Genellikle pahalı olduğu bilinir Kıbrıs'ın ama Türkiye fyatlarıyla satan birçok yer bulabilirsiniz. *
Üniversiteleri hakkında puan düşüklüğü sebebiyle kalıplaşmış ön yargılar vardır. "Puanı düşük olan üniversiteden ne beklenir ki" gibi. Okulun puanlarının düşük olmasının birinci sebebi, Okulların paraya ihtiyacı yok. Okul, maddi gelirini Yurtlardan ve kendisine bağlı bulundurduğu diğer okullardan * fazlasıyla sağlayabilmekte.
bir diğer konu ise, rağbetin fazla olmaması ve öğrencilerin ne tür bir sistemle karşılaşacağını bilmemesi.
ve bir de adada fazla sosyal aktivitenin bulunmaması. Adada Türkiye'deki gibi bir canlılık bulamayabilirsiniz. iş saatinden sonra herkes evine çekilir. * yeme içme yerleri hariç diğer mağazalar, dükkanlar, saat 18.00 den sonra hemen kapanır. pazar günü hiç açık yer göremezsiniz.
bütün bunlar adadaki eğitim sistemini etkilemektedir.*
ben UKÜ * de hiçbir negatifliğe rastlamadım ve gayat de memnunum. kampüsü biraz gelişmemiş ama gelişme aşamasında.
gitmeden önce hayalinizde yemyeşil turistik bir ada hayal edersiniz ama gittiğinizde resmen çölle karşılaşırsınız.
lefkoşa ortada kaldığı için * çölümsüdür. Girne ve Magosa gerçekten harikadır. insanı alır götürür.
ortadan ikiye bölünmüş, bir tarafında kıbrıslı türkleri bir tarafında rumları barındıran ada. orada yaşamayan insanların hakkında hiç bir şey bilmeden, orada yaşayan insanların psikolojilerini anlamadan, hakkında atıp tuttukları bir ülke. adanın kuzey tarafında hiç bir ülkenin tanımadığı, ambargolar yüzünden gelişemeyen kalkınamayan bir devletcik vardır.
5.5 yildir etmedigim kufur kalmadi bu adaya. Arkadas paran olsun, kumarinida oynarsin, altina arabanida cekersin, en tas kibrisliyida indirirsin. Ama ogrenci style cekilecek yer degil, benden soylemesi.
üniversite turizmi diye ilginç bir sektörde faliyet gösteren adacık.
gidin gezin ama iyi bilen birine danışın 4 senemi verdim ben güzel günlerdi geneli lakin ola ki okumaya gidecekseniz tavsiye etmem aklınızı çelecek sizi okuldan alıkoyacak çok ortam var.
icinde yasayan insanlarin hicbir dili dogru duzgun konusamadigi, son yillarda acilan 3-5 otelin disina ciktigin anda yapilacak aktivitelerin 0'a dustugu ada. Ayni zamanda sozde dillerini kullandiklari Turkler'den de nefret ederler okulda bir Türk varsa dışlanması kacinilmazdir.
yıllarca adadaki ingiliz sömürgesine gık çıkarmayıp, ingilizler çekildikten sonra adeta arazi kavgası yapar gibi birbirine giren ve ada halkını birbirine kışkırtan türk ve yunan devletlerinin riyakarlığını göstermiştir. arkadaş madem o kadar önem veriyordunuz ingilizler varken ses çıkarsaydınız. kıbrıs halkı ingilizlere direnirken türk ve yunan devletlerinden neden ses çıkmıyordu? iki devletin ortak çabalarıyla kıbrıs üstü açık otel-genelev ve kumarhane cennetine dönmüştür.
Giriş yapan insanların Yunanistana kabul edilmediği ada.
şöyle; pasaportunuzda kıbrıs mührü varsa ve yunan adaları seyahati hayali kuruyorsanız bu hayalden hemen uyanın. Yunanistan tanımadığı bu ülkeyi ziyaret edenleri ülkesine almıyor.
