tanrı yaratan din olguları bir inanç değildir.
dinsizlik de aynı şekilde...
ahlak da...
sorumluluk da...
yasa hukuk kanunlar tahammüller de, vicdan da akıl da bu vb tüm değerler bir inanç, söylem akit-sözleşme-kimlik ile ortaya çıkmış tanımlar değerler bir inanç değildir.
bunlara inanmanız varlığını yokluğunu kabul etmeniz önemli değildir.
aynı şekilde bunlar kutsal-tartışılmaz kabul olup her insanın sahip olup bunu dillendirmesi-ikrar etmesi de önemli değildir.
önemli olan inanmanız değil, davranışınız nasıl olduğudur.
tüm bu değerler-olgular bir davranışı temsil eder.
kısacası sana "adam ol, böyle isen adamsın" der.
allah dese ki "he! ben yolladım" ne olacak?
veya ben yollamadım dese ne olacak?
bırakın kur'an incil tevrat vb kitapları (aslında kitap değil; bunlar öğretidir. allah matbaa yayın evi sahibi yazar değil. peygamberle de editör değil) aptalca tartışmaları yapmayın.
kur'an kim tarafından yollanmış-yazılmış veya incil ya da tevrat tüm dini kitaplar...
doğru-yanlış olsun olmasın...
allah tanrı rab ra odin zeus vb ne isimle-dil de anarsanız anın yaratıcı var veya yok olsun da siz bunu ispat edin...
bunların hiç bir önemi yok.
aksine bu değerleri inanışı ön plana çıkarıp var-yok doğru-yanlış haklı-haksız tartışması yapmak bile cahilce bir davranış.
bu da yetmezmiş gibi "hadi ispat edin inanayım" demek, ya da "ispatladım işte, sen buna inan" demek veya insanları kendi inancına-inançsızlığına zorlamak bu cahilliği bir adım öteye götürüp aptallık seviyesine ermek demektir.
Eğer çok güçlü kanıtlar olsaydı herkes inanırdı ve bunun bir imtihan olmasının anlamı kalmazdı gibi saçma bir düşüncede olanlar için üzülüyorum. Zira çok tutarsız bir görüş olmakla birlikte, o kadar hukuk kuralı varken insanların kurallara hala uymuyor olmasını anbean yaşamakta ve deneyimlemekteyiz. Dinlerin insan yapımı bir şey olduğunun en büyük kanıtı yaratıcının varlığını sadece hissedebiliyor olmamız. Oysa dünyayı çevremizdekileri tüm duyu organlarımızla algılayabiliyoruz. Bir de inanç zaten özenldir neye nasıl inandığın senin algılama şekline göre değişir. Ancak inandığınız şeyler inanmayanların hayatına etki ediyorsa bu saçmalıklara göz yumacağımızı da sanmayın.
inançların birincil özelliği ispatlanamamalarıdır. kimse ispatlayamaz. inandığınız Allah veya elçilerinden daha etkin olduğunuzu mu düşünüyorsunuz? onlar bile herkesi inançlı yapamamış, siz mi yapacaksınız? yani mantıken söylüyorum, inancınıza göre ilahtan ve peygamberden daha becerikli değilsiniz bu konuda.
ispat edebilirim. insan kelamı dünyaya ait seküler bir dildir. insanlara ait kelimelerin gücü vardır elbette,ancak dünyevidir, bir tür ölü dildir.
Allah ın kelamında ise bütün harfler ve kelimeler canlıdır, canlıdan kasıt, farkındalığı yüksek olanların kavrayabileceği bir haldir. okuduğunuz ayetin sizi her seferinde farklı bir kavrayışa ulaştırdığı,hiç bir zaman stabil durumda kalmadığı gerçeğidir. ilahi dil canlıdır.
