3 sezonunun 7. bölümü 7 şubatta gösterilmesi, heyecanla beklenen, acayip şekilde akıcı ilerleyen, dizideki insanların birbirleriyle bağlantılarını öğrendikçe daha çok sevilen, sürekli merak uyandıran dizi.
4,8,15,16,23 ve 42 her bölümde gizli saklı bir yerde var olan sayı dizisi...mükemmel kurgunun içinde bu sayıları bulmak ayrı bir marifet ve zevktir.Karakterler ilginç olay örgüleriyle birbirlerine bağlıdır ve siz de ilk bölümden sonra bu olay örgüsünde bir kahraman oluversiniz,bağımlılık yapan dizi...
ilk sezon adadaki ilk 42 günü, 2. sezon devam eden 23 günü anlattığına göre 3. sezonun da devam eden 16 günü anlatacağı tahmin edilen dizi.
(bkz: 4 8 15 16 23 42)
bir kere bulaştınız mı hayatınızın merkezine oturuveren dizi. elinizdeki sezonlar bitmeden ne uyku uyuyabiliyorsunuz ne yemek yiyebiliyorsunuz. belli bir süre sonra hayat işe gitmekten* ve lost izlemekten ibaret oluyor. şansınız varsa hala, bulaşmayın derim.
kocasini elinden kacirmi$ kadinlar gibi tv programlarina cikip "artik geri don! en sevdigin yemegi yaptim! cocuklar evde peri$an!" benzeri sacmaliklari eyleme dokmemi saglayacak olan dizi. yetti artik, ba$la ulan allahsiz!
hiç bir şekilde kurtuluşunuzun olmadığı dizi... kader ana teması içinde işlenen muhteşem bir kurgu. genellikle ülkemizde korsan dvd ler ile takip edilmekte. orijinalleri tavsiye edilir. neredeyse aynı paraya geliyor. ülkemizde digitürk te gösterilmekte. fakat sezon 3 daha yeni gösteriliyor. o kadar para veriliyor niye sezonlar bu kadar eski tartışılır. korsanları bile daha önce verdi digitürkten.
1.sezon 4 bölümde oldugum ve ilk bölümden itibaren empatinin doruklarında gezinip gerilmeme, daralmama sebep olan uzun soluklu bir kaybolma hayatta kalma hikayesi.insan merak ediyor 3 sezon ne anlatmış bunlar diye.ama maşallah gayet zekice, itinayla hazırlanmış..olur ya bir yerlerde spoiler okurum diye de paranoyalar yaşamaktayım.
bir arkadaşımın, her şey'imin, psikopat gibi izlediği tek dizi. sabah akşam asprin içer gibi 2' şer bölüm halinde bünyeye katmaktadır. o rahatladıkça da sorun yoktur. anlamlidır bir bakima. benim izlemediğim, ama "sen beni tükettin senin de bölümlerin, sezonlarin tükensin artik" dediğim dizidir.
kader temasına sık sık vurgu yapılan, bağımlılık yaratan, 2 bölüm diye oturulup sabah ezanının okunmasıyla kendine geldikten sonra 8 bölümün bir solukta izlendiği farkedilen muhteşem dizi.*
daha fazla uzamamasini diledigim yavas yavas suyu cikmaya baslamis dizidir.dizinin izlenirligi ust seviyededir cunku ortam superdir,hatunlar guzeldir,oyunculuklar iyidir (bkz: e daha allahtan belani mi istiyon a q)
amma velakin sirf esrarengizlik olsun diye bi cok olayin boku cikartilmis,gereksiz mistik havalar verilmistir ki bana gore bunlarin bazilari hicbir sonuca baglanmadan oylece kalacaktir.senaristler isin icinde cikamadigi bi yerde "halisunasyon" du diyip kenara aticaktir.keske rahip,jesus,kilise,kara bulutlar,hayaletler falan diziye hic bulasmasaydi.ne guzel olaylari manyetizma,gelismis bi baska medeniyet gibi mantikli sayilabilecek yerlere baglamaya basladilar.zaten zannimca senaristler de bu isin suyunun ciktiginin farkina varmis olmali ki mr.eko yu hakkin rahmetine kavusturdular,bi de locke gitse diycem ama adamin bissuru fonksiyonu var adada.
bir baska dikkat cekici ozelligi ise dizide nedense romantizme,aska izin verilmemesi.tam biri digerine acilcak,pat diye bi yerden sesler,esrarengizlikler cikiyo.sayid shannon olayi patlak verdi,hemen arkasindan shannon oldu gitti.hurley ile libby asik oldu,bu sefer de libby i oldurduler.veeeeee son bolumde muthis olay gerceklesti ve kate merakla beklenen tercihini yapti,gitti sawyer abimize neyi var neyi yok verdi :)..isallah kate in basina bi is gelmez.gerci senaristler bence jack taraftarlarinin da gonlunu hos edecek ve kate ilerleyen bolumler de jack i de ihya edecektir:) (her ne kadar kate in bu sekilde orta mali edilmesi hos olmasa da bu is boyle islamektedir)
henüz yolun başında bir lost izleyicisi olarak; gelmiş geçmiş en iyi yapımlardan biri(sadece dizi kategorisinde değil genel anlamda) olduğunu yaya yaya rahat bir şekilde söyleyebileceğim yapım.. dizi olarak düşünülecek olursa daha iyisi yapılır mı diye çok merak etmekteyim.. karakter çözümlemelerini flashbacklerle işlemeleri bir devrim niteliğinde gibi.. müzik kullanımı, ilgiyi diri tutma, karakterleri nakış gibi işlemeleri, yerinde müdehalelerle olaylara yön verme.... tek kelimeyle müthiş.. hiç bitmesin.. boku çıksa bile razıyım.. ki boku çıkan şeylere dayanamam genelde..
ikinci sezonun final bölümünde desmond'ın sevgilisi penny widmore için araştırma yapan iki adamın bilgisayar ekranında beliren "electromagnetic anomaly detected" yazısının hemen üzerinde 7418880 sayısı belirmektedir.
dizi ile ilgisi ise bu sayı 4 8 15 16 23 ve 42 nin çapımlarına eşittir.
sırf 1. sezonu erkenden bitirmek için ** gece 4:40 kadar oturmama neden olan akabınde sabah kahvaltısında babamdan;
+oglum
-efendım baba
+eger bir daha o bilgisayarda film izlediğini görürsem, o monitoru kafanda parçalarım
-ama baba ben...
+sonra da kasayı balkondan sallarım ve bundan sonra ömrumde izledigim en guzel film babamın bilgisayarı parçalaması adlı film diye evde soylene soylene dolasırsın bilmiş ol.
-peki baba.
şekilde babamdan tehdit yememe neden olan pis dizi. ama olsun pis mis herşekil isyanlarda olarak izlemeye devam ediyorum. bakalım bay sinirlinin * (bkz: laz damarı) ne zaman atacak.
artık kavuşmamıza 4-5 gün gibi lost için kısa sayılabilecek bir süre kaldı. 3 aylık sürede temizlenen pür i pak olan dimağlarımızı lost a hazırlamaya başlasak iyi olur.
yeni bölüm gelene kadar son 6 bölümü tekrar izlemekte fayda var. atmosferi hatırlamak için.