Her türlü acı çeker bence. Tabii ki bazı ölüm şekilleri diğerlerinden çok daha acılı ama en acısız denileni bile çok acıtıyordur. Yani ölüm öyle sihirli bir şey değil ki şarteli kapatır gibi elektriği keselim gidelim… illa bi organ yarra yiyecek. Tümör falan uzun süreli ve sıkıntılı. Kanser zaten bela. Hepsinde en nihayetinde nefes; kalp ve akciğer gidiyor. Önce beyin, sonra akciğer ve ona bağlı kalp. Bu durumda en iyisi kalbin gitmesi. Yani kalp krizi.
Acaba bu yüksek dozdan gidenler falan bunların ne kadarını yaşıyor veya hissediyor? Herhalde kullandıkları maddeye göre değişecektir. Bad tripte ölümü düşünemiyorum bile.
Neyse yaşayıp göreceğiz.
Beni ölüm bi tık hüzünlendiriyor düşününce, burdaki hayata doyulur mu? Sanmıyorum. Bıraksalar 1500 yıl yaşarım. Ölüm anındaki o acıyla beraber trajik bir hal alıyor sadece veda. Yoksa çoktan kabullendik bu sınırlı vakti.
Hiç unutamam diyeceğin insanları bile unutuyorsun ölünce. Aklına gelince böyle biri vardı lan bi zamanlar diyorsun, o derece unutuluyor. Hayat çok dramatik aq.