boylesine tum dunyanin bir zamanlar gipta ile baktigi muhtesem fars medeniyeti nasil bu hale geldi, akil alir is degil. ilim, kultur yine bircok gelismis ulkenin fersah fersah ilerisinde ama ya ulke? umariz istikrar bi sekilde saglanir. o guzel acem kizlarinin guzelligi tekrar ortulmemesi dilegiyle, amin..
nida isimli vatandaşını onlarcasıyla birlikte yok etmiş devlete sahip ülke. iran türkiye'ye, daha doğrusu türkiye'deki siyasi algılayışa bakma açısından da oldukça güzel bir ülke.
bugün türkiye'deki radikal islamcılar, ki aramızda da var bunlardan, dört elle sarılmış molla rejimine. hani şu haklı nedenlerle şahı devirip, sosyalist ve komünistlerden de destek alarak şahı devirmiş ve dinsizlikten ve rejim karşıtlığından dolayı idam sehpalarında kendi evlatlarını yok etmiş şu rejimden bahsediyorum. burada da eline fırsat geçse bunu yapacaklar var, bunu bugün daha iyi anlıyorum. deniz gezmiş'te görüntü bulan sosyalist harekete terörist diyebilecek denli "tarih bilgisine vakıf" cehaletleri ile acaba hamas'ı nereye koyuyorlar, filistin halkını ve diğerlerini? deniz gezmiş terörist evet. ve bu "teröre karşı savaş" söyleminin mirası senin karşı gibi durup aynı söylem üzerinden dinini devşirdiğin radikal hıristiyan george w. bush, ne tuhaf! evet, yine onların kendi ürettiği bir tanımla radikal bush, islamcı radikallerin deniz gezmiş'i terörist ilan etmek için devşirdiği bu algılayışın mimarı.
biliyoruz ki hepiniz bu "abd emperyalizmi" anlatısı üzerinden şekillendirdiniz hayat algılayışınızı. abd emperyalist olduğu için kendi vatandaşlarınızca ezim ezim ezilmeyi olağan karşılayacak bir suskunluk içindesiniz. belki geceleri okuduğunuz, belki de 24 saat yoğrulduğunuz kur'an'ı kullanarak kıçınızdan kan emen efendilerinizin o dünyevi iktidarının erkekliğini yalıyorsunuz. tadı çok güzel demek ki ki uhreviye dayanan dünyevi mekanizmaları kutsamaktan vazgeçme niyetinde değilsiniz.
ah bu vicdanı ve aklı kapatan tarafgirlik, bu kolaycı mağduriyet söylemi! yarattığınız efsanelerle koca bir imparatorluğun binlerce insanı emperyalist bir savaşta yeyip bitirdiğini görmektense onların gururunu okşamaya yönlendiriyor sizi! evet, tarihin trajedilerinden kahramanlık hikayeleri düzerken hep "öbür tarafın ne kadar günahkar olduğundan" bahsetmek herhalde daha da bir yüce kılıyor şanlı tarihinizi!
16 yaşında katledilen nida'ya o mermiyi atan sefilin de herhalde çok büyük idealleri vardı sizin gibi. ama deniz gezmiş terörist, o mermiyi yakan değil öyle mi!
bir gün "vatan savunması yapıyorum" diyerek ölüme koşarsanız, kıçınıza yapışmış kenenin o kurtardığınız vatanda kıçınızda daha bir semireceğini anımsayıp ona da bir iki fiske atın derim. ama kıçınızdaki keneye dönüştüyseniz siz de, o keneyle birlikte kıçınıza tekmeyi basacak nida gibi "terörist"lerin olduğunu da hatırlayın. siz hatırlamazsanız, bir gün mutlaka hatırlatırız.
abd'nin zamanında yediği haltları bugün halkını ezmek, öldürmek ve baskı altında tutmak için kullanan bir devleti vardır. halkı ne kadar onurluysa, başındakiler de o kadar zalimdir.
