inişlerle çıkışlarla dolu olan,senin olan,seni üzen,seni ağlatan,seni sevindiren,sana şanslar veren ve alan,sensiz bir anlamı olmayan ve sensiz de pekala olabilen(?),devam edebilen,durabilen,gerisine bakabildiğin ,bazen ilerisini tahmin edebildiğin ...bazen elinden alınan bazen sebebi olunan ....merak edilen: ne ki hayat?
Sevilenin sevip sevenin sevgisini kazanması için bize ikram edilmiş ancak çoğu zaman kendisinin farkına varamadığımız ve kısalığından şikayet ettiğimiz, içinde bulunduğumuzu bildiğimiz bir olgu.
hayat; yaşadıklarının karşısında dünyaya geldiğin gibi eriyip yok olarak gitmektir.
bazen acı, hüzün, gözyaşı..
bazen de bir damla mutluluk, bir kahkahadır..
hep anlamını arayıp aslında içinde olduğumuz; her saniye nefes aldığımız hayatı sorgulamaya çalışmamız hayatımızdan memnuniyetsizliğimizi dile getirse de hep kafamızda soru işaretidir. evet hayat nedir?
Ülfet belâlı şey, fakat uzlet sıkıntılı,
Bilmem nasıl geçirmeliyim son beş on yılı?
insanlar anlaşıldı. Cihânın da sırrı yok,
Kalsaydı tirkeşimde bugün tek bir altın ok
En tatlı bir hayâl için atmazdım ufkuma.
Dalsın yakında gözlerim artık son uykuma!
"Yalnız duyan yaşar" sözü, derler ki, doğrudur
"Yalnız duyan çeker" derim, en doğru söz budur.
Gördüm ve anladım yaşamak mâcerâsını,
Bâkiyse rûh eğer dilemezdim bekasını.
Hulyâsı kalmayınca hayâtın ne zevki var?
Bitsin, hayırlısıyla, bu beyhûde sonbahar!
Ölmek değildir ömrümüzün en fecî işi,
Müşkül budur ki ölmeden evvel ölür kişi.
hayat beni acıtıyor
hiç kimsenin acıtmadığı kadar
hayat beni üşütüyor
hiçbir şeyin üşütmediği kadar
hayat içime dolmuş bir garip ruhtan ibaret
gün geliyor gözlerimden gözyaşı olarak fışkırıyor
bir titreme geliyor, gözyaşlarıyla birlikte
hayat beni acıtıyor
hem de çok
damarlarımı acıtıyor, damarlarımda dolaşan kanı...
hayat hiç acımıyor, hep acıtıyor, acıtıyor...
içimi acıtıyor, dışımı da öyle
hayat beni ağlatıyor, feci yakıyor
yaktığı yerleri gözyaşlarıyla söndürüp geçiyor
söndürüyor hayat beni
hiç bitmeyecek sandığım umudumu bile
tüketiyor hayat...
hayat beni kanatıyor
kanımdan aşk damlıyor
kanımdan sevgi
kanımdan nefret damlıyor
kimi zaman çığlıklarım içimde hapsoluyor
hayatın en acımasız zamanlarında
gözyaşlarım bile içime akıyor
içime akarken bile yüzüm gülüyor kimi zaman
yüzüm gülüyor diye herkes beni mutlu sanıyor
hayat hiç acımıyor, canımı sıkıyor
hayat hayatımı karartıyor bazen
sonra bir güneş olup açıyor
bazen bir karın ağrısıyla
bazen bir kalp sancısıyla
bazen bir gök gürültüsüyle
iki büklüm yapıyor
hayat
acıtıyor
yakıyor
yaktığı yeri
söndürüyor gözyaşlarıyla
sonra hayat
bitiyor
amacı ne hayatın...
acıtmak
yakmak
söndürmek
geriye küllerimizi bırakmak
herkesin iyi veya kötü, alengirli ya da afili bir şekilde yaşayıp, sahip olduğu şey.
akla düşürdüğü işaretlerle dile gelen. bir Resurrection edasıyla simgeleşen.
sıradan ve basit, yaşa ve öl kıvamında. ama zaman zaman herhangi bir strateji oyununun brutal modu gibi, acı çekerek öl.
arkasından konuşmak belki sıkıcı. en iyisi kısa yoldan;
''Davranışlarından utanıp, sıkılma; hayatın tümü bir denemedir'' demiş ralph waldo emerson. niye biz insanlar kendimize bu hayat denen gecici tas catlasa 60 senelik süre olan (gerci bunun 5 senesi bize ait gerisi teferuattir) hayati gereksiz sıkıntılar kederlerle 10'da dokuzu korkaklik 10'da biri düsünce olan eylemlerle zehir ediyoruz anlamiyorum.
dünya üzerinde en fakirinden en zenginine, en sahtekardan en dolandiricaya kadar her insan kendini bir kuruntulara kaptiriyor.
hata yapmaktan korkuyorlar ve bedel ödemekten götleri tutusuyor.
yahu arkadas sen kendini ne kadar sıkarsan sık eninde sonunda babayi alacaksin yahu. çünkü günün birinde azrail arzı endam edecek ve canini alacak yahu geberip gideceksin.
bütün ömrün boyunca yaptiğin her şey bir anda yok olacak yahu.
hadi bilemedin mirasin olacaksa en fazla evladlarin iki gün aglayacak ve ücüncü gün catir catir senden kalacaklari yiycek yahu behey hiyar.
hatasiz kul olmaz. hta yapacaksin yasadiğini anlayacaksin. hatasiz bir insan sıkıcı insandir. ve su ömür denen ödülü boku bokuna kullanmis olur.
herşeyi saglama bağlayanlar sıkıcıdır. ama zarlarini kullananlar ise bu hayat seruvendir.
ama zarlari kullanirken bokunu cikartmamak lazimdir. çünkü ayvayi yiyebilir insan.
demir demirkan'ın bence en ilginç parçası. hiç alışık olmadığımız bir biçimde karşımıza çıkmış bu sefer. fazlasıyla elektronik. sözleri:
bileklerimde birer altın kelepce
gögsümdeki bu izler pence pence
kuruyor toprak yaralarımın icinde
parcalandım bir ruyanın pesinde
tanrı gibi yasadım kul gibi öldüm
hayat nedir?, hayat nedir?
seytan gibi cehenneme gömüldüm
giden gider.. kalan kalır...
ölen bilir, hayat nedir?
giden gider.. kalan kalır..
ölen bilir, hayat nedir?
toz oldu tastan kalbim ellerinde
savrulurken küllerim tek nefeste
katilim ol gel bitir "bir tetikte"..
vur sırtımdan durma.. ölürüm hergün bin kere!
tanrı gibi yasadım kul gibi öldüm
hayat nedir?, hayat nedir?
seytan gibi cehenneme gömüldüm
giden gider.. kalan kalır...
kul yanarken ben kendimi gördüm
ölen bilir, hayat nedir?
laneti çözdüm kayıp özüme döndüm...
giden gider .. kalan kalır..
ölen bilir hayat nedir ?