radioheadin KiD A albümünden gitarın ender kullanıldığı parçalardan, inanılmaz yoğun bir parçadır hani biraz bunalım.

That there, that's not me
I go where I please
I walk through walls
I float down the Liffey

I'm not here
This isn't happening
I'm not here, I'm not here

In a little while
I'll be gone
The moment's already passed
Yeah, it's gone

I'm not here
This isn't happening
I'm not here, I'm not here

Strobe lights and blown speakers
Fireworks and hurricanes

I'm not here
This isn't happening
I'm not here, I'm not here....
iki adam vardı birarada olmaya tahammül edemeyecek kadar orada olan.. biri diğerine şarkıdan bahsediyordu.. kaçacak yer yoktu..
doğru ismi için;

(bkz: how to disappear completely never be found)
bir röportajda thom yorke a sorarlar en beğendiğiniz çalışmanız ne diye. thom abi hemen bu şarkıyı söyler. çok uğraştık der düzenlemesi için...
thom yorke un beni katlettiği şarkılarından biridir. bana beni değil de; bana beni olmadığım bir şey gibi hissettirmesidir katledilmiş olmak. hiç durmadan artılar yüklüyorum kendime sanki, hissettirmeden hareket eden elektronlar gibi! sanki bulutların üzerinde oturup yaşamıma baktıkça içimden geçirdiğim melodi gibi. sanki söylemek isteyip de söylemeye çalıştığım ama yine de söyleyemediklerim gibidir bu şarkının hissettirdiklerini açıklamaya çalışmak! mucizevi, ilahi bir eser!
ama yine de bana bunu yaptığı için tom york u esefle kınıyorum.
acıtıcı ve yüce!
insanı yapay ve somut bir dünyadan alıp dokunabileceğin kadar gerçekçi bir soyuta götüren şarkı.
an'dan kaçıyorsun. this isn't happening..kendinden kaçıyorsun. i'm not here...varlığı biliyorsun ama reddediyorsun.
gece gece insanın ağzına sıçan şarkılar kategorisinde bir numara olması gereken şarkıdır.
bu sarki ruhun bedenden ayrilmasi gibi bir sey olsa gerek inanana.
insanın hayatını sorgulatan şarkı. bu şarkıyı dinlerken film şeridiniz akmaya başlıyor ve kötü anılarınızı görüyorsunuz. o anların içine giriyorsunuz ve kendinizi dışarıdan izliyorsunuz, o an "i'm not here, this isn't happening" diyorsunuz. işte...
uzaklara götüren, istanbul'un grisini hatırlatan şarkıdır.
Dinlerken kolunu bacağını kesiyorlarmışçasına acı veren, acıyı hissetmemek için sigara üstüne sigara yaktıran radiohead ilahisi.
hayat siker.