bir çok kişi en başında aslında tepki verse de aslında en mantıklı olan tanışma biçimidir. Sanki kendi tanıdıklarımızdan çok hayır gelmiş gibi bu tanışma şekline ön yargı ile bakmak asıl bağnazlıktır.
27-30 yaşına gelene kadar bir sürü kadın/erkek giriyor hayatımıza. Hepsi günün birinde ya gidiyor ya biz onlardan gidiyoruz ve hepsinin muhakkak bir izini ruhumuzda barındırıyoruz. Tıbben ruh nakli mümkün olmadığı sürece de içimizde kalacak her biri iyisiyle kötüsüyle. Ardından bambaşka biri ile hayatımızı birleştirip, aile kuracağız. Ama içimiz hep izlerle dolu olacak ki her yeni ilişkide önceki ilişkinin heyecanını kaybediyoruz. Her ilişkide biraz biraz kendimiz olmaktan sıyrılıp, oyunu kurallarına göre oynamaya başlıyoruz. Kozlar sunup, hamleler yapıyoruz. Oysa hiç birimiz ilk ilişkimizde böyle değildik. Daha samimi daha içtendik. işte evlenene kadar da tüm bunları kaybedip kendimiz olmaktan uzaklasıp bambaska biri haline dönüşmeden, acılar çekmeden, kimseden gelecek umut etmeden belli bir yaşa gelip ardından ailenin de tanıdığı uygun biri ile tanıştırılıp, mantık çerçevesinde evlenmek en uygun olanıdır.
Annelerimiz babalarimiz zamaninda simdi tek tük olan evlilik. 3 yil flört dönemi yaşayip evlendikten sonra 2 sene surmuyo ki boşanan çiftlerin haddi hesabi yok.gorucu usulunde goruyosun evleniyosun ve mutlu mesut yasiyorsun. Simdiki nesilden kim boyle ister ki. Simdiki nesil -acaba beni kandiriyor mu, rol mu yapiyo, benden once neler yasadi gibi supheci tavirlar var hep. Birde Ayni evde yaşamak farkli derler hep. Sunu aciklayin neyi farkliymis. Evlenince gorursun muhabbeti yapmayin artik. Evlilik fobisi olacak bende artik.
aldatmaya en güzel sebebiyet verebilecek evlilik türü.
bir kere duygu yok işin içinde. aman zaman geçiyor, aman çocuk derken hatta kalbinde başka birisi varken sırf çevre baskısından dolayı tutup sevmediğin biriyle evleniyorsun, evleniyorsun ve en az 100 kişinin gözünün içine baka baka ''hastalıkta sağlıkta ömür boyu...'' diye yalan söylüyorsun.
ondan sonra tak yarın, öbür gün sevdiğin biri çıkıyor karşına. ohh mis gibi boynuzlamaya giriş 101 dersi.
Boşanma hadisesi ile karşılaşma olasılığını oldukça aşağı çeken evlilik türüdür. Paylaşılacak çoğu şey evlilik öncesi paylasilmadiği için evliliğin ömrünü uzatır.
pazardan karpuz alıp eve götürmeye benzer. iyi çıkarsa mutlu mesut yaşarsınız, çoluk çocuk takılırsınız. yok ters çıkarsa doğdunuz yere geri gitmek istersiniz.
(bkz: risk budur)
son zamanlarda mantıklı gelmeye başlayan evlilik usulü. Bunca sene karşıydım, kendi bulduklarımı gördüm ağzımın payını aldım, görücü usulü olsun da aile büyüklerim deneyimlidir doğrusunu bulurlar diye düşünmüyor değilim.
sanılanın aksine aslında flört dönemi yaşanabilen -nişanlılık- ama tarafların birbirini aileler aracılığıyla tanıdığı evlilik usulüdür. günümüzde pek çok çift bu yolla evleniyorlar ve boşanma oranları da çok düşük bunda çiftlerin daha önceden birbirlerini daha önceden tanımaması da etkili. çünkü bizim yolda daha önceden kız erkeği; erkek kızı sapına kadar tanımış oluyor ve aşkın ateşi sönünce -ille de sönücek diye birşey yok- anlaşmazlıklar baş gösteriyor. huzurun bozulmasıyla boşanmaya giden yol açılmış oluyor. görücü usulünde ise tarafların birbirini daha geç tanıdığı için küçük anlaşmazlıklar çıkmaya başladığında iş işten geçmiş iki çocuk sahibi olunmuş oluyor. anlaşmazlıklar büyürse aile baskısıyla veya çocukların sayesinde bir şekilde halledilmeye çalışılıyor. bunların üstünün örtülmesi tamamen yok olduğunu göstermiyor ama evlilik bir şekilde sürüyor. zaten sorunlar daha da büyürse, bir tarafın vurdumduymazlığı meydan da ise boşanmalar olabilir. diğer yandan görücü usulünün de çeşitleri var; internetten sipariş edip kutusunda, ambalajlı mal almak gibi...
eğerki ortada bir zorla evlendirilme durumu varsa gönül razılığı olmadan bunun adı görgüsüz evlilik olur yok eğer her iki tarafında gönül rızası varsa bunda bişey yoktur ve aksine daha mutlu ve sağlam bir evlilik olabilmektedir. burda asıl mesele baskı altında evlendiriyorsa bir taraf bunu kınamak gerek. resmen cinayettir.
normal şartlarda pek tercih edilmeyecek ancak mecbur kalınınca da reddedilmeyecek evlilik türü. önemli olan sonuca ulaşmaksa yolun ne olduğunun önemi yoktur. kaderinde ne varsa hangi yoldan gidersen git sonu ona çıkacaktır.ister sevişerek, ister görüştürülerek...
bütün ailenin seferber olduğu hatta ve hatta ve dış kapının dış mandallarının bile olaya müdahil olduğu evlilik. genelde evlenilecek eş adayı temiz yüzlü, vur ensesine al lokmsını cinsinden olduğu için herkesin makbulünü kazanmış tiptir. istisnalar var mıdır bilememekle birlikte eğer bu usul ile yuva kurarsanız emin olun ki sevgili eşinizle değil sizi eşinize layık gören aile büyükleriyle evlenmiş olursunuz ve bir yastıkta kocarsınız.
daha onceki enteryler de bahsedildigi gibi ilginc bir sekilde bosanma oranlarinin daha az oldugu evlilik turudur.
bunun en buyuk etmeni bu tur evliliklerin cogunlukla muhafazakar ailelerde gorulmesi ve bu cevrelerde bosanmanin ayip sayilmasi, evliligin ne olursa olsun devam ettirilmesi anlayisidir.