yazdığı mektubumsuyu okuyunca ilkokulda yazdığımız mektuplar geldi aklıma. ulan koskoca adamsın "gibi, misal, örnek" kelimelerini aynı örnek için kullanıyorsun.
ülkenin doğusunu afganistan sanan belki iyi niyetli ama pot kırmış bir sosyal demokrat mektubu kaleme aldığı söylenmektedir. kendisine atfedilen metin ortalığa salınmış aktarılan* bir ileti değilse elbet.
ulke meselelerinde istedigi kadar konusmalidir, ne isterse dile getirmelidir. tum fikirlerine katilmiyorum ama bazilarinin onu koru korune susturmaya calismasina da karsiyim.
kendisi hakkinda asosyal oldugu icin "ulke meseleleriyle ugrasmamasi gerekir" gibi yorumlar da yapilmaktadir. su sorulmalidir ki asosyal olmak demek ulke meselelerine niye kafa yormamayi gerektirir? asosyallik sadece sosyal cevre ile etkilesimde zorluklar yasamaktir. apolitiklikle hicbir alakasi yoktur. ulke meselelerine kafa yormasi da tehlikeli degildir cunku ulke meselelerine kafa yormak her bireyin yapmasi gereken bir seydir. cunku her birey oy verir ve ulkeyi kimin yonetecegini belirler. zaten kendisinin asosyal olup olmadigi kendisini ilgilendirir.
hande ataizi ile çıkmaya başladığı devir gazetelerde, "Hande yaşam biçimimde değişiklikler yapıyor. Örneğin geçenlerde beraberce Milano'ya gidip elbise alışverişi yaptık. Bunlar benim için inanılmaz yeni şeyler. Giyinmenin insanlar üzerinde böyle etki bıraktığını bilmezdim. Üstelik cimriydim. Konser için gittiğim şehirlerde kontratıma 'Konser salonuna en yakın otel olacak' diye yazdırırdım. iki yıldız, üç yıldız fark etmezdi. Tabii benimki hep asosyal olmaktan kaynaklanıyor. Hande kontratlara müdahale etti ve en iyi otel diye yazdırdı. Şimdi beraberce en iyi otellerde kalıyor, içtiğimiz cafe latte'nin bile keyfine varıyoruz. Hande'den önce hayatımda böyle zevkler, kaliteli yaşam tarzı yoktu." diyen piyanisttir.
Kendisininde belirttiği üzere asosyaldir ve yaşamayı hande ataizinden öğrenmiştir. ve asosyal insan kendini çekip çeviremezken ülke meselelerine kafa yormaktadır ki bu fevkalade tehlikelidir.
alınacak dersler:
1-
Kendini bilmeyen canım eli ne bilsin
Halkı halkı halkı halkı Hakkı ne bilsin. (Mahsuni Şerif).
2-
asosyal:Sosyal olmayan insan davranışları sergileyen bireye verilen ad.
Psikolojik hastalık olarak değerlendirilebilir. Kalabalık ortamlarda bulunmayı sevmeyen kişidir. Kimsenin olmadığı sakin yerler bu tip insanlar için her zaman ilgi çekicidir. Kalabalık ortamlarda genelde saklanma isteği içindedirler.Çünkü daima herkesin kendi hakkında birşeyler düşündüklerini düşünürler,bu yüzden toplumdan zamanla uzaklaşırlar.Ve sınıra geldikleri zaman kendilerini intiharla ödüllendiriler. (Vikipedia).
"Amerika Afganistan'da yanlışlıkla üç-beş tane kız çocuğunu öldürdü belki. Ama milyonlarca kız çocuğunu diriltti. Nâzım yaşasaydı Amerika'ya hak verirdi."
iktidar yalakası olmadığı için iktidar yakalakalarına itici ve başarısız görünen müzisyen. Şimdi düşünüyorum eğer kendisi, akp için "durmak yok yola devam oratoryosu" besteleseydi büyük ihtimal "harika" bir sanatçı olacaktı.
ülkemizde kendisini anlayacak ve teknik anlamda degerlendirecek insan sayısı ciddi derecede az oldugundan bazı insanların neye göre ayar vermeye calıstıgını anlayamadıgım, degeri bilinmeyen sanatçı.
hükümet yanlısı olmadığı için sürekli eleştrilen ve yerden yere vurulmaya çalışılan piyanistimizdir. ülkemizi yurtdışında pek çok kere temsil etmiş ve etmektedir. ayrıca kültür ve truzim bakanlığının 10 yılda yapamadığı tanıtımları gittiği her ülkede konserinin ilk 40 dakkasında yapabilen kişidir.
hangi kriterlere göre piyanistliğinin yargılandığını merak ettiğim müzisyen. öyle ya; dünya bizim sanatçılara yurt dışında tapar, biz sığ bilgilerimizle itin götüne sokar sokar çıkartırız. süpersiniz lan. vallahi.
- ülkeyi terketmesiyle bu ülkenin hiçbirşey kaybetmeyeceği , ülkeye otogardaki çığrtkanlardan daha az hayrı dokunan zattır . mümkünse kutuplara veya gobi çölüne gidebilir .
ünü türkiye sınırlarını aşıp bir iki dünya turu yapan büyük virtüözümüz. gurur duyuyoruz kendisiyle. piano çalarken başka bir boyuta geçiyor dahası dinleyenleri de yanına alıp götürüyor.
bu yıl türkiye'ye ayrılmış frankfurt kitap fuarı'nda sahneleyeceği nazım hikmet oratoryosu yerine âniden adnan saygun'un yunus emre oratoryosu konulması üzerine organizasyonu protesto etmiş sanatçıdır.
kendisini çok seçkinci bulurum, bu yönünden pek haz etmem ama adam artık sonuna kadar haklı. bir de onuruna ciddi zeval getiren "eski solcu" akp kültür bakanı ertuğrul günay'ın söylediği iddia edilen şu sözler var ki içler acısı: "nâzım hikmet ideolojik olarak fuara uymayacaktı."
e be efendim sen bunları söyleyebilecek bir hâle geldiysen nerede soldan beslenen insanlık onurun denmez mi sana? yazık!