bugün

satır aralarına seni yazmıştım, o küçücük satır aralarında seni bulanlar, imrendiler.. Neden imrendiler biliyor musun küçücük satır arasında senden öyle güzel bahsetmiştim ki, senden satırlarda nasıl bahsedeceğimi düşünüp imrendiler, inan çok imrendiler..
Biliyor musun Olric, benim bir çok dostum var. Görüyorum efendimiz, Hepsinin sırtınızda izleri var… Oğuz Atay.

Ya da
Soyun atası ağaca bağlanır, sonuncusunu da karıncalar yer... Gabriel Garcia Marquez
ama sen başkaydın Milena, hasta bir adamı sevecek kadar hastaydın.
'' elimden gelse, seninle sekiz yüz elli iki bin kilometre hiç durmadan konuşurdum.
-bu kadar yola nasıl benzin yetiştiririz?
gider gibi yaparız. ''

Şeker Portakalı
"ama sanırım ne buzun kırıldığını ummak bir saflık, ne de kalan işin içinden çıkmak konusunda tanrı ya güvenmek küstahlık olacaktır."

samuel beckett-murphy.

sayfa:140.
insan sevdiklerini öldürür diye bir söz vardır ya; aslında bakın insanı öldüren de hep sevdiğidir.
Fight club- sayfa 11.
"Burada bir insanın değeri, bir merminin değeri kadardır derler ve burada mermi çok ucuzdur. Bilgi de sanıldığından daha tehlikeli bir şeydir buralarda.."

En uzun gece..
Aşk için yaşayan kalmadı ki, uğruna ölen olsun.
'' Ben de herkesi bıraktığım yerde, düşündüğüm gibi, durgun ve hareketsiz yaşıyor sanırım. Bir ihanet kokusu seziliyordu derler ya, albayım.. ''
"ve duygu. duygu içinde boğulmuştum. fazla seviliyordum; kendimi sevmediğim için, mantıklı olarak beni sevenlerin aptal, hatta kötü oldukları sonucuna vardım...yavaş yavaş, kendi değerlerimde bir dünya kurdum. atkısız, ailesiz. bir kuzey manzarası gibi boş, aydınlık olmayan ve sert..."
(bkz: I herbe rouge)
''size ihtiyacım, çok ihtiyacım var.. kendime dair yazacak anlatacak bir şeyim yok.. zaten istediğim o değildir, mutlu olmanızı çok isterdim.. acaba mutlu musunuz? işte, size sadece bunu söylemek istedim''

(bkz: Budala)
Canlanamayan düşüncenin acısıdır seninkisi. Daha horoz ötmeden kaybolan hayaletin acısıdır.

-Max Stirner
"...oysa siz doktor,
sizi motive eden şeyin bana hizmet etmek, acımı dindirmek olduğunu söylüyorsunuz. bunların insan motivasyonuyla uzaktan yakından ilgisi yok. bunlar rahiplere özgü propagandalarla kurnazca yönetilen köle zihniyetinin bir parçası. daha derinlere inip motivasyonlarınızın kaynağını bulun! hiç kimsenin bir şeyi sırf başka birisi için yapmadığını göreceksiniz. insanın bütün eylemleri kendisine yöneliktir, bütün hizmetleri kendine hizmettir, bütün sevmeleri kendisini sevmesidir. belki de şu an sevdiğiniz insanları düşünmektesiniz. durmayın! daha derinlere inin. sonunda sevdiğinizin onlar olmadığını göreceksiniz; siz bu sevginin içinizde yarattığı duyguları seviyorsunuz. siz arzuyu seviyorsunuz, arzu edilen şeyi değil..."
(bkz: nietzsche ağladığında)
gözlerini açtı. kadın uzaklara bakıyordu. yaşamanın güç olduğu bir dünyadan uzağa, çocuklukta tadılmış bir huzura kaçmak gerekti; hiç olmazsa bir güncük, yanında ona o tadılmış huzuru hatırlatan bu kadın varken
“Dünyaya hükmetmeye hazırlanıyormuş! Dünya kim?.. Benden başka dünya var mı? Herkesin bir tek dünyası vardır, o da kendisi… Üst tarafıyla alakadar olmaya bile değmez… Zeki olmak, kuvvetli kafa ve bilgi sahibi olmak neye yarıyor? Bizi istediğimiz saadete götüremedikten sonra… Zekamız olmasa daha iyiydi. Otlar, hayvanlar, bulutlar ve kayalar gibi yaşamak bana daha saadet verici, daha yorgunluksuz, daha manalı geliyor…”

(bkz: içimizdeki şeytan)
işte bana da yenik düşürecek bir baba lazımdı.Sütten kesilince gözümden düşürürdüm onu.Kasıklarım tüylenince dilimden düşürürdüm.Ayağa mı kaydı,hemen basardım üstüne,boyum uzardı.Sonra tüfeğimi alırdım elime,bıyığım çıkardı.Sonra sonra,dünyanın rengine kandım,derdim ah ah ah,ama çok sonra,bu sefer başka bir namlunun uğursuz ucunda:Gençliğin coşkun ve korkunç kanatlarıydı onlar! Ki haklılığıma ne hayat ne dünya halel getirebilirdi: Kulağı geçmeyen boynuzun neye faydası olur ki?
Bense bir kurşunun kazasıyım. Zaten vurulmuş bir babanın kırık boynuzuyum.

Ama içimde gösterişi aşan bir şey var. Gerisi mi? Hah! Istırap, ah ve laf laf laf.

(bkz: hah)
(bkz: birgül oğuz)
" zaten muhitimden uzak duruşumun, vahşiliğimin bir sebebi de kitaplarda tanıştığım ve benimsediğim insanları muhitimde bulamayışım değil miydi? "

Kürk mantolu madonna.
Kim izin veriyor bu ahmakların yaşamasına? 'dır.
görsel
"Nefret, başarısızlığa uğramış sevgidir."
Tanrım..! Ne uzun zaman dilimidir; yaşam süresince bir anlık mutluluk! Bir ömür boyu için yeterli olmaz mı? Az şey midir bu bir insan yaşamı için?
beyaz geceler. dosto.
ahh nastenka derim aklıma geldikçe.
"Love is Poison" Game of thrones turkcesi "Aşk zehirdir" .
En karanlık an şafak sökmeden önceki andır. Simyacı Paulo Coelho.
"-berlin'de yalnızsınız değil mi?
+ne gibi?
-yani yalnız işte.. kimsesiz. ruhen yalnız. nasıl söyleyeyim. öyle bir haliniz var ki..
+anlıyorum, anlıyorum. tamamen yalnızım. ama sadece berlin'de değil. bütün dünyada yalnızım. küçüklükten beri.
-ben de yalnızım, dedi. bu sefer benim ellerimi kendi avuçlarının içine alarak 'boğulacak kadar yalnızım.' diye devam etti, 'hasta bir köpek kadar yalnız." kürk mantolu madonna.
insanlar yollarını yıldızlarla da bulurlar. Nahl suresi/kur-an
Gunumuze gelecege feza'nın onemine dikat çeken bir cümle.