Bu soruda ne amaçlanıyor önce ona bakmak lazım. Bu soruyu soran arkadaş Kuran’ın allahtan geldiği ispatlanırsa ispat öncesi inanmıyorken ispat sonrası inanıp iman edecek mi, cevabı evetse söyleyin o arkadaşa, Musa’nın(Aleyhisselam) peşinden Kızıldeniz’e giren firavun da gerçeği görünce iman etti ama iş işten geçti. iman gayba imandır arkadaşlar iman gönül işidir ya inanırsınız ya da inanmazsınız.
Edemeyiz.
Niye edelim ki.
Diyelim ki ettik.
Ne değişecek.
iman mı edecek tüm insanlar.
Hayır.
Velev ki
Allah'tan gelmediği ispat edildi.
Ne değişir.
islam biter mi sanıyorsunuz.
Çok komiksiniz.
Sorun şu.
Başlık soru şeklinde açılamaz kuralı
Var.
Bakın formatı sikmenin günahı var mı
Ya da yaptırıma gerek var mı.
Bana göre yok.
Sana göre var.
Bak inanç imanda böyle.
Bana göre var.
Sana göre yok.
Liseli ateist seviyesini aşalım artık.
Eski tercüme ve tefsirler çoğunlukla Osmanlı türkçesinden latin alfabesine aktarılmadı. Eğer o eski kaynaklardan islamı öğrenirseniz güneşin çamura battığını atmosfer diye bir şey olmadığını baya baya kat kat çıkılmış bina gibi 7 kat gök olduğunu ve nasıl dünya topraktansa onların da çeşitli maddelerden yapıldığını yıldızların ise kandiller misali meleklerce yakılan şeyler olduğunu anlardınız.
Ama uyanık islamcılar eskiden öğretilen medrese usulü öğrenilerek bugüne kadar gelmiş bu bilgileri latin alfabesine çoğunlukla aktarmayarak islamın ne kadar geri bir din olduğunu insanların gözünden sakladı.
Koskoca islam coğrafyasının 200 sene önceki astronomi görüşünü tahmin edebilir misiniz? Bazı genel geçer bilgiler tüm dünyada tanınıyordu mesela dünyanın düz olması gibi.
Şimdi bunlar öğretilmiyor siz okulda öğrendiğiniz modern astronomiyi islamda da var zannediyorsunuz sadece.
"Ondördüne girdiği zaman Ay’a; siz, gerçekten tabakadan tabakaya bineceksiniz. Şu halde onlara ne oluyor ki iman etmiyorlar? (inşikak Suresi, 18-20) Nitekim Ay’a gidiş için binilen uzay araçları, atmosfer tabakalarını bir bir geçtikten sonra uzay boşluğuna ve oradan da Ay’ın çekim sahasına girerler. Böylece birbirinden ayrı bir çok tabaka ardı ardına geçilerek Ay’a gidilebilir."
﴾47﴿ Göğü kudretimizle biz kurduk ve şüphesiz biz genişletmekteyiz.
Şimdi arkadaşlar, peygamberimiz okuma yazma bilmeyen biriydi. Evrenin genişlediği bilgisine o zamanın imkanları ve teknolojisiyle ulaşmış olması imkansız.
Mutlaka insan olmayan bir güç tarafından verilmiş olmalı bu bilgi. Bilmem anlatabildim mi?
Kâfir seni kimse mecburen müslüman etmeyi istemiyor. Geberdiğinde görürsün kur'an hak mıymış, değil miymişi. Senin Allah'a ve islam'a inanıp inanmaman bizi alakadar etmez. Senin sorunun islam düşmanlığı. Sen islam düşmanlığını din edinmişsin. Senin dinin islam düşmanlığı olmuş. Diğer batı dinlerini çağdaş ve modern olarak görüp o dinlere asla laf etmeyip, o dine inananları asla aşağılamayıp sırf Araplara vahyolundu diye islam düşmanlığı yapman komik.
ispat etmek çok zor. hz muhammedin yazmadığı ne malum. belki yahudi ve hristiyan din arkadaşlarıyla istişare edip bu kitabı oluşturdu. hepsini geçtim bu kitap emeviler zamanında nasıl korundu. emeviler değiştirmedi mi.