jean paul sartre

entry440 galeri60
    188.
  1. marksizmin aşılamayacağını söyleyen güzel insan. son yüzyılın en büyük filozofu.
    2 ...
  2. 187.
  3. akıl çağı romanındaki mathieu delarue adlı karakterin ağzından bize, varoşoluşcu kişiliğin sosyal hayat içerisinde nasıl davranması gerektiğini öğretmeye çalışmış yazar.
    2 ...
  4. 186.
  5. avrupa sosyalizmi diye yeni bir sosyalizm "modası" çıkarmış adamdır. marxismden çaktırmadan ayrılır bu avrupa sosyalizmi; kapitalizmle barışır, hatta onun içinde, kendi halinle olduğundan daha mutlu olur.

    toplumcu değil, bireyci sosyalizmdir bu. bireyci sosyalizm? dünyanın en tuhaf açılımlarına varır. bol bol seks, alkol limitsiz, çarpık ve sapık ilişkilerin her türlüsü, arada bir fransa ve avrupa medeniyeti övgüsü, yeri gelirse bazı "ezilen halklar"a yalandan sahip çıkma ve dişil globalizm karşıtlığı, çevre sorunları, ensest bayraktarlığı... ve bütün bunların toplam adı olarak varoluşçuluk... "öz"den önce ya, o bakımdan...

    önemli bir düşünürdür, lafım yok. ama kurduğu dünya, bugün avrupa'da iki büyük hastalığın doğrudan ve dolaylı müsebbibi olmuştur: homeseksüellik ve ırkçılık...
    1 ...
  6. 185.
  7. çağımızın en büyük müslüman entelektüellerinden (bkz: ali şeriati) ile dosttur. "bir dinim yok. ama birini seçmek isteseydim o şeriatininki (yani islam) olurdu" demiş olmasıyla islam çevrelerinde meşhur olmuştur.
    3 ...
  8. 184.
  9. hilal cebeci (1409)

    jean paul sartre (220)

    sözlükteki durumu bu. tam böyle bir karşılaştırma yapacaktım ki benim de tek kelam etmediğim aklıma geldi; mahçup oldum.

    çok farklı bir adam, hatta ona hayranlığım bile sığlığımı gösterir. hayata bakışından en ufak bir nasiplenmem bile söz konusu değil diye düşünüyorum.

    gerçi buraya ne yazsak, facebookta "sartre'yi beğendi" etkisi yaratacak ama yine de duruşuyla alakalı şöyle bir şey var;

    sartre nobel ödülünü reddederken tam olarak hatırlayamasam da "benim gibi bir devrimciye bu ödülü vermek, kapitalizmin intikam girişiminden başka bir şey değildir" der.

    kafanı kaldır biraz. dünya sisteme karşı gelip, sisteme sözde isyan bayrağı çekip popüler kültürün ekmeğini yiyenlerle dolu. okan bayülgen örneği durumu özetler. galiba bu başlıkta onun ismini kullanmak da dandik bir şey.

    çok farklıdır. yıllarca okusak, üzerine kafa patlatsak, mesai harcasak bile anlayamayacağımız kadar farklı bir adamdır.
    8 ...
  10. 183.
  11. hakkında hiçbir bok bilmediği halde felsefe denilince, ergen ve özenti veletlerin Nietzsche den sonra adını en sık telafuz ettikleri, buzdolabındaki yumurtalığa yumurta yerine kivi dizen empati ustası,ötekini kurşuna dizmenin aslında farketmeden kendi intiharımızı gerçekleştirme eylemi olduğunu anlayabilen adamların anlayabileceği düşünür.
    3 ...
  12. 182.
  13. Söyleyemedim söylemek istediklerimi.
    1 ...
  14. 181.
  15. "Özgürlük, kendinize yapılanlara karşı takındığınız tavırda gizlidir." demiştir.
    4 ...
  16. 180.
  17. "insan eylemlerinin toplamıdır."
    3 ...
  18. 179.
  19. Bir şey sona ermek için başlamıştır. Serüven uzamaya gelmez. Ona anlam veren ölümdür yalnız.
    1 ...
  20. 178.
  21. iyidir hoştur da insanı tımarhaneye tıkabilir yazdıkları, eğer sürekli okur ve üzerinde kafa patlatırsanız. yeni başlayacaklara tavsiyem, kendisini okurken kitaplarını peşpeşe okumayın, araya tuna* ve elif* gibi köpük yazarları da atın ki arada beyin dinlensin, sonra şalter atabiliyor. ağır yazardır, ama baba yazardır. bu arada l'être et le néant yakın zamanda ithaki yayınlarından çıktı, sanırım ilk kez türkçe'ye çevriliyor. kitap öyle bi kitap ki türkçe'ye çevirecek babayiğit çıkmamış. 1943 yılında yazılmıştı, 2009 ya da 2010 yılında çevrilmiş olması gerek. adamın yazdıklarını çevirmek için bile ne kadar geriden geldiğimize dikkat çekmek isterim.
    2 ...
  22. 177.
  23. nihilisttir. 20nci yüzyılın gelmiş geçmiş en iyi filozofudur. hatta ve hatta o kadar baba bir insandır ki; nobeli sikinin tersiyle reddetmiştir. bu devirde var mı lan reddedecek insan?
    2 ...
  24. 176.
  25. --spoiler--
    insan içinde bulunduğu şartlara rağmen bir tutum belirlemekte özgürdür.Varlığının değişimi ancak böyle tutumlarla başlar.insan kimi zaman alın yazısı kadar kati görünen kimi şeyleri kabul etmek zorunda kalır.Ama kendisine kalan özgürlüğü ile bir tutum seçer ve yapabileceği kadarını yapar.Bu özgürlük beraberinde sorumluluk da getirir....insan eylemlerinden kendisinden başka kimseyi sorumlu tutmamalı,suçlu aramamalıdır.

