Şu koskaca dünyada huzurlu şekilde yaşamayı gerçekten bilmiyoruz. Paylaşmayı, birlikte olmayı bilmiyoruz. Dünyadaki en tehlikeli canlılarız ulan! Akıl yoluyla düşünebilen canlılar olarak neden bunları yapıyoruz? Neden hayvanlar kadar olamıyoruz? Emin olun şu dünyada en gereksiz varlık insan! Yıkıyoruz, parçalıyoruz, tüketiyoruz. Aynı zamanda mahvediyoruz be! Yok ediyoruz. Neden yapıyoruz bunları? Ne için? Ne uğruna?
canlıların en acımasız olanıdır. kendine, doğaya ve diğer canlılara zarar veren varlık. düşünebilme yetisi olmasaydı besin zincirinde alt sıralarda olması kaçınılmaz olan yaratık. hayvanların da düşünebilme yetisi olsaydı birleşip savaş açacakları hastalıklı yaşam formu.
aristo için düşünebilen bir hayvan,
konfüçyusa göre öğrenen hayvan,
Albert camus içinse itiraz eden hayvandır. bana göre ise hayvan bile olmayı hak etmeyen bir kanser türü.
Verilen aklı, mantığı ile birleştirip, belirli fikirler doğrultusunda mantıklı yada mantıksız eylem haline döken. dişi versiyonlarının beyin kimyası daha farklı olan, iki zıt kutuptur insan. Yeryüzünde bu denli kavga edip, bu kadar çok sevişen bir canlı daha yoktur.
insan olmak yetmiyor yetmiyor bazen.
Supermen süpermen olmak lazım bazen denilen şarkı sözünde anlatıldığı üzere hayattaki bazı şeylere insanların bile yetişemedigi; bazılarının da insan olmanın anlamını kavrayamadigi kelime ve aslında bir yaratık.
Mevsimler gibidir, hiç ummadığınız anda değişiklik gösterebilir. Ayrıca "Nisan" ayının "insan" ile Isim benzerliğine karşın hava günlük güneşlikken bir anda meşhur Nisan yağmurunun bastırması da ismi gibi tabiatıyla da benzerlik gösterdiğinin belirtisidir. Hadi bakalım ateistler bunu da açıklasın.
Aldanmayı tercih etmeye meyyaldir insan.
O sebep birinin karşısına tüm gerçeğinizle çıkarsanız giderler sizden.
Çünkü çoğu zaman duymak istedikleri yalanların büyük bir kısmını duyamayacaklardır.
Her şey çok güzel olacak masalına inanmak ister insan.
Oysa Kötü şeyler de olacak ama elele olacağız samimiyetine kanmalı değil, gönülden inanmalı "insan'
insan
eşref-i mahlûkattır, derdi babam
bu sözün sözler içinde bir yeri vardı.
ama bir eylül günü bilek damarlarımı kestiğim zaman
bu söz asıl anlamını kavradı.
geçti çıvgınların, çıbanların, reklamların arasından
geçti tarih denilen tamahkâr tüccarı
kararmış rakamların yarıklarından sızarak
bu söz yüreğime kadar alçaldı.
damar kesildi, kandır akacak
ama kan kesilince damardan sıcak
sımsıcak kelimeler boşandı
aşk için karnıma ve göğsüme
ölüm için yüreğime sürdüğüm ecza uçtu birden
aşk ve ölüm bana yeniden
su ve ateş ve toprak
yeniden yorumlandı.
...
...
Hayat
dört şeyle kaimdir, derdi babam
su ve ateş ve toprak.
Ve rüzgar.
ona kendimi sonradan ben ekledim
pişirilmiş çamurun zifiri korkusunu
ham yüreğin pütürlerini geçtim
gövdemi alemlere zerkederek
varoldum kayrasıyla Varedenin
insan şerefli mahlukat değildir. insanı yücelten her anlayış diğer tüm canlı türlerine hakarettir. Alemlerin rabbinin yarattığı her canlıya yüklediği bir misyon vardır. Gözlemleyin lütfen, istisnasız her canlı fıtratının gereğini yerine getiriyor. Belki de bizi aşağıların aşağısı kılan kendimize biçtiğimiz şerefli yaratılmışlar kibridir.
Alemlerin rabbinin, Kuranda insanı şerefli mahluk olarak yarattığına dair açık delil bulamazsınız. Zahirinde ve tedebürründe de böyle bir anlayış yoktur.
insan masumiyetini kovulduğu adenden gittiğinde yitirmiştir ve masumiyetini bu dünyada aramayan insanın, ortalıkta eşrefi mahlukat kibriyle gezinmesi soytarılıktır ahmaklıktır ziyanlıktır.
tarih boyunca değişik iklimlerden değişik düşünce ve kanaat önderleri tarafından farklı tanımlamalara maruz kalmıştır.
konfüçyus = insan öğrenen hayvandır.
sokrates = insan sorgulayan hayvandır.
eflatun = insan toplumsal bir hayvandır.
aristo = insan düşünen hayvandır.
heraklitos = insan tartışan hayvandır.
kant = insan eleştiren hayvandır.
descartes = insan konuşan hayvandır.
hegel = insan sistematik hayvandır.
camus = insan itiraz eden hayvandır.
ropper = insan yalanlayan bir hayvandır.
marx = insan mücadeleci bir hayvandır.
nietzsche = insan düpedüz hayvandır.