Yatarsın göğsüme hikayeler okurum sana , asla seni sevdiğimi söylemem işte.
Yemek yaparız birlikte , zehirleniriz belki yatarız yanyana boylu boyunca iki sedyede araştırma hastanesinde .
Suçlarız birbirimizi pul biber koyacaktık hayır karabiber , hayır senin yüzünden diye diye
Sanki ödümüz kopmamış canımız çıkmamış gibi başımıza birşey gelir diye
Kek yaparız biz de en basitinden en güzelinden. tamam sen demlersin çayı
Ben demlenirim gözlerinde ama asla seni sevdiğimi söylemem, bekleme .
Sinemaya gitmeyiz mesela hiç yıkarız bir tabuyu seninle , kendi filmlerimiz çekeriz kısa kısa , deli dolu, bazen de ağlarız sırf trajik romantik birşeyler olsun diye
Ağlayalım. ama bu sefer sadece filmlerde
Kitap okuruz ahşap kokan evimizde.
Albert Camus okuruz mesela kafamızı bulandırır iyice
Bana geleceksen ask gibi gel. Uymasin muzik zevkimiz, sevmeyelim ayni yemekleri ama sarilip uyuyabilelim. Hic degisme, istemem degismeni. Degisecekse illa bi seyler, bu sevgimiz olsun. Ama o da pozitif yonde olsun. Ve hic gitme olur mu, bensiz hic bi yere gitme. Gel, ama ask gibi gel. He ayrica ben bu yaziyi sana yazdim.
bir elinde kahve fincanı bir elinde şiir kitabı, ağzından da sigaran hiç düşmesin. Ha bir de beraber izleriz diye izlenisi animelerin hiç birine başlamadım henüz. Son olarak; Piyano çalmayı öğren beni bulana kadar.