5.5 Sene okurken her gün küfür ettiğim ama sonrasında da ilk tatile gittiğim vede bütün tatil planlarımı yaptığım yer. Kimse kızmasın ama berbat olduğu için özlenen bir yer.
haksız yere sürekli türkiye tarafından eleştirilen bir toplumun yaşadığı ülkedir. dışarıdan bakıp rahatça kıbrıslılar türkiyelileri sevmez, kıbrıslı türkler ingiliz hayranı denilerek tek taraflı yorumlar yapılmaktadır. öncelikle ada da ingiliz özentileri dolaşıyor denilmesi kadar saçma bir durum daha olmadığı kabul edilmelidir, zira bu toplum yıllarca ingilizler tarafından yönetilmiştir. ada insanlarının türk yada yunan olduğunu ileri sürmek yanlıştır çünkü kıbrıs ulusu, kıbrıs kültürü ne türk ne de yunan ırkından oluşan bir topluluğun kültürünü ifade etmektedir. halkı zorla türkleştirmeye çalışmak yanlış ve büyük haksızlıktır. türkçe ve rumca konuşan 'kıbrıslılar' ayrımı yapılması gerekir. kıbrıslı rumlar adanın tek sahibiymiş gibi tüm dünyada ün salarken, kıbrıslı türklerin de buna ortak olmayı istemeleri gayet normaldir. dünyanın tanımadığı 'sözde' bir cumhuriyeti istemiyor olmaları gayet anlaşılırdır. türkiye bile missakı milli sınırlarını çizerken kktc'yi içine almayarak zaten kıbrısı türkiye'nin bir parçası olarak görmediğini göstermiştir. 74 harekatında türk ordusunun görevi, garantör ülke olarak, adada barışı sağlamakken zamanının koltuk sevdalası kıbrıslıları da arkasına alarak hiçbir zaman tanınamayacak, kendi ayakları üzerinde duramayacak bir cumhuriyet kurulmuştur. bunun doğru bir davranış olduğunu kimse savunmamalıdır. nasıl yunan ordusu savaştan sonra ülkesine döndüyse, orada bir yunan devleti kurmadıysa bizim de aynısını yapıp, rumların eline bu kadar koz vermememiz gerekirdir. bu saatten sonra da barış falan olacağı yoktur, türkiye de hayat boyu kktc'nin yükünü taşıyacaktır. bunun için de şikayet edilmemesi gerekir. kendimiz ettik kendimiz bulduk.
not: kktc'yi tc'nin dahi tanıyıp tanımadığı tartışmalıdır. zira bir cumhuriyeti tanımak için tbmm kararı gerekmektedir. böyle bir kararı gören olmuş mu bilmiyorum zira ben göremedim.
ingilizlere olan hayranlıklarını anlayamadım bir türlü... prizlerinden tutun trafiğine, dillerine kadar bunu sergiliyorlar. ve türkiye ye müteşekkir halk beklerken tam tersi bir tablo ile karşılaşmak hoş değil. askerimiz olmasa yolladığımız yüksek yardım olmasa ne kadar dayanabilirler çok merak ediyorum.
minibüs ile taşımacılık yapanların; araca bavul dahi sokmaya müsade etmeyerek göt kalkıklığında birinciliği kimseye kaptırmayacağı ada. ayrıca taksici cenneti, ortaköyden pendiğe verdiğiniz taksi ücretini orada daha havaalanından çıkmadan verirsiniz, esnaf ve şöförler geneli türkiye'den göçmüş kimseler ve ekmek parası fikrinden uzak keyiflerine göre çalışırlar. tabi bunlar kktc' için geçerli. evlerin villaların önlerinde son model araçlar, alayının cebinde ingiliz pasaportu gayet rahat yaşam sürenler kıbrısın yerli türkleridir.