dünyatı en çok etkilemiş felsefi görüşün babasıdır.felsefi kişiliğinin yanında tarih,edebiyat,sosyoloji konularına ilgi göstermiştir.yaşamın temelinde maddenin olduğunu benimsemiş ve materyalizmin kurucusu olmuştur.dolayısıyla dünyada geçerli olan düzen üstüne kafa yormuş ve temel problemin para olduğunu savunmuştur.marx'a göre para sınıfsal ayrımların,kapitalizmin,emperyalizmin yani sömürü,savaş,ezilimin temel nedeniri.marx bu eşitsizliğin paranın ortadan kaldırılmasıyla çözülebileceğini savunmuştur.ayrıca bu görüşüyle dünya üzerinde yeni bir siyasal akım gerçekleştirerek çeşitli halk ayaklanmalarına,gençlik başkaldırılarına,haksızlıklara karşı direnen toplumlara dayanak oluşturmuştur.ne konuda olursa olsun dogmalara karşı çıkar.ırk,din,dil ayrımı yapmadan tüm bireyleri insan kabul eden tapılası kişidir.onun ve görüşünün çağının geçtiğini savunan kişilerin das capital adlı eseri okumaları şiddetle tavsiye olunur.
yetişkin hayatı boyunca adam gibi bir işi olmamış düşünür. düşünmek de zaten part time bir iş değildir tabii. bunu eleştirmiyorum.
sonuçta kendisini hep friedrich engels doyurmuş, giydirmiş ve barındırmıştır.
kapitalizm çakması bir ekonomik düzen oluşturmuştur. ancak oluşturduğu bu düzenin kendi diyalektik materyalist duruşuyla çatıştığını fark edememiştir. diyalektik materyalizm der ki "her şey gelişmek zorundadır. gelişmeyen şey yok olmaya mahkûmdur."
oysa komünist ideoloji komün hayatına dayanmaktadır ve komün hayatı mağara adamlarıyla birlikte yok olmuştur. üzerinden binlerce yıl ve tonla sistem geçmiştir. feodalizm, aristokrasi, kapitalizm, kölecilik... hepsi komünizmden sonra gelen ve ileriye doğru atılan adımlardır.
kapitalizm bu sistemler arasında en dayanıklısı çıkmıştır zira değişime yani evrime en açık düzendir. sömürenler binlerce yıllık tarihten derslerini çıkartmışlar ve sömürülenleri cahil, dindar, dünyadan bîhaber bırakmanın düzen içindeki kilit rolünü görmüşlerdir.
peki, kapitalizm sonsuza dek sürer mi? tabii ki hayır. ancak direnmeden de gitmeyecektir ki büyük olasılıkla her devrim gibi kanlı olacaktır.
kapitalizmden sonraki aşama? sosyalizm, kapitalizmin halefi değil bir biçmidir. evrimsel süreçte devletler yerlerini şirketlere bırakacaklar ve sonunda her şirket bir devlet olacak. bu şirketlerin kapışmalarından ise tek bir şirket zaferle ayrılacak ve insanlığı yönetmeye başlayacak. artık birey ve toplumun haklarını gözetecek bir devlet de olmadığı için şirket insanlığı dilediği gibi sömürecek. (bu zaten başladı bile)
ancak bu da son olmayacak ve şartlar olgunlaştığında bir devrim daha olacaktır ki o da zeitgeist the movie'de öngörülen sisteme açılmaya çalışacak. aslında bu sistemi bugün bile uygulamak mümkündür ama kimsenin kimseyi sömüremeyeceği/sömürmeye ihtiyaç duymayacağı dünyayı kim ne yapsın?
hasl-ı kelâm: karl marx tutarlı bir düşünürdü. iyi bir düşünürdü ancak o da yaşadığı toplum ve şartların etkisinden çıkamamıştır.
örümcek, işini dokumacıya benzer şekilde gördüğü gibi, arı da peteğini yapmada pek çok mimarı utandırır. ne var ki, en kötü mimarı en iyi arıdan ayıran şey, mimarın, yapısını gerçekte kurmadan önce, onu hayalinde kurabilmesidir.
cenazesine bile bir avuç kişinin katıldığı önemsiz, garabet bir yahudi iken, bir kel tarafından düşünceleri hortlatılınca bugünkü ününe kavuşmuştur.
hayatı boyunca yan gelip yatmış olmasına rağmen işçi haklarından, emekçi haklarından dem vurmuş, hak ettiği biçimde, sefil bir biçimde ölmüştür.
inançsız olmasa çok daha kişileri arkasında sürükleye bilecek büyük flozof. bugünki bütün iktisatçılardan çok daha güzel düşünceleri olan ploteryanın babası.
Marksizm, standard felsefi süreçten farklı olarak düşünüşün dışında eylemi de içerir (Marx, praksis ve felsefeyi birleştirerek, Marksizm'i "praksis felsefe" vasfına bürümüştür, buna göre Marksist felsefe düşünüş ve faaliyeti birlikte gerçekleştirir). Ölümünden sonra Lenin, Mao, Stalin ve Troçki gibi liderler Marksizmi çeşitli şekilde yorumlamışlar ve bu yorumların sonucu ortaya koydukları hareketler Leninizm, Maoizm gibi isimlerle adlandırılmıştır
özel yaşamında çok zevksiz biriydi, bir yahudi olmasına karşın yahudi düşmanıydı, bilim adamı olmasına rağmen rakiplerine marazi bir hal alan mizahi küfürler savururdu, sosyalistti ama işçileri hor görmekteydi, hayatı boyunca bir yoldaşı hiç olmadı.
edit : harf hatası.
toplumu burjuvazi ve proletarya olarak iki sınıfa ayırmıştır. üretim araçlarının mülkiyetini elinde bulunduran sınıfa burjuva, emeğini satıp hayatını kazanmaya çalışanlara da proletarya demektedir.
endüstrileşme ve globalleşme süreci içerisinde orta sınıfın tamamen ortadan kalkacağını ve dünyanın iki sınıf etrafında kutuplaşacağını söylemiştir. bu kutuplaşma süreci içerisinde hakim sınıfın ise üretim araçlarını elinde bulunduran burjuvaziden oluşacağını, ekonomik durum ile iktidar arasında doğrudan bir ilişki olduğunu savunmuştur.
siyaset bilimi ve sosyoloji bilimi açısından fikirleri değerli bir insandır.