bugün

anadolu’da kurulmuş ve anadolu’ya hakim olabilmiş ilk krallık. zengin eski doğu kültürü ve batı arasındaki kayıp halka. zamanının en büyük askeri ve politik gücü. mısır’ın güçlü firavunlarının en zorlu rakibi. yakın doğu’nun çehresini daimi olarak değiştirmiş 3500 yıllık bir medeniyet. anadolu’nun her yerinde, kültürel mirası ve yapıtlarıyla hala nefes alıp veren bir uygarlık. insanlık tarihinin en dinamik ve fırtınalı dönemlerinden “fethedersin” ya da “fethedilirsin” kuralının geçerli olduğu bronz çağından kalan eşsiz bir miras.
Hititler, Mısırlılar kadar " medyatik " olamadıklarından olsa gerek, bugüne kadar hakkettiği ilgiyi görememiş bir medeniyettir. Zira gerek hiyeroglif yazısı olsun, gerek hukuk kuralları, dini inançları ve savaş teknikleri olsun, mısırlılardan aşağı kalmayacak derecede gelişmişlerdir. Örneğin, Hititler, 10-15 tona varacak ağırlıktaki taşları kaldırıp, taşıyabiliyor, bunları yontarak şekil verebiliyor ve gayet estetik açıdan hoş görünen binalar yapabiliyorlardı. Hattuşa, gerek binalarıyla olsun gerekse dönemin şartları düşünüldüğünde gelişmiş kanalizasyon sistemiyle olsun dönemin en medeni yerlerinden biriydi.
Hititlerin, Anadolu'ya nereden geldiği ise tam olarak bilinememekle beraber, bazıları boğazlar üzerinden kuzeybatıdan, bazıları ise kafkaslar üzerinden kuzeydoğudan geldiklerine inanmaktadır. Benim şahsi fikrim, hint-avrupa kavimlerinin yoğun bulunduğu yer olan, hazar denizinin kuzeybatısı ile, karadenizin kuzeydoğusu arasında sıkışıp kalmış olan stepli bölgenin, hint-avrupa kavimlerinin yoğun yaşadığı yer olduğu göz önüne alınırsa, kafkaslar üzerinden geldikleridir.
Hititleri özel yapan bir diğer özellikleri ise, bugüne kadar bilinen ilk hint-avrupa dilini konuşuyor olmalarıdır. Dillerinde de zaten bugünkü ingilizceye de benzer sözcükler taşımaktadırlar. Çözülen ilk hititçe cümle " Önce ekmek yiyeceksin ardından su içeceksin " anlamına gelen cümle olup, cümlede geçen su sözcüğünün hititçe karşılığı " vatar ". Çarpıcı bir kaç kelime örneği de şöyledir:

Vatar=water=su
Newa=New=Yeni
Nas=Nos(otros)ispanyolca=biz
bunun dışında her ne kadar hint-avrupa dilleriyle alakası olmasa da
"walla" adlı kelimenin hititçede "and içmek, tapmak, yüceltmek" anlamına gelmesi dikkat çekicidir.

Hititler, işlerini diplomasiyle halledemedikleri durumlarda, savaş konusunda da oldukça başarılı bir toplumdular. Tevrat'a göre, Hititlerin savaş arabalarının çıkardığı seslerden ötürü bugünkü Suriye civarında yaşayan halk korkudan titrerdi. Savaş konusunda ne kadar yetenekli oldukları, Kadeş savaşında da ortaya çıkmıştır. Mısır hiyerogliflerindeki yanlış anlatımlar yüzünden her ne kadar savaşı Hititlerin kaybettiği zannedilse de, aslında mısırlıları hititlerin elinden, tarihteki bir çok savaşta olduğu gibi, hitit ordularındaki askerlerin, ganimetler uğruna savaş disiplininden ödün vermeleri kurtarmıştır.

