Sakalın da yüz olan bir abimiz. Diyalektik Materyalizmi engels abi ile oluşturmaya çalışmıştır. Alt yapı üst yapıyı belirler der. Alt yapıdan kasıt ekonomi, üst yapı siyasettir. Ekonomi siyaseti belirler der. Herşeyin belirleyicisi ekonomidir der sonra sıçtığını farkeder tek belirleyici ekonomidir lafını biraz yutup tek belirleyici olmasa da belirleyicidir der. Sonra weber abimiz çıkar der ki nerde lan statü? Bir vali ile bir işadamı nasıl birdir der. iş. Adamı valinin önünde düğme ilikler konuşma yapması için çağırır vs der. Ama validen çok daha zengindir der üstün şimdi kim lan der bir nevi. Ama siyaset bilimciler marksın komünist ideolojisini (ki marks ideoloji demez ideoloji pistir kakadır) hala başarılamamış olarak görür. Suç başaramayanların, marksın değildir der. Hala başarılabilir der. Saygı duyarız. Proletaryanın birgün egemen güç olacağını savunur.
--spoiler--
ortaokulda ve lisede sakallarım herkesinkinden uzundu. bu yüzden arkadaşlarim benimle çok dalga geçerlerdi. o zamanlar keşke herkesin sakal uzunluğu eşit olsa diye saçma bir fikir gelmişti aklıma.
--spoiler--
Friedrich Engels' in otlakçısıdır. Engels' in zenginliğinden faydalanarak rahat bir yaşam sürmüştür ve onun sayesinde düşüncelerini dünyaya tanıtmıştır. Kendisi parayı alınabilecek en güzel şekilde ele almıştır ve en büyük baştapıtı daskapitaldir.
her malın değerinin o malı üretenin harcadığı emek kadar oluşacağı kabul görmüş olmasına rağmen, emeğin değeri sermayedar tarafından gasp edilmekte ve hakkı kadar kendisine verilmemektedir. üretim sonucun elde edilen kârdan emek sahibinin de hakkı bulunmaktadır. ancak emeğe, klasiklerin de öngördüğü üzere sadece geçimini sağlayabilecek bir miktar verilmekte ve geri kalanı sermayedarın kârını oluşturmaktadır. verilmeyen bu miktar ‘artık değer’ olarak isimlendirilmiştir(tarihi tıkanma ve proletarya teorileri) (elster, 2004).
malın değeri müşteriye göre belirlenir. emek veren insan gibi yaşayabilecek kadar, üretici de daha fazla üretip gerekirse ihracat yapabilecek kadar kazanmalıdır. ülkelerin birbirleriyle rekabetinin getirdiği zorunluluk budur. velhasıl ülkenin ihracat yapması uzun vadede ülkeye bolluk getirecek bir olaydır. çalışan çalışamayacak duruma gelirse yaşamını sürdürebilmesi için devletten yardım almalıdır. çünkü devletin kendisine maddi borcu olmasa bile vefa borcu vardır. verilmeyen bu miktar 'değere değer katmak' olarak isimlendirimiştir (uydurdum ama tuttu) (bizzat ben, 2015).
Marks’a göre yatırımların tek bir yerden o da proletarya tarafından kurulmuş bir otorite tarafından yapılması gerekmektedir. Kapitalizm bu denli gelir adaletsizliği oluşturarak daha fazla ayakta kalamaz. Üstelik ticari hacmi giderek daralmakta ve tıkanmaya doğru gitmektedir. Neticede proletarya sistemi ele geçirerek diktatoryasını kuracak ve Komünizm kaçınılmaz olarak hakim olacaktır (Tarihi tıkanma ve Proletarya Teorileri) (Elster, 2004).
atabaka'ya göre isteyen herkes devletten izin almak kaydı ile yatırım yapabilmeli ve bu yatırımların hem devlet, hem de millet tarafından kurulmuş bir otorite tarafından denetlenmesi gerekmektedir. Yaşama gereksinimleri sabittir, ticaret hacmi ise bu sebeple daralmaz. Ticaret hacmi, üretim sürdükçe, sürekliliği olan gereksinimler ve yeni gereksinimler ortaya çıktıkça genişlemeye ve geçerliliğini korumaya devam eder. Neticede karşılıklı çıkar ilişkisi imparatorluğu kurulacak ve al gülüm ver gülüm kaçınılmaz olacaktır (uydurdum ama tuttu) (bizzat ben, 2015).
komünist manifesto, das kapital kitaplarının yazarı diyalektik materyalizmin kurucusu alman filozoftur. hocası tanrının varlığına inanan ve diyalektiği bulan hegel'dir. hatta marx, hegel'in diyalektiği için "hegel'in bulduğunu ters çevirdim doğrusunu buldum" tarzı söylemde bulunmuştur. yaşadığımız dönemi kıyaslayacak olursak marx'ın döneminde insanların insanlara saygısı daha fazlaydı günümüzdeki tartışmalara bakıldığında hakaret, küfür v.s...
Fizik dersinde ve fen bilimlerinde vasatmış. Bunun dışında te o devirde almanyadaki okulunda ibranice dersleri almıştır. Bizimkiler de hala ana dilde eğitimi tartışsın bakalım.
bir takım insanlar için freud'un ekonomi alanındaki yansımasıdır.
Kim ne derse desin marx dünya tarihinin son 2000 yıllık kosmına en fazla yön veren insanlardan biridir.
engels ile birlikte yazdığı komünist manifesto marksizmin ve marksist argümanların özetidir. çok akıcı ne net bir metindir. okurken birçok yerinde doğru tespitlerle karşılaşılıp kendilerine hak verilir. emeğin metalaşmasına dair ilk ve en kapsamlı yazılar yazan düşünür.
en iyi din tanımlamalarından birini yapan adam. şöyle ki, "din, kalpsiz dünyanın kalbidir. o bütün insanları dünyanın acılarından ve elemlerinden uzaklaştırır, rahatlatır.'' das kapital
en iyi din tanımlamalarından birini yapan adam. şöyle ki, "din, kalpsiz dünyanın kalbidir. o bütün insanları dünyanın acılarından ve elemlerinden uzaklaştırır, rahatlatır.'' das kapital
Marx'a "abi ben onu okudum yeaa, paylaşak falan diyo bi de allahsız bu yeaaa" diyen ağzı yamuşuklar das kapital'i okuma kılavuzlarını okuyun gelin sonra deyin ki bu tutmaz.
emek ve sermayeyi pazarda karşı karşıya gelen iki eş meta olarak gören yani paylaşım alanında bir adaletsizlik olmadığını belirten ancak üretim alanında emek sahibinin hakkının sömürüldüğünü dolayısıyla reel anlamda adaletin olmadığını vurgulayan, ezilenden yana tavır alan alman düşünce adamı.