ilk basımı 2002 yılında iletişim yayınlarından çıkan Orhan Pamuk'un tek siyasi kitabıdır.
az önce bitirdiğimden bilgilerim tazeyken düşüncelerimi yazayım.
kitap Kars şehrinde din siyaset ilişkisi üzerinden yürüyor. aslında Orhan Pamuk böyle bir roman yazmayı uzun yıllardır düşünüyormuş ama 80 darbesinde içeri alınırım korkusuyla bu ise hiç girişmeden deneysel romanlara yönelmiş. sabah gazetesindeki arkadaşının konuyu açmasıyla karar verip Kars'a gitmiş orada olayı yerinden gözlemleyip biraz da başka şehirlerde yaşanan olayları da harmanlayarak hepsini Kars'ta yaşanmış gibi göstermiş. Ana karakter Ka ( kerim alakuşoğlu ) Kars'taki intihar olaylarını araştırmak için şehre gelir ve olaylar gelişir.
din siyaset ekseninde yürüdüğü için ve Türkiye'nin siyasi mozaiğini özetleyecek karakteristik görüşlerin hepsini temsil eden kahraman kitapta mevcut. bir tarafta Jacoben laik gazeteci, bir tarafta içinde Allah sevgisi bulunan suya sabuna dokunmayan imam Hatipliler, bir tarafta bunların siyasete karışmış versiyonu ama toplum arasında sıkça kullanılan ' gerçek Müslümanlık bu değil' in temsilcisi lacivert, eski solcular, dayak atan polisler, yeni yeni palazlanan refahçılar, başörtüsü baskısı yaşayan kızlar vs vs. bu kahramanlar arasında hem ruhsal hem de aracı olarak gidip gelen Ka.
Orhan Pamuk'un Ermeni katliamı muhabbetinin ilk patlak verdiği kitap da budur. hatta Sonsöz'de :
önce, eskiden maocu iken aşırı milliyetçiliğe geçen küçük bir siyasi partinin ( muhtemelen vatan partisinden bahsediyor ) taraftarları, kitap yayınlanır yayınlanmaz Kars'ta Bir basın toplantısı düzenleyip, romanı kara bir torbaya koyup bana geri yolladılar. bu, kitaplarımın yakılmasına, davalar açılmasına yol açacak kampanyaların ilk habercisiydi. suçum, bir zamanlar Kars'ta Ermenilerin de yaşadığından, bu milli sırdan söz etmiş olmamdı.
karakterlerin derin olmaması eleştirilerine de şöyle yanıt vermek isterim. Kara kitap gibi bir kitabı yazan biri karakter derinliği oluşturamayacak biri değildir. Orhan Pamuk herkesin ilk bakışta anlamayacağı ufak tefek detayları seviyor. pek derine inmemesi belki de Türkiye'yi ikiye bölen siyasal islam mevzusunun yüzeysel bir alt metni olduğunu düşünmesi olabilir. olmayadabilir emin değilim.
gözlenen en büyük kar tanesinin çapı 38 santimetre ile 28 ocak 1887'de abd'de soğuğuyla tanınan montana’nın en batı ucunda yer alan, fort keogh'da kaydedilmiştir.
Orhan pamuk'un yer yer çok iyi diyaloglara sahip ama genelde sıkıcı romanı. Ka, kar ve Kars romanin ana kahramanlari. Olay örgüsü zayıf ama karakterler derin. Okurken bir çok yerde etkilenmeme rağmen bütünde cok bir şey ifade etmedi bana.
emre erdoğdu'nun ilk filmi.
okul sahnesindeki oyunculuk yüzünden filme biraz geç ısınmış olsam da sonrasında kendimi içinde buluverdim. ilk 10 dakika sonrasındaki öğrenci hallerinden kurtulduktan sonra bütün oyuncular döktürmeye başlıyor. özellikle hazerhan rolündeki halil babür mükemmel oynuyor.
genel işleyiş zaten harika ama kafaları buldukları sahneler ve danslar harika.
kurgu ve görüntülerin de doğru kotarılması filmi daha da güzel hale getiriyor. en güzel yanı ise son dönem filmlerinde sıkça rastlanan uzun, sessiz planlar yerine her şeyin dört dörtlük yerli yerinde kullanılmış olması.
her sinemaseverin mutlaka görmesi gereken, ödülsüz kalmamalı dedirten bir film olmuş. emeği geçen herkese teşekkürler.