t cetveli skeci harikadır. bir de bir siyasi saydıran bir vatandaşın aynı siyasi tarafından yanına çekilmesiyle ne hale geldiğini gösteren bir skeci vardır lakin bir türlü bulamadım.
Her sabahın kör vaktinde evimizin yanındaki fırından çıktığını görürdüm. ilk başlarda emin olamamıştım o mu değil mi diye. Oymuş meğer. Geçti artık. Huzur içinde yatsın.
seyyid kemal kılıçdaroğlu'na istanbul belediye seçimleri kampanyasında kührettiği için küsüştüğümüz merhum sanatçı. allah sübhane teala bir seyyide küfretsen de mağfiretini esirgemeyecek ve ben de yazıhaneme şu fotoğrafını asacağım:
siyaset yapmasını eleştirenlere şunu söylemek lazım. 80 darbesinden sonra, siyaset insanlara tu kaka kötü bir şey gibi gösterildi. ama öyle değildir, nitelikli, dogmalara takılı kalmamış, bilinci açık herkesin yapması ve ülkesine sahip çıkması gereken bir platformdur.
ha burada kırca'yı siyaset yapmakla eleştirenler aslında o eğer bir saray soytarısı olsaydı, şimdi burada ona methiyeler düzerlerdi eminim. ne mutlu ki, o hayatı boyunca yapması gerekeni yaptı, sağı da solu da eleştirdi, yaşadığımız hayatın trajikomik halleriyle bizi hem güldürdü hem düşündürdü.
Büyük ustadır, ölümü derinden üzmüştü sevenlerini. Ölümünden sonra yandaş medyanın attığı manşet ne kadar usta bir oyuncu olduğunu göstermiştir, zira manşet şudur: "Ünlü alkolik sanatçı Levent Kırca kanserden öldü!..". Ancak atladıkları bir nokta vardır, Levent Kırca hiç alkol kullanmamıştır!
Allah gani gani rahmet eylesin, mekanı cennet olsun.
Zatı muhterem. islamiyeti yaşayıp yaşamadığını en iyi kendisi bilir. Fakat arkasından iyi konuşmayan insanların bu adamın ekmeğine yağ sürdüğünü bilmesi gerekir. Ahirette hesap gününde yaptıkları hayırlı ne iş varsa kötü konuştukları nispette bu insana verilecektir. Allah korusun belki de müflis duruma düşeceklerdir. Ölünün arkasından kötü konuşulmaması gerektiğini insanların bilmesi faydalarına olacaktır. Bu sadece levent Kırca için değil, ölen her insan için.
ölümü ile bir kez daha memlekette Allah'a şirk koşma meraklısı ne kadar adam olduğunu göstermiş sanatçıdır.
Hz. Ebu Hüreyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki: "1Beni israil'de birbirine zıd maksad güden iki kişi vardı: Biri günahkardı, diğeri de ibadette gayret gösteriyordu. Abid olan diğerine günah işlerken rastlardı da: "Vazgeç!" derdi. Bir gün, yine onu günah üzerinde yakaladı. Yine, "vazgeç" dedi. Öbürü:
"Beni Allah'la başbaşa bırak. Sen benim başıma müfettiş misin?" dedi. Öbürü: "Vallahi Allah seni mağfiret etmez. Veya: "Allah seni cennetine koymaz!" dedi. Bunun üzerine Allah ikisinin de ruhlarını kabzetti. Bunlar Rabülâleminin huzurunda bir araya geldiler. Allah Teâla Hazretleri ibadette gayret edene: "Sen benim elimdekine kadir misin?" dedi. Günahkara da dönerek: "Git, rahmetimle cennete gir!" buyurdu. Diğeri için de: "Bunu ateşe götürün!" emretti."
Ebu Hüreyre radıyallahu anh der ki: "(Adamcağız Allah'ın gadabına dokunan münasebetsiz) bir kelime konuştu, bu kelime dünyasını da, ahiretini de heba etti." Ebu Davud, Edeb 51, (4901).
bir kimsenin cehennemlik ya da cennetlik olduğuna dair tek takdir sahibi Allah'tır, bir insan ömrü boyunca günahkar yaşayıp, son nefesinde Allah'ın takdir ettiği bir sebeple, tüm günahları affolup, cennetlik olabilir, ya da tam tersi tüm ömrü boyunca, tüm kurallara uygun yaşayıp, son nefesinde bir nedenler imanını kaybetmiş şekilde göçebilir öte tarafa.
ama maşallah bakıyorum, levent kırca için burada, kafir diyenler, imansız ateist diyenler, hatta kesin cehennemlik diyenler...
yani tek kudreti ve takdiri Allah'a ait olan bir hakkında, ben de Allah'ın takdir ettiğini edebilirim, onun vereceği kararı ben de verebilirim demekten hiçbir farkı yoktur, yani bir şekilde kendinin Allah ile bir tutmak, yani kelime anlamıyla şirk!!
allah ayetlerinde tartışmasız en büyük günah olarak şirk'i bildirmiştir.
ve bunu yapan arkadaşlar, çok dindar olduklarını düşünerek, bunu da dindarlık adına yaptıklarını sanmaktadır ne yazık. Aman dikkat dindarlık yapacağız zannederken, Allah'ın bildirdiği en büyük günaha bulaşıyor olmayasınız.