erkekleri köpeği gibi gören yanlış anlaşılmasın köpekleri çok seven tenisçi.
Rus tenisçi Maria Sharapova (20), hâlâ gerçek aşkı bulamadığını söyledi. Vanity Fair dergisine röportaj veren Maria, “Belki kalbim 5 yıla kadar dolar. Aşık olmak için aşık olma peşinde koşmamak lazım. Şimdilik hayatımın aşkı köpeğim Dolce... Bir gün bir erkeği köpeğimi sevdiğim gibi seversem, o erkeğin gerçek bir sorunu olacak. Çünkü ben köpeğimin delisiyim” dedi.
abimin, "çünkü ben köpeğimin delisiyim" cümlesiyle bitirdiği röportajını okuduktan sonra "e şimdi buna 'köpeğin olayımm yafrumm.' demezler mi yahuu." şeklinde tepki verdiği insan.
sanki biraz psikopat baba mağduru bir kız imajı sezdim ben bu kızda. hani bir baba kızının veya oğlunun bir dalda başarılı olması için sürekli üzerinde baskı oluşturur çocuğunun çevreyle irtibatı kopar ona benziyor davranışı duruşu bilemiyorum belki de bana öyle gelmiştir.
2 yaşında göç ettikleri Amerika'da babasıyla sokakta kalan ve bir süre kullanılmayan bir otomobilde yaşama tutunan bir amerikan rüyası örneği. Ayrıca da taş gibi hatun,1.87 boyunda ki bunun 1.20si bacak
hemen hemen her rus sporcu gibi tatar asıllıdır. vücudu süperdir, uzaktan bakıldığında taş gibidir; ama yakından bakıldığında gözleri kayıktır, moskova sokaklarında her gün kendisinden güzel 50-60 hatuna rastlanabilir. evet 50-60 dedim. evet, sharapova'yı yakından da gördüm, hahaha.
ayıptır söylemesi ben de kendisini yakından gördüm. kendisini yakından görmüş diğer bir yazar olarak ama biraz da farklı ne birazı bayağı bi farklı eahh ne uğraşcam lan yanisi bir türk gözüyle yorumlayacağım sizin için. ehehehe taş gibi hatun bereket versin, daha da arttırsın hatta. nasıl derler sülün gibi. ayrıca kazandığı maçların ardından etrafa saçtığı öpücükler son derece sempatik. insanın korta inip o dudaklarından aldığı kokulu öpücükleri bizlere doğru savuran ellerini yakalayıp mıncıklayası geliyor o derece. türk olduğumu çok belli ettim di mi? neyse. idare edin. *
yüz hatları itibariyle gerçekten steven gerrard'a çok benzemektedir, servis kullanırken gözümün önüne frikik kullanan gerrard geliyor. tek sakat ben değilmişim. *
her zaman kanımızın son damlasına kadar desteklediğimiz başarılı rus rakettir fakat fransa açık macerası, dominika cibulkova karşısında başı tutmasıyla son bulmuştur. 6-0 ve 6-2'lik setlerle kaybederek elenmiştir. olsun, kalbimde her zaman dropşatlarına yer var beybi.
Çığlıkları sinirimi fazlasıyla bozan ve bu yüzden tv'den maçını seyrederken ses kıstığım ve her maçta yenilip bu ıstrabın bitmesini istediğim rus tenisçi (idi). Ama 9 aylık sakatlıktan yeni çıkıp da böylesi yenilince de üzüldüm nedense. ilk sette oyun alamadı yahu.
uzun süreli sakatlığının ardından us open 2009'da rakiplerine tecavüz edecek gibi gözüken rus raket. gerçekten sadece rus olduğu, rusya'yı temsil ettiği için sevebildiğim, ablam, bacım* bildiğim güzel insan.
an itibariyle birinci turda pinokyo gibi bir hatunla oynamakta, pinorkova mıydı? reklam çıktı unuttum anasını satayım. ilk seti 6-3 almıştır, ikinci sette de 5-0 öndedir. maçı bitirmek üzeredir. ayrıca bantı bütün saçlarını yok ettiğinden, bir an kel zannedilebilir. korkuyorum lan o ne öyle.
ayrıca bu tenisçinin ikinci serviste oyuna dahil olmak gibi bir derdi yoktur. aynı hızla, hayvan gibi asılır.
edit: ikinci tura yükselmiştir 6-0'lık ikinci setin ardından. bulgar pironkova'yı mağlup etmiştir.