türkiye cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, mensuplar memleketi olamaz. en doğru, en hakiki tarikat,medeniyet tarikatıdır.
edit: çomarlar eksilemiş.
"Aydınlar, gidecekleri yörelerde başlı başına bir âlem yaratabilirler. Memleketin yalnız bir yerinde değil, beş on yerinde birer bilim merkezi, aydınlanma merkezi, kültür merkezi yapmalıyız, millet mutlu olsun!"
1923 (ismail Arar, Atatürk’ün izmit Basın Toplantısı, s. 33)
(Atatürk'ün fikir ve düşünceler, sayfa 300 ve , Utkan Kocatürk, 4. basım, 2016)
--spoiler--
Memleketin dahilinde iktidara sahip olanlar gaflet ve delalet ve hatta hıyanet içinde bulunabilirler. Hatta bu iktidar sahipleri şahsî menfaatlerini, müstevlilerin siyasî emelleriyle tevhid edebilirler. Millet, fakru zaruret içinde harap ve bîtap düşmüş olabilir.
--spoiler--
Sen ne dediysen hepsi oldu.
Sen ne yaptıysan tam tersi yapıldı.
Bugün neredeyse seni tanımayacağız.
Üzgünüm atam.
Özür dilerim,bin kere. https://galeri.uludagsozluk.com/r/1705039/+
Çok değil yüz yıla kalmadan bazı kişiler bazı cemaatlerle bir araya gelerek bizlerin din düşmanı olduğunu ileri sürerek,sizlerin oyunu alarak başa geçecek ama sıra devleti bölüşmeye geldiğinde birbirlerine düşeceklerdir.
Kandırıldık diyecekler...
-Mustafa Kemal Atatürk
Egemenlik ve saltanat hiç kimse tarafından hiç kimseye, ilim icabıdır diye; görüşme ile, münakaşa ile verilmez. Egemenlik, saltanat kuvvetle, kudretle ve zorla alınır. Osmanoğulları, zorla Türk milleti'nin egemenlik ve saltanatına el koymuşlardı; bu musallat olmalarını altı asırdan beri devam ettirmişlerdi. Şimdi de, Türk Milleti bu mütecavizlerin hadlerini ihtar ederek, egemenlik ve saltanatını, isyan ederek kendi eline açıkça almış bulunuyor. Bu bir olupbittidir. Söz konusu olan; millete saltanatını, egemenliğini bırakacak mıyız, bırakmıyacak mıyız? Meselesi değildir. Mesele zaten olupbitti haline gelmiş bir hakikati ifadeden ibarettir. Bu, mutlaka olacaktır. Burada toplananlar, Meclis ve herkes meseleyi tabiî görürse, fikrimce uygun olur. Aksi takdirde, yine gerçek gerektiği şekilde ifade olunacaktır. Fakat ihtimal bazı kafalar kesilecektir. 1922 (Nutuk II, S. 691)