çabalamadan, çaba sarf etmeden, hayatın zorluklarını görmeden, tam anlamıyla kolaya ve rahat erilmediğini. hani böyle olmadan varılsa bile, kıymet bilme duygusu az olacağından elinden kayıp gitmesi gibi. gerçi yine de belli olmuyor. kısmet kader işleri.
kimseye öyle yüzde yüz derecesinde güvenilmemesi gerektiğini, ama bunun yanında güven olgusuna da düşman olmayarak, hayatın inişli çıkışlı olduğunu idrak ederek, her gecenin bir sabahı olduğunu düşünerek hayatı devam ettirme gayesinde olmak gerektiğini. öğrendim. ya da öğreniyorum. öğretiyor hayat. öğreneceğim.
''Yaşanılananlar, görülenler ve ögrenilenler ne kadar acı olursa olsun, macera insanoğlu için büyük bir nimetti. Çünkü dünyadaki en büyük mutluluk, bu Dünya'nın şahidi olmaktı.''
kimsenin kimseden size fayda olmayacağını öğrenmek. öğrenmeseniz de öğretiyorlar bir şekilde zaten. en iyi gününüzde de kimseden bir şey beklememek lazım ki, en kötü gününüzde beklemeyebilesiniz.
Aslında bugüne kadar çok şey öğrendim gibi geldi ama öğrendiğim en büyük şey :hiçbir şey. Çünkü hayat hakkında ne zaman bir şeyler öğrendim sansam bana yine aksini ispatlayarak toy ve aptal hissettirmiştir. öğrenemedim açıkçası sadece bocalıyorum.