Edirneye kanuni zamaninda göç etmiş bakkal bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelmiş.
Rivayet odur ki daha kundaktaki iken sütannesi bulgar komşu teyzeye hak dinine gel yoksa sütünü emmem demiştir. Bu rivayet Padişahın kulagina gitmiş ve gözüne girerek ilk mektepten sonra saraya alınmış pipisi burularak hadım ağa olarak yetistirilmiştir.
yine rivayetlere göre bu kişinin en sevdiği ameliye meriç nehri kenarında yürüyüş yapmakla birlikte geçen yahudi kervanlarına bazı sırlar bırakmak imiş.
bir gün yine elinde çayı ve acıbadem kurabiyesi ile meriç etrafında mesire bakınırken yanına şalom diye yaklaşan er kişiyle şiddetli bir muhabbete girişmiş. bunu gören saray muhafızları "hop kardeşim hayırdır sen" diye peşine gittiğinde mekanı tebdil eylemek zorunda kalarak meriç nehri hattından taa burgundi düklüğüne kadar kaçmış. kelle korkusundan halas olduğunda en son berlin, kreuzberg nahiyesinde karar kılmış.