Dini açıdan da oldukça ilginç bir toplumdu hititler. Fethettikleri her halkın tanrılarını kendilerine adapte ediyorlar ve dinlerine sürekli tanrı ekliyorlardı, bu yüzden de 1000 tanrılı halk olarak bilinmektedirler. Hititleri belki de tarihteki diğer uygarlıklardan en farklı yapan yönleri, etrafındaki uygarlıkların kültürlerini benimsemeleri ve herbirinden birşeyler almalarıydı zaten. Hitit dini hakkında fazla bir bilgim yok ancak şu hikaye hep hoşuma gitmiştir:

Hitit kralı Murşili'nin fazla yaşayamacağı sanılıyordu çünkü çok sıklıkla hasta oluyordu. Murşili bir tablette şöyle der: " Ben küçük bir çocukken, tanrıça iştar, düşünde babama şöyle demiş. Murşilinin ömrü az yakında ölecek, onu benim hizmetime ver, böylece yaşar."
Ve gerçekten de Murşili yaşamış ve Hititlerin en ünlü krallarından biri olmayı başarmıştır. Benim dini, inancıma en büyük darbeyi vuran ilk salvo işte bu olaydı. Asla var olmamış iştar bunu gerçekleştirdiyse bizim şimdi inandığımız dinler neyin nesiydi ? iştar var mı ? Yoksa bu olay nasıl oldu ? vs. gibi düşünerek dini sorgulamaya başlamıştım. Belki de saçma bir düşünceydi ama bilemiyorum.

Bunun dışında bazı kaynaklarda, Kuzeyde yaşayan Kaşgaların, Hititlerin en amansız düşmanı olduğu belirtilmektedir. Çok barbar olarak nitelendirilen bu toplum, Hattuşa'yı bile dümdüz edebilecek bir güce sahiptir. Bazı kötü niyetli olmaları muhtemel kimseler, bunların türklerin ilk atası olduğundan dem vuruyor. Dayanak olarak ise, orta asya toplumlarında olduğu gibi atlı olarak savaşmalarını gösteriyorlar. Ancak, bu tutarsız bir yaklaşımdır, zira Kaşgaların ardında bıraktıkları izler pek azdır. Ne bir tablet, ne de üç beş üzengi dışında başka bir alet. Dolayısıyla, Kaşgaların kim olduklarını ve Anadolunun yerlisi mi yoksa göç edecen bir toplum mu olduklarını bilmemekteyiz.
Hatti,hurri-urartu gibi toplumlar kafkas kökenlidir

Mitanniler ise hintlilerin hurriler ile karışımı ile ortaya çıkmıştır

Hititler ise bilinen en eski hint-avrupalı topluluklardan biridir diğeri pala ve luviler.
bu uygarlık diğer anadolu uygarlıkları gibi kimseyi yıkmaya ihtiyac duymamışlardır. zira yıkacak bi medeniyet yokmuş o zamanlar anadoluda. ilk kez bu medeniyet gelmiş ve kurulmuş anadoluya. başkentleri çorum yakınlarında olan hattuşa dır. bu devlette kadının yeri büyüktür. zira tavannana dedikleri kraliçeleri kraldan sonra en yetkili kişidir. kral savaşa mı gitti, hemen tavananna koltuğa gecer cariye kadınlarla gün yaparmış, kadınlar matinesi yapıp sarayda kuşum aydın a konser verdirirmiş.
neyse gel zaman git zaman o dönemin en güçlü devletlerinden biri olan mısır, suriye ye saldırmış. bunu tehlike olarak gören hititler, suriyenin kuzeyinde bulunan kadeş şehri yakınlarında mısır a saldırırlar. baya uzun bi süre yenişemeyince bakarlar yukarda asurlular güclenmiştir, derlerki bre ramses ii, bre bilmem kaçıncı hattuşili, biz burda kaç zamandır savaşıyoruz bu asurlular güclendi gelip ikimizinde .mına koyacaklar ikimizde bi sikim alamıyacaz, der ve sonrasında tarihin ilk yazılı barış anlaşması olan kadeş anlaşması nı imzalarlar.
(bkz: kadeş anlaşması)
Eski bir anadolu kavmi

Yaşadığı dönem hemen hemen tüm anadolu'yu ve mezopotamya'yı almış arzava,babil,ugarit gibi tüm devletleri de istila etmişlerdir

