bugün

şu an yayında olan dizilerin en iyisi.
4.sezonda bizi zikip bıraktığı doğrudur.

“That's right, we don't submit to terror… we make the terror,”
kevin spacey muhteşem bir aktör: bu diziyi bu kadar sevdiren de, kötü bir adamla bağ kurmamızı sağlayan da o. (bkz: fu)
Gerçekten çıtayı yukarılara çıkaran bir dizi. amerikan başkanlığı gibi cesur bir alana spot yakmak cesaret verici bir durum. genelde bu tarz belgesel/ film çalışmalarına insanlar mesafeli yaklaşırlar. acaba amerikan rüyası veya kapitalist gücün farkındalığı dış dünyaya verilen bir mesaj mıdır gibilerinden sorular insanın aklına takılmıyor değil. fakat politikanın kirli arka bahçesine cesur bir dokunuş hissi uyandırıyor. zaten siyaset, yalan söyleme sanatı olarak tarihe not düşülüyor bu çağda. ayak oyunları, gücün kutsanması, zamanla diktatörlüğe evrilen iktidarlar, faili meçhul cinayetler, iki yüzlü kişilikler, sahte gülümseyişler, yeminler üzerine kurulan yalanlar vs...

kevin spacey'in muhteşem oyunculuğu diziyi alıp götürüyor. Ayrıca kameraya yönelik monologlar, gerçekten cuk diye oturuyor. David Fincher'in parmak izleri görünüyor...
Dizi sadece siyaset ya da politika değil. insan doğası ve kazanma içgüdüsünü inanılmaz bir şekilde aktarıyor. Başta önyargılı bir şekilde baktığımız olayın arkasından öyle haklı nedenler çıkıyor ki insan her karaktere farklı bir gözle bakıyor.
We dont submit to terror. We make the teror * diyerek 4.sezonunu über şekilde kapatan Frank abimizi deli gibi özlediğimiz dizi.
Netflix yeni sezonu her yıl olduğu gibi bu yılda 27 Şubat'ta yayınlayacak. Geri sayımımız sürüyor
"Gerçek cesaret nedir biliyor musun? Ne hissedersen hisset ağzını kapalı tutmaktır."

http://sinema.mynet.com/d...dsdan-9-hayat-dersi/41013
görsel
netflix'te sürekli önüme çıkan ama sürekli sonraya bıraktığım bir dizi idi ama gerçekten büyük lezzet alıyorum izlerken.
House md ile birlikte bence en iyi kurgulanmis kahramana sahip dizi. Her iki basrolun de antikahraman olmasi ve tum dunyayi kasip kavurmalari insanlarin aslinda nasil olmak istediklerine dair onemli bir veri. Bu arada gregory house gercek bir idolken fu. gavatliklariyla eksi puan kazanmaktadir.
mükemmel bir dizi insan ilişkileri insanları yönetme yeni dünya düzeninde yaşayabilmek için çok şey öğretiyor. kısacası siyaseti öğretiyor. işyerinde bile bu diziden öğrendiğim çok şeyi kullanıyorum.
Asıl bu diziyi izlemeyen çomardır. Siz daha arka sokaklar izleyin. Kaliteli adamı ayırma yollarından biri starbucks a gidenleri seçmek değil bu tarz kişisel zevkleri ölçüt olarak kullanmaktır.
muhteşem bir dizi. en sevdiğim dizilerden. bir politikacının hırsı ekrana daha iyi yansıtılamazdı. kevin spacey'in oyunculuğu mükemmel.
Öncelikle, peter russonun johnny sins'e,
claire underwood'un cercei lannister'a(hem fiziken hem karakter olarak) accaip benzediği dizi.

diziye laf yok. çok sürükleyici ekranın başından ayrılamıyorsunuz resmen. Konu, işleyiş, atmosfer, ve tabi ki oyunculuklar. Önümde 3 sezon var ve korkarım 3 günde bitirip aylarca yeni sezonu bekleyeceğim... Tempo her zaman çok yüksek, hep bir olay hep bir entrika. Sıkılmak imkansız. gerilim var ama konuyla ilgili. Ekrandan bir şey mi fırlayacak gerilimlerinden değil. Bu da benim gözümde artı 53826282 puan.

Kevin spacey'nin american beautydeki adam olduğunu 6.bölümde falan hatırladım. Gerçi o filmi çok sevmemiştim ama bu adam bi harika dostum! Karizmanın sözlük anlamı resmen.
Bu dizi sayesinde fit vücutlu kel adamların bana ne kadar seksi geldiğini bir kere daha anladım. Ayrıca Kevin spacey'i stalklamaya çalıştım ama adam adeta sır küpü. Özel yaşamı hakkında hiçbir bilgi yok neredeyse. Evli mi, çocuklu mu, gay mi.. Nothing.
Muhteşemm bir 2.sezon yaşatmış olan dizi. Var ya bu dizinin bence tek bir kötü yanı var, o da tüm bölümlerini tek bir günde internet üzerinden yayınlıyor olması. Öyle olunca da insanlar tek tek her bölüme yorum yapmıyor, teori üretmiyor, entry kasmıyor. Çünkü ne dese bi sonraki bölüm elinin altında zaten, konuşacağına izliyor.

