1-2 basit diyaloğumuz dışında tanışıklığım olan birisi değil. Bunun dışında herkes gibi sözlükte entrylerine denk geliyordum. Ben sözlükte değilken vefat etmiş, cidden yakınen tanırmışçasına üzüntü çöktü içime.
Ölmüş mü, ölmemiş mi üzerinden dönen mide bulandırıcı tartışmaları görmeyi cidden anlamlandıramıyorum. insanın bunun üzerinden uyanıklığını ispatlamaya çalışması için ya beyinsiz ya da safi kötü olması lazım herhalde. Yani, mesela biri geldi, birinin ölümüne dair hissettiklerini yazdı, içini döktü, sonradan anlaşıldı ki aslı yokmuş… ne olur en fazla? Dünyanın en uyanık insanı olmaktansa milyarda bir ihtimal bile olsa bir insanın vefatı üzerine çiğlik yapmamayı tercih etmiş oluyorsun. Kandırılmış olmayı, Gencecik bir kızın ölümü üzerine çiğlik yapmaya yeğlemek gerekmez mi? Neyse işte, çeşit çeşit insan var diyelim.
Dediğim gibi, pek tanımazdım ama bazılarını rahatsız eden o zaman zaman büyüklenmeci tavırları dahi rahatsız etmiyordu beni. Hem az çok elinin kalem tuttuğunu gösterme çabasından, hem de çocuksuluğundan olsa gerek. Tartışması bile belirli ölçüler çerçevesindeydi. Bir ara bir başlıkta şakadan sataştığımı hatırlıyorum, hiç öyle küs bir tavır da sergilemedi.
Benim uzaktan gördüğüm kadarıyla yazmayı, bilmeyi ve bu meyanda takdir edilmeyi önemseyen çocuksu biriydi. Ara sıra ekabirliği olmuşsa da ona vermek lazım. Ne diyeyim, allah taksiratını affetsin, mekanını cennet etsin, geride kalanlara sabır versin.
fetullah gülen 80 küsur yaşında, uzun yıllardır hasta olan ve aylardır kameralardan/kamuoyundan uzak yaşayan bir teröristti; tabikide ölümünden daha 20 gün önce entari girip hesabını silmiş birisinden daha az şüphe duyacağız..
Larisa'yı yeterince tanımam etmem, gerçekten öldüyse allah rahmet eylesin ki hiç sanmıyorum. Hakkında bildiğim tek şey narsist, sorunlu, ilgi budalası bir kişilik olduğu. Türkiyede değil azerbaycanda yaşadığı iddiası da, öldüğü bilgisinin yanlışlığı hiçbir şekilde teyit edilemesin diye kurgulanmış bir tezgah olabilir. ulu ailesi olarak burada chorlette ve bilge adam salih gibi psikolojik bağlamda rahatsız insanlar tarafından yaratıcı bir şekilde tasarlanmış kurgulara şahit olduk. Bu kız da bilindiği üzere burada önüne gelenle çatışmış, üç lafından biri "akademik kariyerim" olan (21 yaşında bir üniversitelinin ne kadar akademik kariyeri olacaksa artık) sıkıntılı bir kişilik. Bu yüzden inanmayan insanları ne yadırgamaya ne de ayıplamaya hakkınız var.
Ne çok nefret etmişsiniz amına koyayım küçücük kızdan.
Fettullahın ölümü hakkında bu kadar şüphe duymadınız, fetullahın arkasından bu kadar konuşmadınız, 21 yaşındaki kız ananızımı sikti aradan kaç gün geçtiği halde vır vır ötüyorsunuz.
Ne yaptı? Küfürmü etti? Kavgamı etti sizinle?
Vah amına koyayım ya, ne çok canınız yanmış.
Yüz yüze bile görmediğiniz, çok büyük ihtimalle yüzünü görmediğiniz, sesini bile duymadığınız kızın öldüğünü söyledik, kaç gündür nick altında laf etmeye devam ediyorsunuz.
işimiz gücümüz yok 100 kişilik 2 tane dc sunucusu örgütlenip burada 50 tane dızoya oyun yapıyoruz öylemi?
he dedikleriniz doğru çıkar da ölmemiş çıkarsa (umarım ama hiç sanmıyorum) sizin ne düşündüğünüz değil bizim ne düşündüğümüz önemli olur, olayı en başından takip eden, geç saatlerde "hastaneye yatmam lazım abi, kendine iyi bak" mesajlarını alan siz değildiniz, benim.
