izmir'de kaldığımdan trafik bağımında bir rahat nefes alabilmek için gideceğim il. Sessiz sakin bir yere benziyor. Aramızda 15 dakika var ama ben hiç gitmiyorum. Zaten şehrin yarısından çoğu izmirli.
güzel hiçbir tarafı olmayan , at arabalarıyla gezen çingenelerin dolu olduğu tımarhane. spil dağının manyetik etkisi manisalıları delirtmiştir ve burası yaşanamayacak bir tımarhaneye evrilmiştir. ben demiyorum mesir macunu söyletti. kaçın kurtulun şehri. şehir merkezi türkiye'den silinse kimsenin haberi olmaz.
Bir gaflete dusup ne var su manisada gidip bi goreyim diye geldigim hic biyer olmadigini fark ettigimde cok gec olmus olan ilimiz. Tek ozelligi izmire yakin olmasidir. Gordugum kadariyla asosyal bir sehir takilacak mekanda yok.
Halk Otobüslerinin hala neden ufacık olduğunu anlayamadığım sözde büyükşehir. Ulan bir de kırmızı elektrikli otobüsün okadar reklamını yaptılar, bir tanecik var sadece. Cidden garip bir yersin manisa.
Belki nüfus ve yüzölçümü açısından “il” olarak kabul edilebilir ama asla bir “şehir” olamayacak, “şehir kültürü” olmayan kasabadır. Çünkü merkezinde köy sayısı çok fazladır, merkezinde oturan kesim genellikle kürtler ve Manisa’nın köylerinden gelen, eğitim seviyesi oldukça düşük insanlardır. Genellikle bunların erkeklerinin en büyük hobileri kıraathanelerde oturup çay içmektir. Sanayiinin ve izmir’in ucuz iş gücü Manisa’dan karşılanmaktadır. Bu arada belki de Türkiye’nin metrekare başına en fazla kıraathane düşen şehri Manisa’dır.
izmire giderken görmüştüm. Hatta geçerken "madem izmire 40 km ne diye il yapmışlar ki burayı" diye homurdanmıştım. Elbette vardır bir bildikleri ama tuhaf.
bu şehrin tek güzel yanı izmir'e yakın olması sanırım. Onun dışında vasat bir her. buranın yerlisi bile kendi şehrinden tiksiniyor hahahah.
(bkz: çingeneler şehri)