her yaptığıyla kendisine duyulan hayranlık katsayısını arttıran,olmuş bir yönetmenin,her şeyiyle olmuş filmi.anlamlı,derinlikli kadrajları,oyunculukları,diyalogları ve en çokta insana yaşadığını hissettiren,ne için yaşadığınıysa sorgulatan hikayesiyle çok iyi film.
hayatımın filmlerinden olan masumiyet'in o unutulmaz kır sahnesinde haluk bilginer'in devleşerek anlattığı,ağlattığı hikayeden senaryolaştırılmış olması da ayrı bir vazgeçilmezlik unsuru benim için.
turk irki'ni yuzyillardan beri uyutmak icin kullanililan bir kavramdir. din tassubunun etkisiyle aclik, sefalet, yoksulluk hep kadere baglanmis, haksiz yonetimlerden hesap sormak kimsenin aklina gelmemistir. 14. yuzyilda yasamis olan turk sairi ibni yemin kader uzerine cok kafa yormus bilge bir insandir. o'na gore hayat amacsiz olaylarin arka arkasina gelmesinden ibarettir. ve insanlar tanri tarafindan daha onceden tesbit edilen sekildeki davranislari sebebiyle ahiret dunyasinda sorumlu tutulmamalidir.
Sevmiyorum seni artık sevmeyeceğim diye birisi vardı bu isimle ne oldu şimdi kimse bilmiyor tabii. Ağır parçalar yani arabesk dediğimiz türde şarkılar söylerdi. En baba şarkısı sevmiyorum isimli şarkısıdır.
zeki demirkubuz un kendi filmi için yaptığı şu yoruma sebebiyet veren öykü;
Kadın için aşk ucu açık bir yolculuktur. Başını dik tutar kadın aşkta ve ileriye bakar. Erkek içinse aşk, yolculuğun bittiği yerdir. Kaderdir aşk onun için! Başını eğip usul usul yerinde saymaya başlar. Gidilecek yer yoktur.. Kader filmi içimizi burkarak, acıtarak tam da bunu anlatıyor işte!
zeki demirkubuz filmi. gayet başarılı bir film ama kafama takılan filmin theme müziğiydi. sanki stalker filminin müziklerine çok benziyordu; hatta tıpatıp aynı gibi geldi. artık yönetmenin tarkovsky'e olan hayranlığının bir sonucu mu yoksa arak yapmanın dayanılmaz hafifliği mi, orasını bilemiyorum.
"bir adam tanıdım, kafasız bir kadına yaşamının yirmi yılını verdi, her şeyi feda etti ona, dostlarını, emeğini, dürüstlüğünü bile, ama bir akşam, kadını hiç sevmemiş olduğunu anladı. canı sıkılıyordu, hepsi bu, insanlarin çoğu gibi canı sıkılıyordu. böylece karmaşa ve dram dolu bir yaşam yaratmıştı kendine.bir olayın olması gerek, insan bağlantılarından çoğunun açıklaması işte bu. bir olayın olması gerek, hatta aşksız bir köleliğin, hatta savaşın ya da ölümün bile." camus...
izlerken kulakta hep haluk bilginer'in sesi vardır onun muhteşem tiradı. Olayların nasıl gelişeceği çok iyi bilinir ama yine de çok büyük heyecanla izlenir.
Filmle ilgili tek eleştirim Vildan atasever'e gelir ancak o da filmin sonlarına doğru az da olsa rol yapabilmektedir. Ufuk Bayraktar Bekir'in değişimlerini çok iyi yansıtmış pavyondaki bekir cigara içen bekir uğur'un peşinde it gibi dolaşan bekir babasıyla kahvaltı eden bekir. Zagor rolündeki ozan bilen ise kısacık göründüğü sahnelerde ise ben buradayım demiştir. Özellikle Cevat'ı bıçaklama sahnesindeki yüz ifadesi harikadır. ve son söz Zeki demirkubuz'a geç de olsa keşfettiğim o muhteşem yönetmene. Bir insan öyle basit hayatları nasıl bu kadar güzel anlatabilir? Öyle basit insanlardan nasıl böyle güzel filmler çıkartabilir? pavyon esrar adam öldürme ekseninde geçen hayatlara ah lan bende öyle berbat otellerde kalsam diyerek nasıl özenilir? Ve aslında hikaye bekir uğur ve zagor'un geçmişini anlatmaktadır ama film günümüzde geçer bunun her zaman olacağını gösterir bize. zeki demirkubuz harika bir adamsın sen.