neden bu kadar kurcalamaya devam ediyorsunuz ? inanın veya inanmayın ortada bir cenaze var ya. haberin doğruluğunu veya yanlışlığını kurcalamak size mi kaldı? herşeyden önce '' ya yalan ise ? '' ihtimalinden önce doğru olma ihtimalini daha çok göz önünde bulundurmalısınız - ki yalan olduğunu zerre düşünmüyorum abisi bir yazı paylaştı zaten -
diyelim ki yalan çıktı samira'yı ayıplarsınız ama gerçek olduğunu öğrenince ne yapacaksınız? bu yazdıklarınızın hesabını verebilecek misiniz ? insanlar çok güzel bir şekilde başsağlığı dileklerini dile getirmiş burada siz boş boş muhabbet yapıyorsunuz yok yalan söylüyor yok fake hesap bilmem ne . Samira'm böyle sahte bir ölüm haberi çıkaracak kadar işsiz bir kız değil ! (o şiirler yazar , tarih hakkında yazılar yazar... ) ama siz ölmüş birinin arkasından bu kadar boş muhabbet yapacak kadar işsizsiniz ! haber doğru veya yanlış sizi zerre alakadar etmez bırakın insanlar yasını tutsun. umarım dedikleriniz doğru çıkar o ölmemiştir , hepinizden çok yakın dostları olarak bizim buna ihtiyacımız var çünkü onu çok özlüyorum...
Bu başlığın Neden sürekli hortlatılmasına bir türlü anlam veremiyorum. Haber iletildi. inanan inandı, inanmayan inanmadı. Exyazar hesabı kapatmış gitmiş, akabinde ex olmuş. Tamam. Rahmetler dilendi, ışıklar dilendi. Hala neden sürekli önümüze çıkıp duruyor ki bu konu? Ölümün şakası olmaz, bu kadar da uzatılmaz.
Hesabını sildikten hemen sonra ölmesi çok ilginç.
Bir de tabi aşırı fazla sayıda artılanması, beğeni alması da tuhaftı. Elli kişilik sözlükte 25-30 beğeni alması.
Bilmiyorum ama ne olursa olsun ölümün şakası olmaz.
Ölümün şakası olmaz.
Çok ciddi hastalıklardan bahsediyordu. Bir yandan da paket paket sigara içtiğini yazıyordu. Sanırım Birkaç hafta önce tansiyonunun sürekli yüksek olduğunu yazmıştı.16-17.
Ateistti, toprağı bol olsun.
sırf discorda bağlanmak için vpn indirdim sırf seninle konuşabilmek için ama senin yerine abin cevap verdi ordada. öldüğüne inanmak istemiyorum bu bir oyunsa şaka de bitsin bu muhabbet. artık kızmaya başlıyorum çünkü.
Sözlüğümüz çok genç bir yazarını kaybetmiş. Başımız sağ olsun. Tüm sevenlerine ve yakınlarına sabır ve güç diliyorum. Çok üzüldüm. Keşke hastalığından haberdar olsaydık ve bizler de bir şeyler yapabilseydik.
"...Hayat dediğin genellikle bir kitaptır.
Kimi kalın kapaklı, ipekten üretilmiş kuşe kağıda yazılı ve bol sayfalı,
Kimi ince kapaklı ve saman kağıda basılmış.
Kimi çocuk hikayesi olarak kalır.
Kimi polisiye,
Kimi gerilim,
Kimi dram,
Kimi macera,
Kimi korku, vb. türünde yazılmış.
Gün gelir, araya koyuverirler kitap ayracını (mezar taşını) ve kitabı kapatırlar.
Her kitap kapatıldığında, illaki; henüz okunamamış ve yaşanamamış sayfalar kalır.
Her kitap kapatıldığında; -çoğunlukla- daha pek çok kitaba sığabilecek yoğunluktaki, duygu yığınları havada asılı kalır.
Her kitap kapandığında, daha yaşanamamış, dağ gibi hayal yığınları çöp olur.
Her hayat yarım gelir, yarım gider, yarım kalır ve yarım biter...."
3 ay sonra buraya geleli tam 9 sene olacak. o kadar çok ölüp dirilen, yalandan beyin ameliyatı geçiren, kanser olan vs vs vs gördük ki mevzu doğru mu değil mi emin olamıyor insan. bazı sapıklar var böyle şeylerden zevk alıyorlar. sahte ölüm haberi sahte ölümcül hastalık sahte ameliyat vs. o yüzden inanmayan insanları da yadırgamayın.
Bu kızla takışmamış bı ben mi varım? Gayet entelektüel sohbetler ederdik, hastaligini akademik başarılarını anlatırdı. Çok olgun ve akıllı bulurdum. Görünce aybalam gelmiş derdim. Aybalam denmesinden azerilerin hoslanmadigini bildiğim için yüzüne aybalam demedim hiç.
Hastalığını, hastaneye geliş gidislerini, ameliyat geçireceğini bildiğin için her ne kadar ölüm haberinden şok geçirsem de inanamazlık yaşamadım. Allah rahmet eylesin.