"blood diamond" ya da "kanlı elmas" diye bir film vardı. batının afrika'daki elmas yataklarını sömürmek için afrika halklarına silah satarak onları nasıl birbirine kırdırdığı ile ilgiliydi. çocuklar ailelerinden alınıp çeteler tarafından ölüm makinelerine dönüştürülüyordu. bir kadın ya da adam çocuğunu arıyordu, ve onu bulduğunda çocuğu onu tanımadı, çocuk yok olmuştu.
ve orada bir siyahın sözü vardı ki bu olayla da ister istemez alaka kuruyorum: "tamam, batılılar buradaki elmas için her şeyi yapıyor, bunu anlıyorum. peki biz nasıl bu hale geldik?"
evet, sürekli abd'yi ve ingiltere'yi suçlayan rejim muhafızları nasıl bu hale geldi ve bu yüzden nasıl iran halkı tarafından bugün olmasa yarın yok edilecekler? asıl soru budur. suçu birilerine yamamak katilleri aklamıyor. bunu, adında islam geçiyor diye baskıcı ve diktatöryal bir ülkeyi kutsayan "muhafazkar demokrat" ve antiemperyalizm ayağına bu rezilliği kutsayan "ulusalcı" ve eğer varsa sol kesimlerin anlamasını beklemiyorum. çünkü kafalarındaki insanlığın ortak iyiliği için bir şey değil, kofti bir tarafgirlikten başka bir şey değil.
dün şahı deviren ve bugün de "this is not election this is selection" diyerek bu rejimin yok olmasının ilk fitilini yakmış onurlu iran halkını seviyorum. çünkü onlar geldikleri noktada hep kendi iradelerini devreye soktular.
karşı olduğu ellerin desteğiyle tarihinin en kötü dönemlerinden birini yaşamak üzere belki de yaşıyor.. başladığı aşikar ama.. garip.. kimileri için utanç verici..
rejiminden zerre kadar hazzetmediğim bir ülke olmakla birlikte şu günlerde batı destekli acı olayların yaşandığı ülkedir. evet rejimi yeteri kadar demokratik ya da laik değildir. ama sadece iran ın mı. suudi arabistan ve mısır gibi ülkeler demokratik açıdan iran dan kat kat geri durumdadır. ama onlara 'suudi arabistanda da şeriat var monarşi var ve ya mısır da dikta yönetimi var' diye tepki gösterilmemektedir. neden ? çünkü onlar amerika nın en sadık müttefikleridir. yakın bir geçmişte bir türk allah a küfrettiği gerekçesiyle idam ediliyordu neredeyse. o zaman neredeydi bbc. batının derdi gerçekten şeriatsa ya da anti demokratik yönetimlerse neden bu olay batı da hiç gündeme gelmedi. hiç kimse kendini kandırmasın, batı propagandalarına da aldanmasın. eğer gerçekten demokratik ya laik yönetimleri savunuyorsak bunu amerika nın istediği gibi değil samimi şekilde savunalım. iran halkının demokrasiyle yönetilmesini istiyorsak, aynısını arabistan ya da mısır halkı için de isteyelim. amerikalılaşmayalım.
amerikanın içten karıştırarak yıkım operasyonunu başlattığı ülkedir..güney kıbrıs'ta şahin kanadın seçilmesine karşılık kuzey kıbrıs şahin kanadın seçilmesi misali, amerika'daki güvercin kanadının seçilmesine rağmen iran'daki güvercin kanadı seçilmemiştir..veya seçimde manipülasyon yapılsa bile iran derin devleti tarafından yapılmamıştır, zira israil'deki şahin netenyahu baskın gelmiştir..ülkemize sınır olmasına rağmen iran hakkında herhangibir bilimsel çalışma yapılmamış olması türkiye'nin yıllardır süren dış politika serüvenini özetler niteliktedir..
başka bir entryde de yazmıştım tekrarlayayaım gelişmişlik söz konusu madem.
bir ülkedeki gelişmişlik kriterlerinden en önemlilerinden ikisi kadınların ve hayvanların durumudur. kadın hakları ve hayvan hakları ne durumda bakın, yeterli. yorulmaya gerek yok. nükleer enerji imiş, petrolmüş, paraymış, geçiniz.
ha iran binyıllara dayanan bir kültüre sahip hafife alınmaması gereken bir ülkedir o ayrı. ama gelişmişlik deyince orada durmak lazım. türkiye ile kıyaslamak gerekirse özgürlükler ve haklar açısından kıyas kabul etmez.
şu günlerde acayip karıştırılmış olan ülkedir. emperyalist devletlerin uzun süredir bitirmeye çalıştığı ama bir türlü başarılı olamadığı, son yapılan seçimlerden sonra artık bazı emellerin iyice gün yüzüne çıkmış olduğunu gösteren olaylara sahne olan ülkedir. pes edeceğini sanmıyorum iran'ın, sonuna kadar bu zulüm imparatorluklarına, bu yılanlara, bu vampirlere direnecektir.
provokasyonlara kapılan veya provokasyoncularla yapılan eylemlerle sarsıldığı zannedilen ülke. bizde ki gazi mahallesi olaylarından daha az olay olduğu halde dünyaya yanlış aktarılır, yanlış yorumlanır.