Kendilerini bitiren kıtlık üstüne dor(doris) ve deniz kavimlerinin istilasıdır zamanla suriye ve güneydoğu'ya çekilip ufak krallıklar kurmuş bir daha da kendilerine gelemeyerek bölgedeki semitiklere katılmışlardır sonra bölgeyi istila eden ahameniş,makedonya,pontus,selevkos,roma,bizans,selçuklu ve osmanlı arşivlerinde de isimleri geçmez.
asıl adı hitit olmayan anadolu nun bilinen ilk medeniyeti. hitit kelimesi onları tanımlayan diğer kavimlerce, yahudilerin eski ahitinde geçmektedir. hititler kendilerine nesi dilini konuşan, nesili derlermiş. kökenleri bilinmemektedir. ama hint/avrupa kavmi oldukları hususunda görüş birliği vardır. anadolu ya ön asya dan göç ettikleri tahmin edilmektedir. çerkez oldukları da iddia edilir. öncülleri olan hatti halkı üzerinde yönetici sınıf olarak büyük bir imparatorluk kurmuşlardır. tarihte ilk yazılı antlaşma hititler ile mısırlılar arasında yapılan kadeş antlaşmasıdır. i.ö 1400 yılında hititlerin yönetimi altında bulunan ve toroslarda yaşayan kizvadana kabilesi tarihte ilk olarak demiri işlemesini bulmuştur. hititler demirin sırrını özenle korumuşlardır. mısır firavunu kendilerinden bir miktar demir isteyince ona hediye olarak sadece bir demir hançer yollamışlardır. demirin sırrı ve demir işlemeciliği hititler yıkıldıktan sonra bütün dünya ya yayılmıştır.
Anadolu'da ilk kez organize devlet kuran medeniyettir. başkenti boğazköy (hattuşa)'dür.
Dor(doris) kavimleri (greklerin ataları) tarafından ortadan kaldırılmıştırlar.
-kızılırmak kıvrımı içinde kurulan bir devlettir.
-merkezi otoriteyle yönetilir.
-tarihte ilk meclis yönetimi hititlerde görülmektedir (pankuş meclisi)
-hititler tarihteki ilk medeni kanunu oluşturan uygarlıktır.
-evlenme , boşanma , miras vb. alanlarda düzenlemeler yapmışlar ; evlenmede resmi nikahı şart koşmuşlardır.
-hititler tanrılarına sunmak üzere anal denilen , tarihi kayıtlar tutarak , tarih yazıcılığını başlatmışlardır.
Yunanı bilmem de demiri dünya tarihinde ilk kez işleyen anadolu kavmi

Zannedildiği gibi hattilerden farklı bir kavim de değildirler hatti denilen halk hint-avrupalılar ile karışınca ortaya Hititler çıkıyor işte yani hattiler ön-hititlerdir Hititler de hattilerin torunudur

Deniz insanları olarak anılan denizci kabilelerin (filistin,sicilya isimleri de bu kabilelerden gelir) yıkılmış bir anadolu uygarlığı güneydoğu anadolu ve suriyede ufak şehir krallıkları kurmuş zamanla asur egemenliğinde kaybolup gitmişlerdir

Kitab-ı mukaddes ve Kuran'da geçen kral-peygamber Süleyman'ın eşi de hititlidir annesi de yanlış hatırlamıyorsam Hitit idi.
çorumlulaşarak tarih sahnesinden çekilmiş bir topluluk.
tevrat'ta önemli kişilerin bir çok hititli eş aldığından bahsedilir.
meclisinin adı pankuş olan devlet. kral savaştayken devleti kraliçenin yönetmesi, yıllıkların yazılmasıyla objektif tarihçiliğe örnek teşkil etmeleri ve ilk yazılı antlaşmayı yapmaları sebebiyle tarih derslerinde atlanamayacak bi konu teşkil ederler.
Karadeniz in kuzeyinden iki kol halinde birisi balkanlar diğeri kafkaslar üzerinden anadolu ya gelmiş hint-avrupa kavmi.
hukuk sistemi modern zamanın pek çok devletininkinden gelişmiş ve adil olan antik devlet.