dokuz sene içlerinde yaşadım. dile kolay... uçaksavar, mayın, obüs, g3, keleş, bixi ve daha adını bilmediğim onca silah sesiyle bölündü rüyalarım. oysa bana büyüklerim eğitim diyorlardı her şeyin başı eğitim... buraları sizler değiştireceksiniz, eğitim ile tekrar inşa edeceğiz insanların yüreğini... çok sonraları gördüm resmin tamamını. bir bir öldü iyi niyetlerim ve sözler asılı kaldı gökyüzünde. sınıfın kapısını açarken hep aklımdaydı görevim. önce barış, kardeşlik,örf anane ve kültür, sonra bilgi... inan bana hepsini denedim, elimden geldiği kadarıyla bütün benliğimle büyüklerimin sözlerini emir telakki edip uyguladım. çok çaba sarfettim, başarıya hiç ulaşamadım. ne önyargıları kırmaya, ne de o büyük resmi çizenlere gücüm yetmedi. terörün çirkin yüzünün çocuklara sıçramasına engel olamadım. geriye dönüp baktığımda aklımda kalan benden iki gözlü lojmandan 90 lira fatura isterken, kaçak kullanıldığını bile bile o evlere 10 lira fatura gönderen sistemdi. kaldı ki tövbe 90 liralık elektrik enerjisi tüketmemişimdir. inanın bana oralarda kaçak gezen en masum şey elektrik... insan silah ve uyuşturucu kaçırılan bir bölgeden bahsediyoruz. benim boşalttığım lojmana yerleşen arkadaşım artık 100 liralık faturalar görüyordur herhalde. onlarada büyüklerim aynı şeyleri söylüyordur mutlaka.eğitim eğitim... birde şu sistem verenden çok çalandan az almasa...
tanım: fatura tutarının kürtçe yazılmasını isteyen insanların eylemi.
söyleyecek çok söz var ama yazamıyor insan, 6 bölge çalışıyor 1 bölge yiyor, 6 bölge vergi ödüyor bir bölge bu vergileri sömürüyor, 6 bölge çalışıyor 1 bölge yan gelip yatıyor, 6 bölge ağlıyor bir bölge gülüyor.
bahane bulma yöntemlerini tebrik ettiğim insancıkların söylemidir. evet şimdi ödemediğiniz faturalar için sorumlu değilsiniz, bahaneniz var çünkü, kürtçe fatura gelmez olur muymuş hiç ödemeyin tabi. zavallılar sizi.
güldüren hadisedir. ödemezler ise en fazla 2 ay hizmet alırlar. 2 aydan sonra pat diye elektriğin, suyun kesilir aldıkları hizmet durur. hizmeti kaçak kullanıyolar ise zaten fatura gelmez.
(bkz: akıl akıl gel sikime takıl)
Doğrusu "Kürtçe fatura bile olsa ödeme yapmayacağız" olan söylem.
Kürtler vermez, alır.
Ek: Faşizan bir yaklaşım sergiledim. Normal şartlarda böyle konuşmam. Fakat özellikle ankara nın doğusunu düşünüp, söyledim bu sözleri. Tabiki vatanına bağlı, vergisini ve diğer edinimlerini layıkıyla yerine getiren diğerlerinin de yerine getirmesini isteyen pek çok kürt vatandaşımız mevcut. Onları kırdıysam özür dilerim.
bir bok degistirmeyecek olaydir. zaten 70 liralik faturamda, bu ve bunun gibi demecleri veren angutlar yuzunden kacak kullanim bedeli olarak 15 tl gorunuyor. devlet kurumlarinin da carki once ode sonra itiraz et mantigi ile donuyor. haliyle itirazlar sonucsuz kaliyor, zaman asimina ugruyor ya da en iyi ihtimalle red yaniti geliyor.
o degilde dunya ingilizce konusuyor, gel su faturalarin dilini ingilizce yapalim.
would you like that honey? oh, sure you did.
almadan vermek allaha, vermeden almak kürtlere mahsus. kürtlerden para alabilmenin tek yolu, devlet yaptığı yardımdan alacağını düşüp kalan kısmı bu vatandaşlara vermeli.
bazen isyan etmiyor değilim, bende kürt olsaydım vergi veren halkı sömürseydim, ama sonra diyorum bunun neresi doğru ? ahlak neresinde bunun ?
kısacası, nasıl olsa fatura kürtçe gelmez bizde ödeme yapmamaya devam ederiz demenin bir başka yolu.
eşkiyalıktan başka birşey değildir. burada devletin yapması gereken, kürtçe fatura gelmediği bahanesiyle faturasını ödemeyenlere verdiği elektrik, su, gaz vb. hizmetleri kesmek olmalıdır.
kürtçeni sikim zaten ödemiyorsun kaçak kullanıyorsun onuda faturasını türkçe almaktan gurur duyan vatandaşa kaçak elektrik bedeli altında kaptırıyorsun diye cevap verilecek önerme.
