Hidrobiyolog Levent Artüz, Marmara Denizi'nin yüzeyini kaplayarak endişeye neden olan müsilajına (deniz salyası) ilişkin olarak yaptığı açıklamada, "Bu münferit bir olay değil, bir zincir, bir sonuç. Bundan sonra da böyle anomaliler göreceğiz. Marmara Denizi 1989 yılında öldü. Gördüğümüz, bir cesedin çürümesidir" dedi.
beton severliğin, talancılığın, dinci kapitalizmin bizi getirdiği nokta. kendi ellerimizle bir denizi öldürüp tarihe geçeceğiz, neymiş kanal yapacaklarmış deniz olmadan kanal ne işe yarar.
Asıl kıyamet kanal istanbul inşaatı başlamasıyla yaşanacak. Kanal istanbul inşaatı Marmara ve Ege'nin mezarı olacak, asrın projesi diye de bazı cahiller buna alkış tutuyor.
Zaten istanbul'da kontrolsüz iskan yapılanma imar göç ile dikilen gökdelenler AVM toplu konutlar ile önce istanbul'un mezar taşlarını diktik, şimdi de Kanal istanbul ile mezarını kazacağız.
Burada çevreyi koruyalım derken Marmara boğazlar Karadeniz Ege de balık türü kuş türü yeşil alanlar doğal yaşam alanlarını savunanlar, hayvanlar ağaçlar böcekler çiçekler balıkları değil insanı korumak adına buna dikkat çekiyor.
Asıl tehdit altında olan insandır, insan yaşamıdır.
Bu doğal yaşam olmadan insan da olamaz.
Çölleşme Anadolu'da büyük tehdit olmaktan çıktı ve geri dönülmez bir evrede ilerlemeye devam ediyor. Yeraltı suları da yok olmaya başladı.
GAP projesi doğuda plansız programsız denetimsiz bir sulama ilaçlama gübre kullanımı kullanımı ekilen ürün çeşidi süreç yüzünden doğayı katleden bir katil haline geldi.
Karadeniz'de HES projeleri de bölgeyi katleden hale geldi.
imar rant yüzünden Marmara'nın durumu ortada.
Ülke işgal edilse, işgal güçleri bu ülkeye ne kötülük yaparız dese bizim yaptığımız kadar kötülük yapamazdı.
nüfusumuz her yıl bir milyon artıyor . yetmiyor suriyeli , afganlı getiriliyor .
devletin bütün nüfusu marmara bölgesine yığma politikası da malum ....
bunlar iyi günlerimiz . bize müstehak .
Burası Çanakkale
Çanakkale Boğazı'ndan sonra Sarıçay da müsilaj ile kaplandı.Çanakkale Boğazı'nda
3 aydır etkili olan deniz salyası olarak bilinen müsilaj, lodosun etkisiyle kent
merkezinden geçen Sarıçay'ı da kapladı.
evet 3 çocuk yetmez 5 tane yapın . herkes marmara bölgesine gelsin . suri de
gelsin , katarlı gelsin , afganlı da kalmasın ....... faturalar da gelmeye başladı .
hırsız deden , şaki baban
en şarlatan laz milleti
konutları pek çok zaman vermiştiler sahibine zan
laz milleti , kürt illeti
aşk ile sev cehaleti
kahret beton düşmanını
çeksin o melun laneti
Bedrettin Dalan zamanında temizlenmeye başlayan Haliç'teki sanayi atıkları ve çamurlar, biyolojik arıtma tesislerinde yok edileceği yerde sinsice Marmara Denizi'ne boşaltıldı. Haliç'i günümüzdeki temiz haline getiren asıl kişi Recep Tayyip Erdoğan olsa da o da tıpkı Bedrettin Dalan gibi temizlenme aşamasındaki çıkarılan sanayi atıklarını sinsice Marmara Denizi'ne boşalttı. Nurettin Sözen de tüm bilim adamları gibi Haliç'in ve aynı zamanda Marmara Denizi'nin temiz olmasından yanaydı fakat siyasi rakipleri, pislik yaparak Sözen'i yıprattılar.
Üstüne üstlük, Dilovası'ndaki sanayi atıklarını AKP Hükümeti yıllardan beri görmezden geliyor.