Bak mesela 2 günde 2 sezon bitirdim, aslında dizi o kadar hareketli ki her bölüm kafam yanıyor. isimler, olaylar her şey birbirine giriyor, ertesi bölüm hakkında yapılabilecek onlarca teori var -Ki benim yaptığım tahminler hep boş çıkıyor mesela- Ve bölüm bitince sözlüklere girip s2s3 s2s4 spoiler diye yorum okumak, youtubedan teori videoları izlemek istiyorum, ama yok. Çok az. Çünkü insanlar hemen diğer bölümü açıp izliyor. Bu da dizinin revaçta kalma süresini azaltıyor. Bunun yerine 2 ayda hafta hafta verseler, gottan daha çok kıymete biner bu dizi söyleyim.

--2.sezon full spoiler--
Sonunda oldu. Adamımız başkan oldu. Tamam biliyordum Ama şaşırdım çünkü çok erken geldi bana. Daha 2.sezondayız. Demek ki diğer sezonlarda başkan kalmak için verdiği mücadeleyi izleyeceğiz.

Herkes threesome sahnesine şaşırmış. Ben o kadar da şaşırmadım. Ne bekliyorsunuz abi? open marriage dediğin şeyde başkalarıyla yatabiliyorsan, işe eşini katman pek de büyük olay değil.
--spoiler--

yeri gelmişken, open marriage, open relationship dediğin şeyin aslında harika bir şey olduğunu bizlere gösteren dizi(gerçi bizim ülkede boku çıkar, erkek yapar da kadın yapınca iş kıskançlık cinayetine döner). Bu sayede hem evliliğin monotonlaşmamış, hem sen gözünü doyurmuş ve fiziksel tatminini yaşamış oluyorsun. Günün sonundaysa duygusal ve mental olarak döndüğün insan yine eşin. Bu dünyada en güvendiğin insan yine o.

Bunu günümüzdeki ilişkilerden kaçı için söyleyebiliriz? Evet fiziksel olarak yanında olabilir ama aklında kimbilir kimler var.

Claire- frank underwood çiftinin ilişkisine bayılıyorum. Bana bir ilişkide en önemli şeyin güven olduğunu öğrettiler resmen. Hayatımda o kadar güvenebileceğim bir insan var mı diye düşünüyorum, ı ıh anama babama bile öyle güvenemem heralde. işlediği cinayetleri, yattıkları insanları, her haltlarını biliyorlar, küçümsemiyorlar, eleştirmiyorlar; saygı duyuyorlar, koruyup kolluyorlar. Perfect match, perfect couple.
yeni başladığım dizi. 7. bölümdeyim. so far so good so what. dizi çok sardı beni, zevkle, hiç sıkılmadan izliyorum. ama yemişim dizinin güzelliğini kötülüğünü. kevin spacey oynuyor lan. bu herifi izlemek apayrı bir zevk. hele ki böyle bir diziside izlemek. tam bir şölen. sıçtığımın netflix ine ayda 40 lira veriyorum. sırf bu dizi için bile veririm.
mükemmel bir dizi. Siyasetin tüm pisliğini göz önüne seriyor.
suan s3e8'e gelmiş olduğum dizi. spoiler vermeden yorum yaparsam eğer ilk 2 sezonu çok daha hızlıydı. tabii orada amaç en tepe olduğundan hızlı olması normaldi ancak 3.sezonda fazla durağan geçiyor şuan. ilerledikçe olayları konuşuruz.

--spoiler--
evet 3.sezonu da bitirmiş bulunuyorum. yukarıda da yazdığım gibi ilk 2 sezona göre daha yavaş bir sezondu ancak yine de iyi diyebiliriz. frank abinin aslında nasıl büyük bir egoya sahip olup kendi çıkarları için ortalığın amına koymasına şahit oluyoruz. ancak karısıyla arasındaki ilişkilerin bu ego yüzünden de gün geçtikçe boka sarmasını gördük bu sezon. eşiyle arasında 30 yıllık ego çatışması sonunda ortaya çıktı ve 4 sezona sarkacak çatışmanın ayak izlerini gördük finalde. aslında 2 bölüm kadar 4.sezona da giriş yaptım. neyse 3.sezona geri dönersek ipleri sürekli elinden kaçırma tehlikesi yaşayan frank abinin başkanlık döneminin diğer görevlere oranla ne kadar zor oldugunu da anlaması açısından çok iyi oldu. claire bacının inatla egosuna yenik düşüp saçma işlere girmesi falan dizinin bence gerçekliğine gölge düşürdü. neyse sonuç itibariyle idare eder bir sezon seyrettik. umarım ilk 2 sezonun temposuna 4.sezonda çıkılır.

--spoiler--
5.sezonunun şubatta değil taa mayısta geleceği bilgisiyle beni baya üzmüş dizidir. Açılış jeneriğini bile çok özledim...
Pek bilinmeyen ophelia of the spirits Şarkısı. Pek duru ve bir o kadar sakin ama vurucu bir şarkı.
Yahu 5. Sezon fragmanı yayınlandı, yer yerinden oynadı ama Uludağ sözlükte kimse, hele ki son zamanlarda buraya bir şeyler yazmamış. Underwood hanedanı aldı başını gidiyor.

Ne demişti ünlü şair underwood:
"Democracy is so overrated."
F. Underwood
nefeslerimizi tuttuk bekliyoruzdur efenim.
Ilk iki sezon cok iyiydi. Zaten o adama asigim... sonra izlemeyi biraktim niyeyse.
dizilerin tanrısı olma yolunda ilerliyor.
dizi dedinmi ilk akla gelendir. dizinin şahıdır, padişahıdır