24. (Savaş esiri olarak) sahip olduklarınız hariç, evli kadınlar (da size) haram kılındı.
34. (Evlilik yükümlülüklerini reddederek) başkaldırdıklarını gördüğünüz kadınlara öğüt verin, onları yataklarında yalnız bırakın. (Bunlar fayda vermez de mecbur kalırsanız) onları (hafifçe) dövün.
Ancak iman edip salih amel işleyen, Allah’ı çok anan ve haksızlığa uğratıldıktan sonra öçlerini alanlar başka. Zulmedenler hangi akıbete uğrayacaklarını göreceklerdir. Şuara 227
Onlar herhangi bir ayet (ve mucize) görecek olsalar, yüz çevirirler de: “(Bu,) süregelen, kuvvetli geçip gidecek bir büyüdür!” derler.
ibni Mesud (Radıyallahu anh)`ın rivayetine göre; Mekke müşrikleri ayın yarılma mucizesi karşısında şaşırınca: “Uzaklardan gelenleri bekleyelim! Muhammed bütün insanları da büyüleyecek değil ya!” dediler. Sonra yolculara sorduklarında, onlar da bunu tasdik edince bu ayet-i celîle indi.
"Şeytan sizi fakirlikle korkutup çirkin çirkin şeylere teşvik eder. Allah da lütfundan ve bağışlamasından birtakım vaatlerde bulunuyor. Allah'ın lütfu geniştir. O herşeyi bilendir."
Nihayet (gemiye binme) emrimiz geldiğinde ve o (Havva (Radıyallahu anha)dan kalma, taştan yapılmış) tandır(dan su fışkırıp kuvvetlice yükselerek) kaynadığında Biz (Nuh’a): “(Boğulmaktan selamet bulacak kimselerin ve zürriyetlerinin faydalanması için, canlıların) her birinden (erkek ve dişi olmak üzere) iki eşi bir de aleyhinde (helâk) söz(ü) geçmiş olanlar dışındaki aileni (; Müslüman olan hanımınla üç oğlunu) ve iman etmiş bulunan (diğer) kimseleri ona yükle!” buyurduk. Zaten onunla birlikte pek az kimseden başkası iman etmedi.
Müfessirlerin beyanına göre; Nuh (Aleyhisselam) ile birlikte gemiye binenler hakkında birkaç görüş vardır: Katade, ibni Cüreyc ve Muhammed ibni Kab el-Kurazi (Radıyallahu anhum) gibi alimlerin beyanına göre gemide bulunanlar sekiz kişi olup, bunlar da Nuh (Aleyhisselam) ve Müslüman olan eşi, Sam, Ham ve Yafes isimli üç oğlu ve eşleridir. Muhammed ibni ishak (Rahimehullah)a göre; hanımlar hariç on kişiydiler. imam-ı Mukatil (Rahimehullah)a göre; kadınlı erkekli yetmiş kişiydiler. ibni Abbas (Radıyallahu anhüma)dan rivayete göreyse seksen kişiydiler. Netice itibarıyla dünya halkı içerisinde bir azınlık oldukları kesindir. Nuh (Aleyhisselam)`ın üç oğlundan Sam; Arap ırkının babası, Ham; zencilerin babası, Yafes ise Türklerin babasıdır. Bugün dünyada yaşayanların tamamı Nuh (Aleyhisselam)ın oğullarından türemiş olması hasebiyle Nuh (Aleyhisselâm) “Beşerin ikinci babası” lakabıyla anılmıştır.
Hiç şüphesiz din, Allah Katında islam'dır. Kitap verilenler, ancak kendilerine ilim geldikten sonra, aralarındaki "kıskançlık ve hakka başkaldırma" (bağy) yüzünden ayrılığa düştüler. Kim Allah'ın ayetlerini inkar ederse, (bilsin ki) gerçekten Allah, hesabı pek çabuk görendir. [Ali imran Suresi, 19]
Muhammed Allah'ın elçisidir. Onun yanında bulunanlar da kâfirlere karşı çetin, kendi aralarında merhametlidirler. Onları rükûa varırken secde ederken görürsün. Allah'tan lütuf ve rıza isterler. Yüzlerinde secdelerin izinden nişanları vardır. Bu, onların Tevrat'taki vasıflarıdır. incil'deki vasıfları da şöyledir: Onlar filizini yarıp çıkarmış, gittikçe onu kuvvetlendirerek kalınlaşmış, gövdesi üzerine dikilmiş bir ekine benzerler ki bu, ziraatçıların da hoşuna gider. Allah böylece onları çoğaltıp kuvvetlendirmekle kâfirleri öfkelendirir. Allah inanıp iyi işler yapanlara mağfiret ve büyük bir mükâfat vaad etmiştir.
Kuran da türban takın diye bir şey yazmaz. “Örtünün” ayeti vardır.örtünmek ise sadece başı kapatmakla olmaz bunun iffeti var namusu var daha yazardımda neyse.
Kadınlarınız, sizin için bir tarladır. O halde tarlanıza dilediğiniz gibi varın ve kendiniz için ileriye hazırlık yapın. Allah'tan korkun ve bilin ki siz mutlaka O'nun huzuruna varacaksınız. Ey Muhammed, müminleri müjdele!