jean paul sartre

entry440 galeri60
    138.
  1. varoluşçudur.
    kendi sözleri ile varoluşçuluğun basit bir açıklaması da;

    "insan ne ise o değildir, ne olmuşsa odur."

    varoluşçuluk için özet olarak,
    walter kaufmann ın
    Existentialism from Dostoevsky to Sartre *si okunabilir.
    2 ...
  2. 137.
  3. fransız komünist partisi üyesi , nobel'i reddetmiş olan yazar.

    michel foucault ile olan tartışmaları okumaya değerdir.
    1 ...
  4. 136.
  5. 'insanın özgürlüğü,kendisine yapılanlara karşı takındığı tavırda
    gizlidir'gibi sözleriyle bana kendisini okutturmuş,zaman zaman da
    kafamı karıştırmış bir düşünür.adı üstünde düşünür;düşünür,düşün
    dürür..
    2 ...
  6. 135.
  7. albert camus ve louis ferdinand celiné'nin uyuz olduğu düşünür. felsefeyle gerçekten ilgileniyorsanız okuyabilirsiniz. felsefeye yeni falan başlayacak adamlar için aşırı derece sıkıcı olabilir.
    gerçi ilgilenen insanlar içinde sıkıcı olabilir..
    kendisine göre 20. yy'ı özetleyen sanat eseri miles davis'in bitches brew albümüdür. müzikten çok iyi anladığını kesinlikle söyleyebilirim...
    1 ...
  8. 134.
  9. lisede felsefe derslerinde ateizm in temsilcisi olarak gösterilir.kitaplarına, düşüncelerine saygı duyduğum filozof.
    1 ...
  10. 133.
  11. 132.
  12. 131.
  13. 130.
  14. Kieegekard'dan sonra gelen akademisyen tanrı tanımaz varoluşçuların babası. 'savaşta zewnginler savaşır, fakirler ölür' diyen dahi feylesof.
    3 ...
  15. 129.
  16. hakkında yazılar okumaya başladığımda "tanrım nasıl bir insan yapmışsın böyle" dedim. saygıyla anıyorum kendisini.
    2 ...
  17. 128.
  18. nobel'i reddetmiş ama daha sonra para ödülünü alıp alamayacağını sormuştur. bunu sormak için de oldukça içli bir mektup yazarak, bir hayli demagoji yapmıştır.

    belki de parayı gerçekten londra'daki apartheid'e bağışlayacaktı. bilemiyoruz.
    1 ...
  19. 128.
  20. alman kızıl ordu fraksiyonu üyelerini cezaevinde ziyaret etmiş filozoftur.
    1 ...
  21. 128.
  22. bulanti isimli kitabi tekrar tekrar okunmalidir.
    2 ...
  23. 127.
  24. "Akıl Çağı", "Yaşanmayan Zaman" ve "Yıkılış" isimlerinde, "Özgürlük yolları" adı altında toplanan üçlemesi de son derece güzeldir. özellikle ilk cilt akıl çağı'nda, romanın kahramanı Mathieu'nun birey olma adına verdiği mücadele sonucu içinde bulunduğu durum ve insanlara dair yaşadığı yabancılaşma etkilemiştir beni. okunmaya değer üç cilt de.
    1 ...
  25. 126.
  26. 125.
  27. la nausee kitabında yaptığı varoluşçuluk yorumunu gecenin besinde oha nidalarıyla okuduğum, felsefeyi edebiyata dökme konusunda orgazm sigarası tadını yakalamış deha.
    2 ...
  28. 124.
  29. " sömürgecilerin gözünde yalnızca 500 milyon kişi vardır. geriye kalan 2 milyar 500 milyon ise yerlidir."

    tespitinin sahibidir.

    yani sömürgecinin deyimiyle insan; batılı.
    yerli; yani doğulu.

    mutlak bir vehim olan hümanizm kavramında hepimiz gark olmuşuz o halde.

    onlar insan, biz yerli olduğumuz sürece onlarla her tür hümanist ortaklık kendi varlığımıza ihanettir.