zeki demirkubuz un 43. antalya film festivalinde en iyi film dalında altın portakal ödülünü alan filmi.
film ağır tempoda gider bu ağır tempoya katlanılmasını sağlayan tek şey filmde geniş zaman atlamaları olması ve sizi yeni düzene alıştırmak zorunda bırakmasıdır.
--spoiler--
sevdiği erkeğin hapse girmesiyle onu nakledildiği tüm cezaevlerinde şehir şehir takip eden ve hayatını orospuluk yaparak sürdüren uğur * ve uğura beslediği karşılıksız ve hastalıklı aşk yüzünden ailesini bırakarak hayatını onu takip etmeye ve onun yanında kimliksiz ve aşağılanmış bir şekilde de olsa kalmaya adayan bekir.
--spoiler--
aslında dokunaklı olan bu hikaye daha dramatik bir şekilde aksettirilebilirdi. karakterler oldukça silik ve filmden sıkılmamak için sizi hayalgücünüzü kullanmaya itiyor.
2006 yapımı zeki demirkubuzun son filmi. 1997 yapımı masumiyetin oncesini anlatır film. masumiyetteki ugur, bekir ve zagorun hikayesine döner. insanı sarsar,sasırtır,çarpar. yalındır anlatım acıktır arabesktir. aşkı anlatır böyle bir ask olamaz dedirtir ki bence hala olamaz ama masumiyette ugur yusufa anlatmaya calısır olabilecegini. once masumiyeti izlemek gerekir sonra kaderi izleyince sasar kalırsınız bazı cumleler aynıdır. zaten bekirin masumiyette anlattıgı hikaye canlanır gozunuzun onunde tıpatıp aynısı. cok güzel bir film çok güzel öyle klasik bir türk filmi degil ne kadar berbat bir hayatta yasasalar orda o öykünün içinde olmak istiyo insan. bir demirkubuz harikası..
ayrıca (bkz: masumiyet)
zeki demirkubuz' un sinema işte budur, varolanı anlatmaktır, sadelikten çıkan pırıltıdır diye bas bas bağıran başyapıtlarına göndermeler yapan, genç oyuncularına karşın etkileyici senaryosu, müziğin harika kullanımıyla insanı çarpan, kaldırıp bir daha çarpan filmi.
latincede destinantum ve fatum (destiny & fate) olmak üzere ikiye ayrılan, alınyazısı kavramı.
fakat bizdeki kader ikilemine orada rastlanılmaz. yani bizde kader kelimesini kimisi değiştirilebilir, kimisi de değiştirilemez olarak savunur. ancak latince bunu çözümlemiştir diyebiliriz. nedeni;
destinantum: üzerine etki edebileceğimiz kaderdir. (kime aşık olacağımız, işimiz vb.)
fatum : üzerine etki edemeyeceğimiz kaderdir. (ailemiz, doğumumuz, ırkımız, cinsiyetimiz vb.)
şanssız doğanların ağızlarından bir ömür düşüremeyecekleri kelimedir,değişmezdir,inatçıdır dürülmüştür defteriniz önceden isyanın bini etmez bir para,kılıf değiştirir,renk değiştirir,aldanırsınız o yine gülümser geçer size..kader derken bile bir acı oturur içimize en az "kadersiz"deki gibi....
uğur'un bekir'e neden bir kere bile vermediğini anlayamadığım film.sen git kaşarın birinin peşinden tüm tükiye yi dolaş,sefil ol,aileni hiçesay herkese veren o kız seni yanına yaklaştımasın ayıptır günahtır yaa...