
Inci ve han aşkı, arkadaşlarının bunları yaklaştırmak istemesi diziden resmen itiyor.
Geçen bolumu izlemedim bile biraz mesafe girsin özleyeyim diye hihih.
Hadi bakalım, safiye ve gülbenin oyunculukları beni yine vurursa izleyeme devam ederim.
Birkan sokullu'nun kariyerinin ve yakışıklılığının doruk noktasında olduğu dizi.
Kırmızı oda'nın aksine olaylar ve kişilikler arabeskleştirilmeden incelikle, çok gerçekçi canlandırılmış. Çünkü kimse tanıdığı okb li birine sempati veya merhamet duymaz, gıcık olur. Gerçek hayatta bu böyledir ve dizide safiye bu anlamda çok başarılı. safiye ve gülben'i adeta gırtlaklamak istiyor insan. Oyunculuklar çok başarılı.
Kimisinin 2 saat.40 dakika diye izlemem dedigi dizileri kimileri bir ömür boyu yaşıyor. 2 saat.40 dakika nedir ki efenim. Gercek hayat hinayesinden birebir uyarlanmis dizi.
bölümlerinin ortalama olarak 2 saat 40 dakika olduğunu öğrendiğim için konusu ne olursa olsun izlememeyi düşündüğüm dizi. o kadar saat sürmeyen binlerce sinema filmi var.
Anaa ciddden evlendiler ya inci han sürüncemesinden 15 bölüm ekmek yemediklerine göre daha famtastik olaylar olacak galiba ilerde. üç gündür tanıdığın biriyle o delilah aileye rağmen nası evleniyosun pasaklı inci. gerçi o da normal değil dededen illallah etmis evlenem de kociskomla özgür olam diye düsünüyo alttan alta. Olayın cözümlemesi neriman'dan gelcek diye düsünüyorum ama o da yavaştan yakıyo kafayı. Of Neyse beni asırı bunalıma sokuyo bu dizi izliyoz bakalım.
inciyi sevmiyorum.incinin arkadasini sevmiyorum.bir insanin hayatinda yan rol olmayi da olani da sevmem.yavsaklik gibi geliyor.
arkadasim evlenip ciftlesecek diye 80 takla atmam.off ne kadar avam ve bayagi bir hareket.
incinin 4 gun tanidigi bir adamdan evlenme teklifi alip bunu matah bir seymis gibi arkadasina anlatmasi onun da agzinin sularinin akmasi. kadinlar bu kadar aptal degil.yapmayin.
neymis efendim inci annesinin gelin olurken giydigi kilodu giymeliymis.duvagi takmaliymis.
bence bir bucuk metre bir kumas parcasina bu kadar anlam yuklemek yerine oturup dusunmeliler.
iki kadinin aklini toplasan elde var sifir.hadi seninki calismiyor sarkik dudakli alkolik eski sevgilin kafana vurmus ya arkadasin disardan neden mudahale etmiyor.
tabi duvak falan bunlardan daha onemli cunku bir kezban olmak bunu gerektirir.