altyazılı olarak izlediğim filmdir. türkçe dublajın tadını vermesede film gerçkten "olmuş". çok keyifliydi. izlerken vakitin nasıl geçtiğini bile anlamıyorsunuz. tavsiyem türkçe dublajını izlemeniz. daha çok keyif alacağınızı şimdiden söylemeliyim.
ilk kez 3d bi filme gideyim dedim, heyecanlandım filan. normal film izlemekle aynı çıktı, moralim bozuldu.. türkçe seslendirme yine çok kaliteliydi, espiriler filan da hoştu. böyle uzayıp gitsin bu seri, bitmesin hiç.
filmi alt yazılı izledim. şunu söylemeliyim ki, bu seri bir seslendirme harikası. yekta kopan, haluk bilginer ve ali poyrazoğlu nun önünde bir kez daha eğiliyorum. orijinal seslendirme bizimkinin yanından bile geçemez. kesinlikle türkçe dublajlı halinin izlenmesi gerektiğini düşünüyorum.
sid in şapşal ve sevimli halleri, minik dinozorlar*, manfred in bebek heyecanı, keseli sıçanlar ve konuk oyuncu buck. filme dair en sevimli detaylar bunlar. bi de manfred in bi "piyçıs" deyişi var, duyulmalı.
Temmuz ayı itibarı ile 1 milyon kırk altı bin kişinin izleyerek ülkemizde bu yıl en çok izlenen yabancı film olma ünvanını ele geçiren yapım. ilk gösterime girdiği zamanlarda bunun bir animasyon olduğu, belgesel olmadığı unutularak "Dinazorlar ve mamutlar aynı devirde yaşamamışlardı" şeklinde çatlak seslere sebep olduysa da zevkle izlenecek keyifli bir yapım.
ice age 2 kadar sarmamış devam filmi. para için yaptıklarını düşünmeme sebep oldu. eski esprileri farklı yerlerde tekrar kullanmışlar. fragmanı çıktığında sabırsızlıkla beklememe neden olmuştu ama hayal kırıklığıyla sonuçlandı. aralara güzel espriler sıkıştırmışlar ama filmi kurtarmaya yetmemiş.
sid' in yanına her ne kadar aynı karelerde neredeyse hiç bulunmasalarda ( muhtemelen sid "bey beeey bu sahneye iki manyak fazla derdi *) bir de buck' ın gelmesiyle fevkaladenin fevkine ulaşan film.
--spoiler--
"bunlar vejetaryen olacak diyorum dino ana!" *
--spoiler--
adamlar yapıyor lan dedirtmiş başarılı devam filmi.
eğer dublaj takıntısı olanlardansanız benim gibi, filme girmeden önce şüphe edebilirsiniz, evde orjinalini çekiyimde keyifle mi izlesem diye. ama gayet başarılı bir çeviri yapılmış, 3d kalitesiyle ile yaşadıklarını sinema salonuna taşıyorsunuz.
0-5 yaş seyirci grubunun sinemayı istila ettiğini görünce dumur olduğum içimden yetişkin filmi lan bu ne işiniz var sizin burda bebetolar dediğim buna rağmen sırf kaliteli esprililer ve görsel şölen adına katlandığım, kasarak ve gizlenerek izlemeye çalıştığım ama filmin ara verilmesiyle bir saat boyunca anasınıfında okuyan yetişkin öğrenci psikolojisi empoze edildiğinden psikolojimin bozulmasına ramak kala çıktığım filmdir.
ilk gününde yaş ortalaması 6 olan seyirci grubu arasında utancımdan yan koltuğumda oturan sahipsiz bir çocuğunun velisi gibi davranarak izlediğim film. gene olsa gene yaparım.
Hayatımda ilk kez bi filmi 3d gözlük muhabbeti ile izledim. Tamam film , karakterler , diyaloglar falan herşey mükemmel. Serinin en güzel filmi ama abi bu filme neden 3d yapmışlar? Anlamadım ben. Taktım gözlüğü 2 saat mal mal yeşil camın arkasından normal film izledim ben. yıllarca sağda solda duydum; " 3 boyutlu filmde dinazor ağzını açınca sanki içindesin gibi oluyo lan!!" olmadı abi. ya ben de bi sorun var ya da gözlük bozuktu dicem ama arkadaşla gittim onun da ilk deneyimi o da bi bok anlamamış.
izlerken gülmekten kırıldığım film. özellikle takıma yeni katılan vahşi bak'ın tutarsız cümleleri, sid'in annelik iç güdüsü ve dino anayla kavgası koparmıştır.
--
--spoiler--
bana kısaca bak ministır, uzun olarak baaaaaaak diyebilirsiniz.
--spoiler--
istiklal afm fitaş'ta bebelerden çok adult seyirciye oynayan film. ben de lan bebe filmine götürme dedim arkadaşa ama eğleneceğimi ısrarla vurgulayınca gittik gördük ve acı itiraf: çok güzeldi lan... eheh
her ne kadar "ağır abi böyle filmlerde gülmez" modunda olsam da en sonunda eşşek kadar olmuş beni bile kahkahalara boğmuştur.
hem de defalarca...
bu arada, dublajlı hali orjinalinden daha iyi olan filmler kriteri baz alınarak incelemesi yapılsa, kafaya oynar the shawshank redemption dan sonra.