    eğer doğulu, kendini hümanist temellere dayalı batı insanının soyluluğuna ortak kılmak isterse, kendini, kendi varoluş soyluluğunu; fantazi, yalancı ve vehimden ibaret olan insana tapma sistemi içinde eritir.

    aslında sartre, bir uyanış çağrısı yapmıştır doğu toplumuna,
    lakin uyanmaya nereden başlamalı, çok yol alınmışsa bu uykuda?
    1 ...
  30. 123.
  31. yaşam kökten yalnızlıktır.

    insanlığın onurunu korumak adına bir çok mücadele eden ve eşitsiklere karşı gelen düşünür.
    2 ...
  32. 122.
  33. sartre, bir aydın ya da entelektüel olarak her zaman çok özel bir konumda durmuş, her zaman bu aydın konumu üzerinden tartışmalar yürütülmesine vesile olmuştur. hem savunduğu hem de uyguladığı aydın tavrı, sartre'ı entelektüeller arasında özel bir konumda tutar. öyle ki, sartre, hem tamamen özgürlükçü ve bağımsız bir konumda bulunup hem de sıkı bağlanımları gerektiren pek çok politik tavrı, tereddüte ya da çelişkilere düşmeksizin sergileyebilmiş ve zamanının bütün sorunları konusunda neredeyse aktif bir tavir sergileyebilmiştir.

    bu bakımdan sartre için, "çağının tanığı ve vicdanı" diye söz edilmesi yanlış olmaz. sartresartre yapan yalnızca felsefi çalışmalarının yetkinliği ve özgül varoluşçu kuramının ilgi çekiciliği değil, aynı zamanda sergiledigi aktif aydın tavrıdır da. sartre, bu noktada kuram ve eylem adamı niteliklerini birleştirmiş durumdadır.

    sartre'ın anladığı ve savunduğu anlamda aydın, ister eylem alanında ister yazı masasında olsun, esasta aydını aydın yapan nitelik, yaşadığı zamanın dünyasına sırt çevirmeyen, bu dönemin gerçekliklerinden ve çelişkilerinden kaçınmayan, aksine tutumunu ve eylemini bu gerçeklikler ve çıkmazlardan hareketle oluşturup belirleyen tavırdır.

    bu anlamda sartre'ın bir bütün yaşam doğrultusu bu bakışın doğrulanmasıdır. dolayısıyla da, sartre'ın sergilediği aydın tavrı ve kişiliği, varoluşçuluğun edebiyattaki yetkin temsilcisi olarak kabul edilen dostoyevski'nin sözünü onaylar niteliktedir; "her insan herkes karşısında her şeyden sorumludur". bu söz sartre'ın anladığı ve örneğini sergilediği anlamda aydının tavrının da iyi bir açıklanması gibidir.
    1 ...
  34. 121.
  35. 120.
  36. idott tarafından sergilenen tek perdelik duvar oyunu izlenilesidir.
    2 ...
  37. 119.
  38. nesnelere takmış adam. onların ne olduğunu ya da ne olamadığını tam olarak kavrayabilseydi de biraz rahat etseydi keşke dediğimiz.
    2 ...
  39. 118.
  40. bir gözü galiba kör olan filozof.
    1 ...
  41. 117.
  42. 116.
  43. burhandan sonra ortaya çıkmış, bunalımdaki ve boşluktaki savaşlardan bıkmış neslin dikkatini çekmeyi başarmış, "insan olmanın ilk koşulu, bir şiddet eylemine katılmayı dolaylı ya da dolaysız reddetmektir." diyen, olgunluk dönemi eserlerinden "kelimeler" de inançsızlığın yıpratıcı ve boş bir çaba olduğunu vurgulayan, pişman olmak için bile çok geç kaldığını anlatan, yazdığı günlüklerden yola çıkılarak müslüman öldüğü yönünde iddaları üzerine çeken varoluşçu yazar, düşünür.
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük