geceye güzel bir yazı bırakalım
“Bir bütün idim ben leyla ile. Sense Leyla'yım diyorsun.
Sen Leyla isen eğer, beni yakmaya hayalin yeter, takatim yok sana kavuşmaya.
Varlığı olmayan bir zerreye aynadan ne fayda? Canım gideli hayli zamandır, cismimdeki bir başka candır;
bir özge candır.
Sensin beni benden ayıran,uzaklaştıran.Ben yokum,senin tecellin var.Vuslatının ağır yükünü kaldıramam ki. Önceleri sen vardın,şimdi ben yok oldum. Manevi dünyamda dostum daima sensin. Dış görünüşe değer verme bahsi ortadan kalktı artık.Gönül çok önceleri sana koştu,canım seninle gitti. Şimdiki canım Leyla'ya değil, Mevla'ya yönelik. Bir'lik yolunda seninle olamam,yanarım.
Şimdi,gözümün nuru,gönlümün aydınlığı!..
Ben maskaralığa nam salmışım,bari sen bu yola girme. içinden çıkma namus perdesinin.
Mecnun olan benim;bana yaraşır delilik,kınanmışlık.
Şimdi git aşk töresini, aşıklık geleneğini, maşuk gidişatını bozma.
Git şimdi , Ey Vefalı! Açtırma kötü söz arayanların dudaklarını; sakız verme dedikodu arayanların ağızlarına. Beni aramaya çıktığını aleme bildirip deliliğine ferman yazdırma.
Kimse seni burda görmeden git. Ben ki varım; sen içimdesin, bunu bil!..”
Deli bir Mecnun varmış; kalbi tek Leyla'sına atarmış. Peri padişahının kızı dese "seninim!"; dönüp bakmaz, eğri yola sapmazmış. Zehriyle körleşen aşık gözüyle çöller aşıp, Leyla'yı ararmış. Pek kavi kalbi, sevdiğine atarmış. Günün birinde gelen yanına, aradığı vefasız yarmış. Ne dil dökse Leyla, Mecnun duymamış, lafı da katıp karmış: Sen olsaydın benim Leyla'm, halin olurdu benden perişan. Ne saçın ağarmış, ne benzin sararmış. Ben ise; senin aşk-ı esirin oldum. Olmasa ne gam yerim yurdum. Sonra da ilahi huzurda divana durdum. BEN içimdeki gerçek SEN'in oldum. BEN SEN'i şimdi değil, ararken buldum. Dilersen sen de ara içindeki SEN'i. Bulursan anlarsın ettiğin iyiliği.
yıllar sonra gelen ilk 4 bölüm sonunda kimseye söyleyemediğim ama içten içe tatminsizliğimi kendime haykırdığım yeni sezon bölümlerini izlerken 5. bölümde derin bir oh çektim. ilk 4 bölümde dostoyevski karakterinin sürekli imalı bir şekilde senaryosuna karışıldığını ve şunu yap bunu yapma tarzında konuşmalara maruz kaldığını belirtmesi sonrasında 4. bölümde buna isyan ederek bilgisayarını kırıp kendi bildiğini yapacağı dakikaları izledikten sonra içimde beliren umut yerine sevince bıraktı. hem senaryo hem de oyuncuların içtenliği oturmaya başlamış. umarım böyle devam eder...
“Sahile indim. Gündoğumunu izledim. Ne tuhaf, mutlu insanların böylesi bir güzelliği görememesi. Yalnız mutsuz olanlar bilirler gün doğmadan hemen önce denizin aldığı rengi.”
okulda birbirlerini görüp seviyorlar. sonra mecnun deliriyor leylanın babası ben deliye kız mız vermem diyor. leyla başkasıyla evlendiriliyor. sonra kocasına bana musallat oldular diyor kocası korkup ölüyor. yani leyla katil oluyor. sonra mecnuna gidiyor. mecnun git sen eski leyla değilsin diyor. leyla ölüyor. mecnun mezarı başında ağlayıp tanrım canımı al diyor ve bu da ölüyor. lan gerizekalı o zaman neden kıza git diyon. ben bunları boşverdim de, olan o leylanın kocasına oldu. yazık adama lan.
bi kaçını izledim.
sevindirici tek şey yavizin sevgilisi bahar olmuş.
diğer yeni karakterlerin çoğu kasvet saçıyor.
ayrıca dizinin genel havasında da kasvet var. komediden çok drama kaçmış, dizi.
oysaki bu dizi komedi dizisiydi ve hatta uçuk bir komedi dizisiydi.
şu anda çok gerçekci.
e diğer dizilerden ne farkı kaldı?
ayrıca emin değilim ama son bölümlerde burak aksak izi göremiyorum dizide. düz bi senaryo var.
ha devam etsin tabi hiç yoktan iyidir.
olmayınca özlüyoruz.
gelmiş geçmiş en iyi türk absürt romantik komedi dizisidir. ki türkiye'de çekilen tek absürt romantik komedi dizisidir. hem absürt, hem romantik, hem komedi.
ya yorum ve sözlük dünyasındaki entrylere bakıyorum duygusal sahnelere ölüp bayılmışlar.
e haliyle de ekipde ona göre bölümler çekmeye başladı. duygusallık dozu gittikçe artıyor.
bravo lan.
bi dizimiz vardı onu da yorumlarınızla tarrak dökümü ve asmalı köşk dizisine benzettiniz.
lan oğlum gidip o dizileri izlesenize.
biz gerçek leyla mecnun cular, mecnun un dünyayı kurtarmasını ismail abinin paraları sokağa saçmasını, gözlüklü çocuğun lazım olduğu zaman gidip külçe altın getirmesini, orhan abi yi ve daha bi sürü şeyi istiyoruz.