inanç, geride kalanlar kaygısı, cesaret edememe gibi sebeplerle ise vazgeçilir. Ben inançtan dolayı yakın değilim ama muhtemelen inançsız olsam aileme kıyamazdım.
"kendini öldürmek, bir anlamda, melodramlarda olduğu gibi içindekini söylemektir. yaşamın bizi aştığını ya da yaşamı anlamadığımızı söylemektir. ama örneklemeleri fazla ileri götürmeyelim de bilinen sözcüklere dönelim. yalnızca ‘çabalamaya değmez’ demektir kendini öldürmek. yaşamak, hiçbir zaman kolay değildir kuşkusuz. birçok nedenlerden dolayı yaşamın buyurduklarını yapar dururuz, bu nedenlerin birincisi de alışkanlıktır. isteyerek ölmek, bu alışkanlığın gülünçlüğünün, yaşamak için hiçbir neden bulunmadığının, her gün yinelenen bu çırpınmanın anlamsızlığının, acı çekmenin yararsızlığını içgüdüyle de olsa benimsenmiş olmasını gerektirir."
çıkış yolu arıyorsun,haketmediğini düşünüyorsun,kendi suçun olduğunu biliyorsun ama bir yerden sonra bunların hepsi teferruat kalıyor.
ofiste balkonda sigara içerken balkonun dibine kadar geliyorsun, ama aklına eşin,ailen,dostların geliyor. hepsi beni seviyor ben de hepsini seviyorum.
ama ah o umutsuzluk yok mu!
çıkış yolu yok. arıyorsun bulamıyorsun.
sabah uyandığına lanet ediyorsun,işini yapamıyorsun, sahte gülücükler, derdini kimseye anlatamama. bunların hepsi insanın ciğerine zehir gibi doluyor.
bir gün kendimi ya gayrettepe metro durağında gelen metronun altına , ya da ofisimin balkonundan 9 kat aşağıya kendimi bırakacağım herhalde bu gidişle.
belki bugün belki yarın belki öbür gün.
ahmet kaya'nın söylediği şarkı da ki şu söz bence benim kelimelere dökülmüş halim 'ölümü özledim anne,YAŞAMAK iSTERKEN DELiCE'
ben beni anlatan bu kadar güzel bir söz daha görmedim.
şu hayatta ya sağlıktan yana sorunlar vardır, yada maddi sorunlar vardır. allah size sağlık sorunları vermiyorsa siz de değerini bilin ve diğer şekillerde kendinize sorun yaratmayın.
bundan 2 sene öncesine dönebilsem geçmişte yaptığım hataları yapmaz,bugün dünyanın en mutlu insanı olurdum.
kimler arkada kalıp kahroluyor, hangi hayatlar bu trajedinin gölgesinde kalıyor bilemem, çok üzücü bir olay. kavramın kendisini yüceltmek de yermek de aynı oranda anlamsız.
fakat intihar edip bu diyardan giden insanlara dair komik bulduğum bir şey var ki ; kendilerini korkak, aciz gibi kelimelerle niteleyen insanlara (eğer bakabiliyorlarsa) iyi gülüyorlardır. zira bir insanın teknik olarak hayatında alabileceği en ciddi, en korkutucu ve fiziksel olarak geri dönüşü olmayan tek karardır bu.
o yüzden intihar etmiş insanlarla ilgili, birinin yapması gerektiğine inandığım tek şey, merhumu buna itekleyen sebeplerden biri olup olmadığını düşünmesi, eğer rolünün olmadığına eminse de yorumlarını kendine saklamasıdır. emin olun sizin eser miktarda hissettiğiniz kederi de nefreti de acımayı da birileri çok, çok daha yoğun bir şekilde hissediyor.
Daha dün yatmadan evvel düşünmüştüm.
Eğer böyle bir şeye kalkışacak olsaydım Arkamda bırakacaklarım afedersiniz zerre skimde olmazdı ki arkada bırakacağım pek insan yok zaten.
Her şeyi bir anda sonlandırma isteği nefes almaktan daha cazip gelse de şimdilik uygulamaya geçmiyorum.
Sadece kuşlar vardı piyasada saat beş buçukta.
Bir şiirle uyansamda her sabah aynı fırtına.
Dünya altyazılıydı benim gözlüğüm yoktu.
Yakına oturtmadılar görmek istedim.
Mikrofona konuştum sesim çıkmadı.
intihar ettim kabul etmediler.
Hayat intihar etmemek oldu çıktı.
Gerçekleştirmememiz gereken bir eylemdir. Hayat bu kadar basit değil. 300 milyon sperm arasından o kadar mücadeleden sen başarılı oluyorsun ve saçma olaylar uğuruna bu hayat evreninden kopmak saçmalık olur. Sahile git deniz kenarına. Sandalyeni koy paşam kenara gazetini kitabıni çayını kahveni geç otur paşam. Oda parayla değil ya bedeva. Hayattan zevk almaya çalış biraz.