    insan her şeye bir anlam verir. Bu gün verdiği bir anlamı yarın aptalca bularak değersizleştirebilir. Bir alkolik,içinde bulunduğu durumu aptalca bulabilir ve alkol almamaya karar verir.Ama ardından bu fikrin hiç de iyi bir fikir olmadığını düşünerek birkaç kadeh içmeye gidebilir.insan tamamen 'olumsal' bir hal içindedir.Özgürlüğü ona istediği anlamı seçmesine imkan verir.

    insan özgürlüğü ile kendi özünü oluşturur.Bu öz bir hedef gibi görünebilir insana ve onu gerçekleştirmek için çalışır.Ama değerlendirebileceği bir kıstas olmadığı için kesinlik taşıyan bir öze asla ulaşamaz. Dolayısıyla salt bir öze kavuşmuşluk duygusu ve iç huzuru imkansızdır.Evet insan bir projedir ama nihayeti olmayan bir proje.

    Her seçim yalnızca insanın kendisi için yaptığı bir seçim değildir.Aynı zamanda insanlığın tümü için doğru olduğuna inandığı seçimdir,insanlığa önerisidir.Okuduğu kitaptan,dinlediği müziğe,kendisi için seçtiği önderlere kadar insan yaptığı seçimlerle tüm insanlara karşı sorumluluk taşır.Bu sorumluluğun bilincinde olarak insan seçmek zorundadır.
    --spoiler--
    1 ...
  26. 175.
  27. iş işten geçti kitabıyla insanların dünyevi olayları hayatları pahasına ne kadar ön planda tuttuklarını mükemmel bir biçimde anlatan ulvi şahsiyet..
    3 ...
  28. 174.
  29. 1964 nobel edebiyat ödülünü red etmesinin sebebi, bir edebiyatçı olarak değil bir düşünür olarak anılmak istemesidir.
    3 ...
  30. 173.
  31. akıl çağı romanın yazarı. 1964 nobel verilmesine rağmen reddetmiştir. rusya ya gitmiş ama gördükleri karşında hüsran olarak geri gelmiştir. 20yy büyük yazarlarından olarak geçer.
    2 ...
  32. 172.
  33. oyun bitti kitabını defalarca okuduğumu bilirim. uslubu cok güzel .
    2 ...
  34. 171.
  35. hakkında bu kadar entry girince dirildi sandığımdır.
    5 ...
  36. 170.
  37. albert camus'nün kızının yazdığı bir makalede; francis jeanson'ın başkaldıran insan'a yaptığı eleştiri, jean paul sartre'ın isteği üzerine olmuştur.

    not: çeviride "emriyle" diyor.
    2 ...
  38. 169.
  39. 168.
  40. simone de beavoir ile birlikte feminizm hakkında çok büyük adımlar atmış ve feminizm hakkında yapılan bir röportaj ile ben bir feministim adlı kitabın var olmasını sağlamış kişidir.
    2 ...
  41. 167.
  42. geçmişe gitme imkanımız olsa tanışılacak ilk insan. kendine hayran bırakan bir kişilik.
    (bkz: bulantı)
    5 ...
  43. 166.
  44. anasının şeyinden fırladığı gibi soluğu kütüphanede almıştır. bu yüzden "aslında bulantıyı 6 yaşında yazmıştır" diye bir dedikodu çıksa hiç şaşırmayacağım yazar.

    (bkz: sözcükler)
    (bkz: les mots)
    2 ...
  45. 165.
  46. köylülere zalim davranan bir kralın oyuna getirilmesi ile ilgili ilk hikayesini çocuk denecek yaşta kaleme almış fransız varoluşçu filozof.
    3 ...
  47. 164.
© 2025 uludağ sözlük