yazması ne kadar doğru bilemem ama herşey kötü giderken insan ister istemez Allah'a sığınmış vaziyette buluyor kendini. Az önce ağladığımı farkettim bu sebeple. Herşeyin üst üste gelmesi, azar azar dolman ve duyduğun ezan sesiyle ağlaman. Ağlarken huzur bulman, bir tek Allah'a sığınabileceğinin farkına varman. Anlatılamaz bu.
zaten başka ne yapabiliriz diyeceğim önermedir. elden bişey gelmediğinden bir nevi tevekküldür. Bana acıyan herkese düşman olurken sadece onun acımasına muhtaç olduğum tanrımın , sığınacak devasa bir liman olduğunu bilmemdir.
Mesele isler iyi gidince de "irtibati koparmamak"tir. er kisinin kari da budur. isler kotuyken ateist bile "ilahi bir guce" siginir.
Malum, kendini allah yerine koyan firavun bile son nefesinde iman etmistir ama ne fayda!
"ah ne fayda ah ne fayda
kefen beyaz ah ne fayda..."
islamın en önemli şartlarından biri "allaha sığınmaktır" fakat bunun çok önemli değinilmesi gereken yüzyıllık bir ayarı vardır.. "yapılabilecek her şeyi yaptıktan, yaptığına emin olduktan sonra" kadere hayır ve şer'in allahtan olduğuna inananarak ona sığınılmalıdır.
yani sonuç olarak karşılaşılan ilk zorlukta bir bok yapmadan direk allaha sığınırsanız siki tutarsınız.
bu mesaj çok açık ve nettir.
insana güç verir.
öyleki dünya karşında olsun umrunda değildir çünkü allah kalbindedir seninledir.zaten önemli olan da o dur.
inanırsınki her karanlık gecenin aydınlık bir sabahı vardır.
yaşanan her kötü olay belki de günahlarına kefaret olmaktadır.
bilirsinki allah sevmediği kuluna dünyanın tüm nimetlerini verir.
dolayısıyla onun da seni sevdiğini anlarsın.
öyle olur, her şey kötü gittiğinde Allaha dua edilir, yardım istenir.
ama işler iyiye gittiginde hiç şükredilmez, her şey kendi başarısi gibi kabul görülür. iste bu durum din çaresizlerin dini sözünü desteklemektedir.
asıl önemli olan da budur zaten.
kötü giden hayatınla uğraşmayı bir kenara bırakıp iyisiyle kötüsüyle, en samimi halinle tanrıya sığınabilirsen en büyük sınavı geçmişsin demektir kanımca. insan fanidir, ölüm de onun içindir, dert de, sevinç de. ama asıl mesele bu derdin, kederin arasında o'nu bulmaktır. her şeyin o'ndan geldiğine, o'nun takdirine olan inancını bir an olsun kaybetmemektir.