iran'ı, musavi'nin humeyni'nin birinci adamı olduğunu bilmeyenlerin uyduruk fantazileri.
cami yakanların musavi yanlısı olduğunu iddia edebilecek insana ben ne diyeyim.
pazar günü de devam eden gösterilerde binlerce insanın sokağa dökülüp "korkmuyoruz! birlikteyiz!" ve "kahrol diktatör!" sloganları attığı ülke. son gelişmelerle birlikte videoya aşağıdaki bağlantıdan ulaşabilirsiniz.
ayrıca bbc'nin tahran temsilcisinin ülkeden ayrılması emredildi ve bbc tahran şubesi kapatıldı. dubai merkezli al arabiya kanalının da yayını kestirildi.
son seçimlerden sonra çıkan ayaklanmanın finansman desteğini sağlayanın batı olmadığını iddia eden varsa yaşadığı coğrafyadan çıkıp, iskandinavya ülkelerinin hümanist insanlarının vatandaşlığına geçmelerini tavsiye ediyorum. şah rejiminin altını oyan istihbarat servislerinin cirit attığı iran'da halk ayaklanmasının demokratikleşme adımı olarak gören türkiye vatandaşlarının hayal güçlerine hayranım. ahmedinejad'ın batıya karşı taviz vermez diplomatik tavrını nükleer silahla pekiştirmesi en başta israil ve onun köpekleri olan abd ve avrupa ülkelerinin işine elbette ki gelmez. iran'la kafa kafaya savaşı göze alamayanların yapacağı tek şey, ılımlı islam modelinden reformist işbirlikçilerin olacağı bir yönetimi başa getirmektir. şu an sahnelenen oyun da budur. bunun farkında olan ahmedinejad'ın izlediği tutumu eleştirenlerin kendi ülkelerinin geçmişlerinden hala ders almadıkları aşikar. nato ve cento'ya bağlılık bildirip darbe ile iktidarı deviren darbecileri hala kahraman olarak gördüğümüz sürece iran'da olanlar bazılarına hep çoşku verecektir.
vatan gazetesinin internet sitesinde video kısmından izledim. cep telefonuyla çekilmiş görüntü. gece, karanlıkta çekilmiş bu görüntüde bir kaç ışık haricinde pek bir şey gözükmüyor. zaten önemli olan görüntü kısmı değil. ses kısmı. arka fonda çığlık atanlar, slogan atanlar, silah sesleri, kırılan camların sesleri, ağlayanlar...
zor çok zor zamanlar geçiriyor bu ülke. olan halkına oluyor. grupların arasında kalıyor. bir taraftan batılılar "nükleer program" nedeniyle sıkıştırıyor. bir taraftan halk artık islami cumhuriyet!'ten bıkmış. bir taraftan mollalar denetimi bırakmak istemiyor. bir taraftan rusya ve çin silah satmak için her türlü olanağı zorluyor.
interneti, sms'i yasaklayan, sokaklarda ahlak polislerinin kol gezdiği, insanların taşlanarak öldürüldüğü, kaynağını şeriattan alan bir rejimden bahsediyoruz. ama yok, gelişmişlik bir ülkenin imajı ile doğru orantılı değildir tabi. misal recm olsun, kısasa kısas olsun , bunlar baya gelişmiş uygulamalardır. yine misal, sokaklarda kırbaçlanan kadınlar olsun, meydanlarda idam edilen adamlar olsun bunlar süpersonik gelişmişlik göstergeleridir.
adamlar kendi silahını kendi üretiyormuş. kuzey kore de gelişmiş o zaman aq. adam halkını demir yumrukla yönetip her gün yeni bir atom bombası yapıyor. diktatörlük düzeninin adı ne zamandan beri gelişmişlik oldu allasen ?
gelişmişliği dış görünüş ile orantılı sananların büyüklüğünü anlayamadığı ülke. kendi enerjisini kendi üreten, silahını kendi yapan, eğitimini en iyi şekilde yapan bir ülkeden tabiki daha iyi konumdayız. allah laikliğimize zeval vermesin.
hiçbir sömürüye ve ülkeye bağımlı olmayan,aslında bir bakıma dünya modern devletleri tarafından örnek alınması gereken bir devlettir.dini uygulama ve siyasete karıştırma konusundada üzerlerine yoktur.bu arada nükleer çalışmalarına da tam gaz devam ediyorlar.bir bakıma başkaldırı olarak görülebilir ne kadar karşı çıkılsada uranyum zenginleştiriyorlar.Ahmedinejad da bol keseden atmıyor gibi.
